Kürtlerin umudu AKP değil

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • Ulusal sorun
  • |
  • 16 Haziran 2012
  • 09:38

(16.06.12) – Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın Kürt sorunun çözümü konusunda dinci-gerici partinin şefi Erdoğan'dan umutlu olduğunu açıklamasının ardından düzen sözcüleri durumdan vazife çıkararak ikiyüzlü açıklamalar yapmaya başladılar.

Düne kadar Zana'yı “teröristlikle” suçlayanlar, her açıklamasının ardından hakarete varan eleştiri yapanlar, Zana'nın son açıklamalarının ardından onun "ne kadar bedel ödediğinden", "nasıl mücadeleci olduğundan" dem vurmaya başladılar.

Düzen güçlerinin ardından devreye AKP yanlısı Kürt sermaye örgütleri de sokuldu. Ulusal sorunla hiçbir bağı olmayan, Kürt halkının özgürlük mücadelesini 'içerden' bastırmaya çalışan ve sermaye düzeni yanında saf tutan GÜNSİAD gibi sermaye örgütleri de düzen sözcülerininkine benzer açıklamalar yaptılar.

Zana'nın açıklamaları üzerinden yürütülen tartışmalar dönüp dolaşıp BDP'de ayrışmaya bağlandı. Zana'nın umudu Erdoğan'da gördüğünü söylemesi ve BDP'yi eleştirmesi, daha önce güvercin-şahin benzetmesiyle yapılan ayrışma senaryolarını tekrar ısıttı.

Ancak Kürt hareketi cephesinden yapılan açıklamalar, Zana'nın sözlerinin Kürt halkı nezdinde bir değer taşımadığını göstermiş oldu. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın “Cumhuriyet tarihinde en sinsi asimilasyon politikalarını yürüten parti AKP olmuştur. Her kim Başbakan'dan umutluysa bu saflıktır, AKP gibi düşünmektir” sözleri bunu ortaya koydu. Ardından dinci gerici parti AKP'nin ve şefi Tayyip Erdoğan'ın Kürt halkına karşı yürüttüğü saldırıları anlatan Demirtaş, AKP'ye umut bağlayanlara bir kez daha Roboski katliamını hatırlattı.

KCK Yürütme Konseyi tarafından yapılan açıklamada ise “Yurtsever çevre ve kişilerin Kürt halkının direnişini zayıflatan” ve “faşizan amaçlara ümit veren açıklama ve davranışlardan uzak durması” gerekir denildi.