İnsan Hakları Derneği (İHD), temmuz, ağustos ve eylül aylarını kapsayan Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak İhlalleri Raporu’nu yayımladı.
ANKA’da yer alan habere göre Türk Tabipler Birliği (TTB) İnsan Hakları Kolu’ndan Murat Ekmez, önceki raporda 210 olan ihlalin 360’a çıkmasını değerlendirdi. Ekmez, bu artışın kalitesiz gıdalardan ve bozuk yemeklerden de kaynaklandığını söyledi. Cezaevlerindeki “sağlığa erişim hakkının keyfi bir hal aldığını belirten Ekmez, Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’nın hizmetlerinin eksik planladığını ve bu hizmetlerin yetersiz kaldığını ifade etti.
Cezaevlerinden gelen başvurularda olmamasına rağmen acil hizmetinin de yetersiz kaldığını, bu yüzden birçok mahkumun hayatını kaybettiğini dile getiren Ekmez, şunları kaydetti:
“Belli bir yaş üstündeki mahpusların kalp krizi geçirme, tansiyona bağlı beyin kanaması geçirme gibi riskleri var. Birçok acil durum var ama bu acil durumlara göre yapılanmamış hapishanelerdeki sağlık hizmeti. Halihazırda sürdürülen sağlık hizmeti, aile hekimliği sisteminin bir parçası. Revirlerde çalışan hekimler aile hekimleri aslında. Hapishanelere haftalık rotasyonlar şeklinde hekimler gidip geliyor. Oysaki eski ceza evi hekimliği döneminde hekimler uzun süre orada çalışmış oluyorlardı, hastaların sağlığıyla ilgili uzun vadeli verilere sahip oluyorlardı. Şimdi ise belli yerlerde haftalık rotasyonlarla gelip aslında kendisine başvuran mahpusun sağlık durumuyla ilgili yeterli veriye sahip olmayan bir sistem yürütülüyor. Sadece bu da değil, işin içine mahpusa yönelik keyfi, iyi niyetli olmayan uygulamalar da devreye sokuluyor. O yüzden hapishanelerden ölüm haberleri alıyoruz.”
Mahpusların ilaç erişiminde sorun yaşamaları dolayısıyla tedavi olmak için İnsan Hakları Derneği’ne ve Türk Tabipleri Birliği’ne başvurduklarını aktaran Murat Ekmez, ağır hasta mahpuslar konusunda iyi niyetli ve vicdani bir tutum sergilenmediğini söyledi.
Sağlığa erişimde sistemde bir sorun olduğunu vurgulayan Ekmez tedavi aşamasında tanı koyma sürecinin de uzadığını dile getirdi.
Cezaevlerindeki sağlık hakkına erişiminin sadece “hastaneye gitmek” olarak düşünülmemesi gerektiğini aktaran Murat Ekmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mahpusların neden hastalandığı meselesi de önemli. Hapishaneler insanların sadece sağlığa erişiminin sıkıntılı olduğu yerler değil aynı zamanda hastalandığı yerler. İnsanlar hastanelerde niçin hastalanıyorlar? Uzun süre hapishanelerde kalıp hastalanmayan kimse yok. Bu sadece ‘kapalı olmak’la açıklanabilecek bir şey değil. Nitelikli gıdaya ulaşmakta zorlanıyor mahpuslar. Sağlık için en önemli şeylerden biri gıda. Mahpuslar devlet tarafından çok düşük ücretler ödenen, nitelik açısından zayıf gıdalar tüketiyor. Bunun dışında cezaevlerinin mimarisiyle ilgili ciddi problemler var, insanlar güneş görmeden yıllarını geçiriyorlar."