İzmir, Ankara, Diyarbakır ve Batman’da insan hakları savunucularının hasta tutsaklar ve gözaltında kayıplar için her Cumartesi yaptıkları eylemler bugün de devam etti.

İzmir

İHD İzmir Şubesi 489. hafta eylemini Konak’ta eski Sümerbank önünde yaptı. Bu haftaki eylemde, Manisa Akhisar T Tipi Hapishanesi’nde tutulan kalp, yüksek tansiyon hastası Mehmet Bayram’ın serbest bırakılması istendi.

Eylemde basın metnini İHD İzmir Şubesi yönetiminden Ahmet Çiçek okudu. 74 yaşındaki Mehmet Bayram’ın hapse girmeden önce kanser nedeniyle ameliyat olduğunu ve vücudundan tümör alındığını belirten Çiçek, ameliyat sonrasında 6 ayda bir kontrolden geçmesi gereken Bayram’ın kontrollerinin yapılmadığını ve 2 kez kalp krizi geçirdiğini ifade etti.

Bayram’ın ayrıca 20 yıldır diyabet hastası olduğunu belirten Çiçek şu bilgileri paylaştı: “Kalbinden daha önce anjiyo olmuş, 3 damarda tıkanıklık tespit edilmiştir. Dışarıda iken ameliyat olması gerektiği söylenmiş ancak şartlar uygun olmadığı için ameliyat olamamıştır. Göğüs bölgesindeki ağrıları devam etmektedir. Ayrıca damar tıkanıklığı vardır ve bu hususta beyin cerrahisinden raporu mevcuttur. Ciddi risk olduğu için ameliyatı sakıncalı görülmüştür. Bütün bunların yanı sıra yüksek tansiyon hastasıdır. Akhisar T Tipi'ne götürüldüğünde diğer mahpuslarla beraber kendisine de saldırı yapılmıştır.”

Açıklamada, Bayram’ın hapiste tedavi olmasının koşulu olmadığı vurgulanarak serbest bırakılması istendi.

Ankara

İHD’nin de içerisinde yer aldığı Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 251. hafta eyleminde Tarsus 3 No’lu T Tipi Cezaevi’ndeki ağır hasta tutsak Abdülaziz Özdemir’in durumuna dikkat çekti.

İHD Ankara Şube binası önünde yapılan eylemde basın metnini İHD üyesi Zarife Çamalan okudu. Abdülaziz Özdemir’in İHD’ye gönderdiği mektuba göre, 5 yıl içinde birkaç kez ameliyat olduğunu belirten Çamalan, sonrasında sağlık durumuyla ilgili şunları aktardı: “9 Şubat 2016’da kalp krizi geçirmiş ve anjiyo olmuştur. Sağ testiste kist oluşmuş ve bu kist ameliyatla alınmıştır. Prostat rahatsızlığından kaynaklı bir kez ameliyat olmuştur. Yine yazdıklarına göre; çenesinde çıkan kemikten iki kez ameliyat olmuştur. 2018 yılı Şubat ayında belindeki kaslardan cilt kanseri nedeniyle ameliyat geçirmiştir. Tedavisine devam edilmektedir. 2008 yılında böbrekte oluşan taş 4 seansla kırılmış, ancak taş tekrar oluşmuş ve çok sancı çektiğini ifade etmiştir. Ciğerlerinde büyüme var ve oynak tansiyon hastasıdır; tansiyonu aniden 4-5’e düşüyor ya da tersi olarak 18-19’lara kadar çıkıyor.”

Özdemir’in hapishanede tedavi edilmediği belirtilen açıklamada, Özdemir ve bütün hasta tutsakların serbest bırakılması istendi.

Diyarbakır

İHD Diyarbakır Şubesi 541. kayıp yakınları eyleminde Zeynel Kürsen’in akıbetini sordu.

Şube binasında yapılan eylemde ilk sözü İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Yüksel Aslan Acer aldı. Devletin cezasızlık politikasına dikkat çeken Acer “Cezasızlık politikası yeni hak ihlallerini ortaya çıkarıyor” dedi.

Acer’in ardından söz alan Diyarbakır Belediye Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı eylemlerinin yasaklanmasına rağmen 41 haftadır eylem kararlılığını sürdürdüklerine değinerek “Eğer anneler, babalar dokunabilecekleri bir mezar bulamazlarsa acıları hep taze olur. Tahir Elçi cinayeti kameralar önünde gerçekleşti. Buna rağmen suçlular bulunmuyor” dedi.

Mızraklı’nın ardından İHD Gözaltında Kayıplar Komisyonu Üyesi Hasan Yalçın söz aldı. Kürsen’in, 24 Haziran 1994’te Batman Devlet Hastanesi çıkışında silahlı iki kişi tarafından zorla bir araca bindirilerek kaçırıldığını belirten Yalçın, Hizbullah çetesinin sorumlu olduğunun öğrenildiğini hatırlattı. Kürsen’in ailesinin hiçbir girişiminin sonuç vermediğini söyleyen Yalçın, Kürsen’den bugüne kadar haber alınamadığını ifade etti. Konuşmaların ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı.

Batman

İHD Batman Şubesi 447. hafta eyleminde, 25 Ocak 2001’de Şırnak’ta kaybedilen Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) Silopi İlçe Başkanı Serdar Tanış ile yönetici Ebubekir Deniz’in akıbetleri soruldu.

Eylemde basın metnini İHD Batman Şubesi yöneticilerinden Gülbahar Kaya okudu. Kaya, Tanış ve Deniz’in 25 Ocak’ta yaşadıklarını şöyle anlattı: “25 Ocak 2001 tarihinde saat 13.30’da mavi bir Fiat otomobil kullanan üç kişi, Serdar Tanış’tan araca binmesini istedi. Araca binmeyen Serdar, kendisini Jandarma Komutanlığına götüreceklerini söyleyen bu üç kişiye sadece resmi çağrı olursa gideceğini söyledi. Olayın hemen sonrasında HADEP ilçe binasına giden Serdar, Jandarma Komutanlığından bir yetkili tarafından cep telefonundan arandı ve kendisinden komutanlığa gelmesi istendi. Serdar, yanında Ebubekir Deniz ile Jandarma Komutanlığı’na gitti.”

Ömer Sansur, İsa Kanat ve Hamit Belge isimli üç tanığın, Tanış ve Deniz’i komutanlığa girerlerken gördüğü hatırlatılan açıklamada “O tarihten sonra Tanış ve Deniz’den bir daha haber alınamadı” denildi.

Basın metni okunduktan sonra 5 dakika oturma eylemi yapıldı.

Kaynak: Mezopatamya Ajansı