İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri sosyal medyadan gerçekleştirdikleri 886. hafta eyleminde gözaltında kaybedilen Hasan Ocak için adalet istedi.
Saat 12.00’de paylaşılan videoda komisyonda Sebla Arcan’ın sunumuyla Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak, kardeşi Maside Ocak ve abileri Hüseyin Ocak ile Ali Ocak konuştu. Ocak ailesi Hasan Ocak’ın gözaltında kaybedilişi ve sonrasında yargı sürecinde gelmeyen adaleti anlattı.
Ocak ailesinin ardından Ocak ailesinin avukatı ve İHD İstanbul Şube Başakanı Gülseren Yoleri söz alarak yargı süreci hakkında bilgi verdi.
Hasan Ocak’ı gözaltına alıp katledenler, almadı yalanını söyledi
Basın metnini ise Hasan Ocak’ın yeğeni Dican Acer okudu. Gözaltında kaybeden katillerin cezasızlık zırhıyla korunduğunu vurgulayan Acer, katillerinin cezasızlık zırhıyla korunduğu Hasan Ocak hakkında şunları ifade etti:
“Sosyalist kimliği ile bilinen 30 yaşındaki Hasan Ocak, atama bekleyen bir öğretmendi. Bu bekleme sırasında da Beyazıt’taki bir iş hanında çay ocağı işletiyordu. 21 Mart 1995 tarihinde akşamüzeri annesini telefonla arayarak ‘Balık alacağım, akşam yemek hazırlama’ dedi. Avcılar’daki evine gitmek için işyerinden ayrılan Hasan’dan bir daha haber alınamadı.
Hasan’ın gözaltına alındığını ancak bu durumun inkar edildiğini kamuoyuna açıklayan ailesi, savcılığa başvurarak oğullarının akıbetinin açığa çıkarılmasını talep etti. Aile ayrıca; TBMM, Başbakanlık, Bakanlıklar, hastaneler ve Adli Tıp nezdinde de girişimlerde bulundu. Bunun üzerine dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu ve İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir “Hasan Ocak’ın gözaltında olmadığı, suçlu olarak aranmadığı”nı açıkladılar.
Oysa İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde gözaltında tutulan iki kişi Hasan’ı şubede gördüklerini, iki kişi de Hasan’ın ismini emniyetteki parmak izi listesinde okuduklarını açıkladı. Newroz nedeniyle gözaltında tutulan başka bir tanık ise, şubedeyken bir hareketlilik olduğunu ve polislerin ‘Hasan Ocak getirildi.’ diye aralarında konuştuklarını aktardı.”
Gözaltına alınmadığı yalanı ve Ocak’ın işkenceyle katledilerek gömülen bedeni gerçekliği
Ailenin sorularına “gözaltın alınmadığı söylenen Hasan Ocak’ın ağır işkence izleri taşıyan bedenine “meçhul kişi” olarak defnedildiği Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı'nda ulaşıldığını belirten Acer şunları dedi:
“Olayla ilgili düzenlenen resmi rapor Hasan’ın işkence ile öldürüldüğüne işaret ediyordu. Olay yeri tutanağı ise bulunduğunda kimliğinin, kemerinin, saatinin, ayakkabı bağcıklarının olmadığını ve ellerinde parmak izi alınırken kullanılan mürekkep lekeleri olduğunu kayıt altına alarak, onun gözaltında bulunan kişilere uygulanan rutin işlemlerden geçtiğini kanıtlıyordu”
Acer, Hasan Ocak’ın katledildiğinin milletvekili tarafında kabul edildiği şu ifadeleri kullanarak aktardı:
“Dönemin İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu yaptığı araştırmalara dayanarak, Ocak’ın gözaltındayken uygulanan işkence ve darptan dolayı öldüğünü, Devletin Ocak’ın ölümünde sorumluluğu olduğunu, Devletin bazı unsurlarının Ocak’ın nasıl öldürüldüğünü ve kimin öldürdüğünü bildiğini söyledi. Ve Ocak Ailesi’ni ziyaret ederek Emine Ocak’tan devlet adına özür diledi.”
Buna rağmen hala Hasan Ocak dosyasında etkin ve adil bir soruşturma yürütülmediğini belirten Acer şunları vurguladı:
“Kaç yıl geçerse geçsin Hasan Ocak ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 187 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz”
Kızıl Bayrak / İstanbul