Pandemiye karşı en büyük önlem 1 Mayıs’ta alanlara çıkmaktır!

Korunmamız gereken bir virüs olduğu açıktır. Ancak yıkmamız gereken, elleriyle boğazımıza yapışmış, alınterimize el koyan kapitalistlerle de baş etmeliyiz. Onlara boyun eğersek, hiçbir önlem bizi virüsten koruyamaz. Çünkü alınacak bütün önlemler sermayenin ihtiyaçlarına uygunsa hayata geçmektedir. Bunu tersine çevirecek olan, hayatı, toplum sağlığını gözeterek yeniden düzenleyecek güç bizlerin örgütlü gücüdür. Bunu açığa çıkartmak için 1 Mayıs’ı çok iyi değerlendirmeliyiz.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 20 Nisan 2021
  • 18:30

Pandemi gibi toplum sağlığını tehdit eden bir sorunla göstermelik önlemler alınarak baş edilemez. Hatta tedbir almak yerine yasaklara başvurmak, pandemiye karşı değil, sınıf mücadelesine karşı alınmış bir önlemdir. Toplum sağlığını temel alan bir yaklaşım oluşturulmadan, pandeminin kontrol altına alınamayacağı çok açıkken, iktidar sermayenin çıkarları uğruna bizlerin hayatını hiçe saymaktadır. Pandemi tekrardan kontrolden çıkmış durumdadır.

Günlük vaka sayıları 60 bini, günlük vefat sayıları da 300’leri aştı. Pandemi rekorları kırılıyor. Bütün ülke kıpkırmızı durumda. İSİG Meclisi pandeminin ilk yılında en az 863 işçinin koronavirüs kaynaklı olarak iş cinayetine kurban gittiğini açıkladı.

Koronavirüs artık bir işçi hastalığıdır. Hal böyleyken halen fabrikalar çalışıyor. Biz işçiler 7/24 fabrikalara gönderiliyoruz. Ancak akşam 9’dan sonra ve hafta sonu yasakları genişletiliyor.

Fabrikalarda binlerce işçinin bir arada çalışması serbest ancak kafelerde, lokantalarda oturmak yasak. Fabrikalarda yüzlerce-binlerce işçi arkadaşımız ile yemek yemek, aynı soyunma odasını kullanmak serbest, eylem yapmak yasak… Bütün bunlar yaşanırken 1 Mayıs’a sayılı günler kala ticari amaçlı olmayan eylem, etkinlik, bildiri dağıtımı, stant açmak yasaklandı. Bu ne anlama gelmektedir. 1 Mayıs’ta hemen hemen ülke genelinde sokağa çıkmak yasak olacaktır. Geçtiğimiz yıl da 1 Mayıs’ta sokağa çıkmak yasaktı ve sermaye iktidarı bunu fırsat bilerek 1 Mayıs günü eylem yapmayı da yasakladı. İşçilerin bir araya gelmesini, taleplerini haykırmasını engellemeye çalıştı.

Ancak 1 Mayıs’ta binlerce fabrika milyonlarca işçi fabrikalarda çalıştırıldı. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu… Sen 1 Mayıs günü fabrikaları çalıştıracaksın, ancak sokağa çıkma yasağı var diye “1 Mayıs eylemi yasak” diyeceksin. Geçen sene böyle oldu, bu sene de böyle diyecekler. 

Ancak işçi sınıfı yasakları tanımıyor. 1 Mayıs yasak tanımadı, tanımaz, tanımayacaktır. İşçi ve emekçiler bu yasakçılığa karşı sokaklara çıkmalıdır. Elbette önlemlerini alarak… 1 Mayıs’ta sokağa çıkmamak emeğimize sahip çıkmamaktır, keyfi tutumlara boyun eğmektir. “Lebalep” kongreler toplayanların işçi sınıfının 1 Mayıs’ını engellemeye çalışmalarına geçit verilmemelidir.

Pandemiye karşı alınacak en büyük önlem örgütlenmektir, direnmektir, 1 Mayıs’ta sınıf kardeşlerimizle birlikte sokağa çıkmaktır. Sinbo ve SML etiket direnişçileri bunu dosta-düşmana göstermektedir. Yasaklara, baskılara, gözaltılara rağmen direnişlerine devam ediyorlar. Metal işçilerinin yapması gereken açıktır. Direnen işçilerle dayanışmayı yükseltmeli, mücadeleyi büyütmelidirler. 1 Mayıs’ta 1 Mayıs meydanlarında olmalıdırlar.

Korunmamız gereken bir virüs olduğu açıktır. Ancak yıkmamız gereken, elleriyle boğazımıza yapışmış, alınterimize el koyan kapitalistlerle de baş etmeliyiz. Onlara boyun eğersek, hiçbir önlem bizi virüsten koruyamaz. Çünkü alınacak bütün önlemler sermayenin ihtiyaçlarına uygunsa hayata geçmektedir. Bunu tersine çevirecek olan, hayatı, toplum sağlığını gözeterek yeniden düzenleyecek güç bizlerin örgütlü gücüdür. Bunu açığa çıkartmak için 1 Mayıs’ı çok iyi değerlendirmeliyiz.

Metal İşçileri Birliği 

İLİŞKİLİ HABERLER