Gazetenin birini açıyorsun.. Koca koca hukukçular konuşmuş.. Özel yetkili mahkemeleri değerlendirmişler..

Vardıkları sonuç şu..
Yetkilerin sınırlandırılması otomatik tahliye değildir..
Nedir peki?
Normalleşme adımı.. 
Normalleşme adımı olduğuna göre demek ki yıllardır anormal bi durumdaydık..
*
Bir başka gazeteyi açıyorsun..
Yine koca koca hukukçular konuşmuş..
Onların da vardıkları sonuç tam tersi.. Özel yetkili mahkemelerin etki alanı daraltılırsa süren davalar zaafa uğrarmış.. Hatta dururmuş, tahliyeler başlarmış..
Onlara göre normal bi durum var, bozarak anormalleşmeyelim..
*
Bu iş biraz kimlik testi, yakınlık testi gibi oldu..
Başlığa bakınca anlıyorsun, yazının ikinci satırına gelmeden vaziyeti çakıyorsun..
Cemaatten mi?
İktidardan mı?
Cemaate mi yakın, iktidara mı yakın..
Özel yetkili mahkemeler turnusol kâğıdı gibi oldu.. Fikrini söyle, kim olduğunu söyleyeyim halindeyiz..
Savunuyorsan, gücü örselenmesin diyorsan cemaate yakınsın..
Yıllardır savunup, yıllardır alkışladıktan sonra, bu tür mahkemeler hukuk devletinde  olmamalıdır, ya kapatılmalı ya hareket alanları sınırlandırılmalı görüşündeysen kesin iktidarcısın..
*
Bir de ortada duranlar var.. İki tarafı da kırmamaya çalışanlar.. Arayı bulmak için ter dökenler..
Onlar da şöyle yazıyor; özel yetkili mahkemeler demokrasi adına çok büyük işler yaptı, teşekkür borçluyuz ama bazı hataları da oldu.. O hataların bir daha yapılmaması için birtakım adımlar atılmalı..
Ortalıyorlar anlayacağınız..
*
Çatışma bununla sınırlı değil.. Bir mevzu daha var..
İnternete düşen ses kayıtları.. İktidar bunların yayınlanmasına ağır ceza getiriyor..
Hükümet yanlısı yazarlar çizerler alkışlıyor tabii.. Geç de olsa özel hayatın öneminden dem vurmaya başladılar..
Cemaatten olanlar karşı.. Bu yolla basına sansür geleceğini iddia ediyorlar..
*
Bu iş nereye varır derseniz çok acayip bi noktaya doğru gidiyoruz..

Cumhurbaşkanı niye susmuş

Özel yetkili mahkemeleri sakıncalı bulma.. Daha doğrusu, ben zaten karşıydım deme yarışına Cumhurbaşkanı da katıldı..
Cumhurbaşkanı “yasa çıkarken başbakan ve başbakan yardımcısıydım kaygılarımı ifade ettim, bu kadar detay herkesin ileride başına sorun açar dedim nitekim öyle oldu.. Biz de o zaman çok müdahil olamadık” demiş..
Peki ya sonra.. Müdahil olduktan sonra ne yapmış?.
Ne söylemiş?
Özel yetkili uygulamalar bir süredir sorun.. Mağdurların, avukatların, baroların, sivil toplum kuruluşlarının, yazarların, çizerlerin dilinde tüy kalmadı..
İktidar, mağduriyet potasına girmeye başlayınca.. Kapsama alanı oraya kadar uzanınca bu iş böyle olmaz dendi.. Hukuk devleti hatırlatmaları yapıldı..
*
Cumhurbaşkanı da meselenin ucu iktidara dokununca konuşmaya başladı..
Bugün gördüklerini.. Altı ay önce, bir yıl önce görememiş mi?.
Görmüşse neden susmuş?

Yeni Türkiye güzellemesi

Önceki günkü yazıda ‘özel yetkili’de kıyamet koptu demiştim..
Abartmamışım..
Kıyamet kopmuş..
Taraflar öyle ağır bir dil kullanıyor ki sormayın.. Bir de üstü kapalı gönderme yapıyorlar.. Bizim gibi dışarıda olanların anlaması zor..
Zaman gazetesi Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ‘Mesele 250. Madde değil, cuntalarla nasıl mücadele edilecek’ başlıklı yazısında şu satırlara yer verdi..
*
“Görevi gereği elinde silah olan ve o emanet silahı halkına doğrulturken içi titremeyen zümreleri adalet sigaya çekmeyecek de, kim bunlardan hesap soracak? ‘Yeni Türkiye’ güzellemesi yaparak bazı acı gerçeklerden kaçmanın bir anlamı yok.”
*
Mektubun adresi kim?
Yeni Türkiye güzellemesi yapanlar mı?

Futbol söylemi salona uymadı

Beşiktaş en son 1974 yılında şampiyon olmuş.. Benim gençliğimde!..
O zaman maçlar Spor Sergi Sarayı’nda yapılırdı.. Kaçırmazdık..
Beşiktaş kopunca biz de koptuk..
Futbolla yetindik..
37 yıl sonra Beşiktaş muhteşem dönüş yaptı.. 
Yüzümüz güldü..
Kolay değil bu yıl üçte üç.. Seyircinin desteği de inanılmazdı.. Kesintisiz destek verdi.
Ama bi dakika..
Şunu söylemeden geçmeyelim.. Futbol söylemi salona uymadı.. Futbol dili basketle uyuşmadı..
Madem, Beşiktaş baskete de imzasını attı..
Madem, artık salonlarda da kral.. Artık hep kafaya oynayacak..
Taraftar acilen salon dili oluşturmalı.. Destek baskete uygun olmalı..

Milliyet / 13.06.12