(22.06.12) - Hafta sonunda Lübnan'ın kuzeyindeki Trablus'ta kurulu Filistin mülteci kampı Nehr el-Berid'de Filistinliler ile Lübnan ordusu arasında çatışma çıktı. Bir Filistinli, Lübnan ordusu tarafından öldürüldü. Diğer kamplardaki protestolarda bir Filistinli daha hayatını kaybetti.
Trablus'ta geçtiğimiz haftalarda Nusayriler ile Sünniler arasında ölümlü çatışmalar yaşanmıştı. Trablus, Lübnan'ın kuzeyinde Sünni nüfusun yoğun olduğu bir bölge ve Saad Hariri liderliğindeki Gelecek Hareketi'nin kalesidir. Suriye sınırı yakınlarında olması nedeniyle önemli bir kaçakçılık merkezidir ve Suriye'deki silahlı muhalefete bu yollardan silah kaçırılmaktadır. Hatay'a benzer şekilde silahlı muhalefetin burada üsleri bulunmaktadır. Bu silah kaçakçılığını ise islamcılar yürütüyor.
Nehr el-Beri kampı beş yıl önce yine bir islamcı grup ile Lübnan ordusu arasında birkaç aya yayılan ve kampın yerle bir olmasına neden olan bir çatışma yaşanmıştı. Son olaylarda kampların dış güvenliğini sağlayan Lübnan ordusunun sert uygulamalarına Filistinli mültecilerin duyduğu öfke patlarken, bir yandan da Lübnan'ı istikrarsızlaşma girişimleri Filistinlileri olayların içine çekme çabası içerisinde.
Lübnan'da resmi rakamlara göre 400 binden fazla Filistinli mülteci yaşıyor. Filistinli mültecilerin yoğun olarak bulunduğu beş bölge (Gazze, Batı Şeria, Ürdün, Suriye ve Lübnan) içerisinde en zor koşullar altında yaşadığı, temel haklarının (eğitim, sağlık, barınma ve çalışma hakları ciddi ölçüde kısıtlı) tanınmadığı yer Lübnan'dır. 15 yıl süren Lübnan iç savaşının kötü hatırası, Filistinlilerin yakasını bırakmıyor. Lübnanlı Hristiyan Maruni sağı, özellikle Filistinlilere yönelik sert önlemlerin devamının en büyük destekleyicisi.
Kamplardaki Filistin silahı sorunu, Lübnan'da en hararetli tartışma konularından biridir. Filistinli fraksiyonlar, çoğu Lübnan iç savaşından kalan silah stokunu elde tutuyor ve kampların iç güvenliğini kendisi sağlıyor. Kampların dışında ise ordu ablukası var. Kamplara giriş çıkış askeri kontrol noktalarından olmaktadır. Lübnan sağı, Filistin kamplarının silahsızlandırılması talebini her seferinde yineliyor. Filistinli fraksiyonlar ise Lübnan'da iç savaş riski yüksek olduğu için ve böyle bir iç savaşta ilk kurbanın Filistinliler olacağını bildiklerinden silahlardan vazgeçmek istemiyor.
