İşçi-Emekçi Birliği (İEB) “İnsanca yaşanacak bir ücret için mücadele edelim! Ücretli kölelik düzenini yıkmak için birleşelim” şiarıyla eylem gerçekleştirdi.
Kadıköy'de gerçekleştirilen eylemde ilk olarak yasak kararına rağmen greve çıkan Bekaert işçileri ve dört bir yanda mücadele eden direnişçi işçiler selamlandı. Ardından İBB önünde direnen Ağaç AŞ işçisi Bilal Atan söz aldı. İşten atılma sürecini aktaran Atan, taleplerini sıralayarak dayanışma çağrısında bulundu.
“Asgari ücrete hayır demek sömürü düzenine karşı çıkmaktır”
Ardından söz alan HDP Milletvekili Musa Piroğlu tüm dünyada istisna olan asgari ücretin bu ülkede genel ücret olduğuna dikkat çekerek şunları ifade etti:
“40 milyona yakın insan bugün açlık sınırında olan asgari ücretle yaşamaya çalışıyor. 10 milyon emekli asgari ücretin yarısı kadar ücretle yaşamaya çalışıyor. 10 milyon engelli onun daha yarısı ücretle hayatını sürdürmeye çalışıyor ve ülkenin servetini nüfusun yüzde 10’u yemeye devam ediyor. Asgari ücrete hayır demek bu sömürü düzenine karşı çıkmak demektir.”
“Her sözleri emek düşmanlığı”
Ardından birlik adına basın açıklaması okundu. Asgari ücret görüşmelerinin ikincisinin geçtiğimiz günlerde gerçekleştiği hatırlatılan açıklamada “İşçi ve emekçilerin temsil edilmediği tiyatro oyununda milyonlara açlık ve yoksulluk dayatmasından başka bir şey çıkmayacağı açık” denildi.
Açlık sınırında ücrete “kırmızı çizgimiz” diyen Türk-İş bürokratlarının teşhir edildiği açıklamada sermaye temsilcilerinin de işçi-emekçileri sefalete mahkûm edecek dayatmalarda bulunduğu vurgulandı. Siyasi iktidar adına söz söyleyenlere de değinilen açıklamada “Azgın sömürü koşullarını ‘işçiyi ezdirmedik’ diyerek sunuyorlar. Çalışma Bakanı son yaptığı açıklamada gerçekleri tersyüz etmekten geri durmuyor” denildi.
“Ağızlarından çıkan her söz emek düşmanı, sermaye temsilciliği yaptıklarını gösteriyor” diye devam edilen açıklamada iktidarın bakanlarının iki yüzlülüğü ortaya kondu.
“Ücretli kölelik düzenine karşı mücadeleyi büyütmeliyiz”
Açıklamada şöyle devam edildi:
“Her geçen ay büyüme rakamları açıklayan sermaye çevrelerinin sırtımızdaki sömürüyü artırmalarına bizi razı etmeye çalışıyorlar. Bizler sefalet ücretine, geleceksizliğe, güvencesizliğe boyun eğmek zorunda değiliz. Emeğimizle yarattığımız zenginliklere birilerin el koymasına artık yeter demeli ve ücretli kölelik düzenine karşı mücadeleyi büyütmeliyiz.
Kendi kaderimizi elimize almak için örgütlenmezsek, birleşip, mücadele etmezsek bu ucuz tiyatro sahnesini dağıtamayız. Bizim elimizde hayatı yaratan, üretimden gelen gücümüz var. Bu gücü örgütlü mücadeleyle buluşturup ücretli kölelik düzenini bertaraf edebiliriz. Buradan tüm işçi ve emekçilere bir kere daha sesleniyoruz. Gelin bu oyunu hep birlikte bozalım. Birilerinin bizim adımıza karar vermesine, bizleri sefalete mahkûm etmesine izin vermeyelim, geleceğimize sahip çıkalım. Bunun yolu da ücretli kölelik düzenine karşı mücadele etmekten geçiyor.”
“Direnişçi işçiler yol gösteriyor”
Birlik olmanın önemine vurgu yapılan açıklamada yasaklara rağmen süren Bekaert grevine değinilerek şunlar ifade edildi:
“Sermaye ve iktidar işçi sınıfı ve emekçilerin haklı ve meşru mücadelesini engellemeye, demokratik haklarını yasaklamaya yelteniyor. Milyonları örgütsüzlüğe köleliğe mahkum etmek için bunu yapıyorlar. Yakın zamanda Bekaert işçilerinin grevi de Cumhurbaşkanı genelgesiyle keyfi biçimde yasaklandı. Zaten sınırlı ve güdük olan Anayasal haklar da böylece engellenmeye çalışıldı. Bekaert işçileri bu saldırıya boyun eğmedi, fiili-meşru mücadele hattını izledi. ‘İşgal grev direniş’ sloganlarıyla greve çıktı.
Sermayenin ve iktidarın saldırılarına karşı greve çıkan ve direnen işçiler izlenmesi gereken yolu gösteriyor. Asgari ücret oyununu bozmanın, insanca çalışma ve yaşam koşulları elde etmenin yolu işçi sınıfının birliğinden, fiili meşru mücadelesinden geçiyor.
Tüm işçi ve emekçileri İnsanca yaşanacak ücret için, en temel hak ve özgürlüklerimiz için fabrikalarda, havzalarda, mahallelerde bir araya gelmeye, ücretli kölelik düzenine karşı mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz. Emeğin sömürüsü üzerine kurulu kapitalist düzeni yıkma işçi-emekçilerin kendi iktidarını kurma mücadelesine omuz vermeye davet ediyoruz.”
Açıklama öncesinde eylemin yapılacağı yer polis ablukasına alındı ve giriş-çıkış için tek bir noktaya işaret edildi. Eylem “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Direne direne kazanacağız”, “İşgal grev direniş”, “Asgari değil insanca yaşam” sloganlarıyla sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul