İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu ve Cumartesi Anneleri, sosyal medyadan gerçekleştirdikleri 790. hafta eyleminde Hasan Ocak için adalet istedi.
Komisyondan Sebla Arcan’ın sunumuyla ilk sözü Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak aldı.
“25 senedir Hasan için yola çıktım. Herkesin mezarı bulunsun”
Emine Ana “25 senedir Hasan için yola çıktım. Herkesin mezarı bulunsun. Ben adalet istiyorum” dedi.
Emine ananın ardından Hasan Ocak’ın ağabeyleri Hüseyin ve Ali Ocak ile kardeşi Maside Ocak adalet isteyen konuşmalar yaptı.
Basın metnini Hasan Ocak’ın yeğeni Dilcan Acer okudu. “790. haftamızda ‘Evlatlarımızı istiyoruz, adalet istiyoruz!’ kararlılığıyla Galatasaray’a giden yola ilk taşı koyan annelerden Emine Ocak’ın sesine ses katıyoruz” diyen Acer, Avcılar’da oturan Hasan Ocak’ın 21 Mart 1995’de annesini arayarak akşam geleceğini söylemesine karşın gelmediğini ifade etti.
Ocak’ın cansız bedeni 58 gün sonra kimsesizler mezarlığında bulundu
Ocak’ın gözaltına alındığını belirten Acer, devamında şu ifadeleri kullandı:
“İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde gözaltında tutulan iki kişi, Hasan’ı şubede gördüklerini söyledi. İki kişi de Hasan Ocak’ın ismini emniyetteki parmak izi listesinde gördüklerini açıkladı. Newroz nedeniyle gözaltında tutulan bir tanık ise şubedeyken bir hareketlilik olduğunu ve polislerin ‘Hasan Ocak getirildi’ diye aralarında konuştuklarını söyledi.
Ocak Ailesi savcılıklara başvurarak Hasan’ın akıbetinin açığa çıkarılmasını talep etti. Aile ayrıca; TBMM, Başbakanlık, Bakanlıklar, savcılıklar, hastaneler ve Adli Tıp nezdinde de girişimlerde bulundu.
Bu girişimler sonucunda dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu ve İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir’in imzasını taşıyan resmi yazıda ‘Hasan Ocak’ın gözaltında olmadığı, hiç gözaltına alınmadığı, suçlu olarak aranmadığı’ belirtildi.”
58 günlük ısrarlı bir arayışın sonunda ailesinin Ocak’ın ağır işkence izleri taşıyan bedenine “meçhul kişi” olarak defnedildiği Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı'nda ulaştığını belirten Acer, “İşkenceyle ölümü resmi raporlara girmiş olan Hasan’ın cansız bedeni tüm ilgili makamlardan geçirildiği halde onu soran ailesine ‘bizde yok’ denildiği açığa çıktı” dedi.
Ocak sorgu sırasında işkenceyle katledildi
Dönemin İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu’nun sözlerini “Ocak’ı konuşturmak için gözaltına aldılar ve orada uyguladıkları işkence ve darptan sonra öldürülmüş halde Beykoz’a attılar” ifadeleriyle aktaran Acer, “Hacaloğlu, Ocak Ailesi ve toplumdan özür diledi. Ayrıca Hacaloğlu, Devletin Hasan Ocak’ın ölümünde sorumluluğu olduğunu, AİHM’e verdiği ifade de ‘Devletin bazı unsurlarının Ocak’ın nasıl öldürüldüğünü ve kimin öldürdüğünü bildiğini’ söyledi” dedi.
Dosya hala oyalanıyor
Acer, Hasan Ocak’ın dosyasına ilişkin ayrıca şu bilgileri aktardı:
“17 Ekim 2016 tarihinde Beykoz Cumhuriyet Savcılığı ‘zaman aşımı’ nedeniyle dosyada kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. 29 Kasım 2016 tarihinde bu karara yapılan itiraz sonucu İstanbul Anadolu 7. Sulh Ceza Hakimliği "toplanan delillere göre dava açılması gerekir" diyerek zamanaşımı kararını kaldırdı ve soruşturmanın devamına karar verdi. Ancak Savcılık, bugüne kadar rutin yazışmalarla soruşturmayı oyalamaya devam etti.”
Dilcan Acer çeyrek asırlık hukuksuzluğa son verilmesini ve adalet istediklerini ifade etti.