Bedelini işçilerin emekçilerin ödediği, giderek derinleşen bir ekonomik kriz var. Krizin yansımaları toplumsal yaşamın her alanında somut bir şekilde görülüyor. Açlık sınırı 7.500 liraya dayanırken, 1 Ocak 2023 tarihine kadar geçerli olan asgari ücretin 5.500 lira olması, kapitalistlere hizmet eden saray rejiminin emekçileri nasıl bir sefalete mahkum ettiğinin çarpıcı göstergesidir.
Belirtmek gerekiyor ki, ülkede derinleşen ekonomik krizin yansımaları her sınıf için farklıdır. Yani saraylarında sefahat sürenlerin “aynı gemideyiz” safsatasının gerçek hayatta karşılığı bulunmuyor. Nitekim kriz emekçilerin yaşamına “çok yönlü bir sefalet” şeklinde yansırken, saraylarda sefahat sürenleri zerre kadar etkilemiyor. Finans sektörü, bankalar, diğer adıyla “faiz lobisi” ve kapitalist şirkeler için ise durum tam tersidir. Emekçiler için “sefalet” olan ekonomik kriz, onlar için “altın fırsat” olabiliyor.
Kısa süre önce bankaların son bir yılda karlarını %300 civarında arttırdıkları açıklanmıştı. Bunu teyit eden yeni açıklama ise Koç Holding’den geldi. Yılın ilk 9 ayına ilişkin finansal raporunu Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) açıklayan Koç Holding, yılın ilk 9 ayında devasa kar sağladığını ilan etti.
Rapora göre Koç Holding toplam konsolide gelirlerini geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 189 artırarak 646 milyar 872 milyon TL seviyesine yükseltti. Kar oranındaki artış ise çok daha yüksek. Raporda holdingin faaliyet kârının yüzde 300 arttığı, net karın ise yüzde 336’ya ulaştığı belirtiliyor. Geçen yılın aynı döneminde 9 milyar 417 bin lira olan net kar oranının, bu yıl 42 milyar 22 milyon liraya ulaştığı belirtiliyor.
***
Koç Holding raporunun verileri çarpıcıdır. Zira AKP-MHP rejiminin emekçileri derin bir sefalete sürükleyen politikalarının hangi sınıfın çıkarları gözetilerek hazırlandığını gözler önüne seriyor. Bu tablo, sadece adı geçen holdingin değil, bütün sermaye kodamanlarının kriz döneminde yaptıkları vurgunlar hakkında da fikir veriyor.
Saray rejiminin ekonomi politikaları eleştirildiğinde; “Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz” diye yanıt veren AKP şefi Tayyip Erdoğan elbette hangi sınıfa hizmet ettiğini çok iyi biliyor. Bu bağlamda Koç Holding’in kar bilançosunu, saray rejiminin bir tür “karnesi” sayabiliriz. Propaganda amacıyla uydurulan “Türkiye Yüzyılı” gibi safsataları bir yana bırakıp bu “karneye” bakanlar, AKP-MHP koalisyonunun kimleri temsil ettiğini ve hangi sınıfların hizmetinde olduğunu ayan-bayan görecektir.