(20.06.12) – İşten atılan THY işçilerinden oluşan “THY İşçileri 29 Mayıs Birliği” adlı grup, Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nde bir açıklama yaptı. Hava-İş Sendikası yöneticilerinin işçileri ortada bıraktığını dile getiren işçiler, mağdur olduklarını, haklılıklarını ortaya çıkarmak ve tüm kamuoyuna duyurmak için çabalayacaklarını belirttiler.
Yaklaşık 15 kişilik bir işçi grubunun katıldığı toplantıda, açıklamanın içeriğine dair yapılan ön konuşmanın ardından basın açıklaması okundu. Açıklamayı, işten atılan işçilerden Gözde Vardar okudu. Açıklamada, THY yönetiminin hukuka uymayan, keyfi olarak işçileri işten attığına vurgu yapıldı. Grev yasağına karşı yapılan eylemin yasadışı ilan edilmeye çalışıldığını hatırlatan Vardar, işçilerin grev yasağına karşı çıkması, kendi çıkarlarını koruması için eylem yapmasının meşru olduğunu belirtti. Yapılan açıklamada işçiler, işten çıkarılmalarından günler sonra söz söylemelerini şu sözlerle açıkladılar: “Mahkemeler bizi işe iade etse bile yönetim kurulu bu kararlara uyulmayacağını çok önceden açıklamıştı. Yani mahkemeleri kazansak da işe alınmayacağımızı biliyoruz. O nedenle bu haksızlığa şimdi itiraz ediyoruz ve düzeltilmesi için ısrar ediyoruz. Bu konuda kamuoyunun desteğini istiyoruz.”
Açıklamada, THY yönetiminin izinli, raporlu, eylem esnasında hava alanında olmayan, hatta o sırada başka ülkelerde olan işçilerin de içinde olduğu yaklaşık 400 işçiyi işten çıkarmasının yasadışı olduğunun altı çizildi. İşçilerin maaşlarının çok olduğu ve zammı beğenmedikleri için eylem yaptıkları gibi söylemlerle karalama kampanyası yürütüldüğü hatırlatılarak şunlar söylendi: “THY yöneticileri kendi gelirlerinin Başbakan'dan Cumhurbaşkanı'ndan daha fazla olduğunu niye açıklamıyor? 29 Mayıs'ta 2 milyon dolar zarardan söz edilirken, Suriye'de 12 milyon dolar bırakıldığı, Bosna Hersek'e 30 milyon dolardan fazla hibe yapıldığı, Barcelona takımına 100 milyon dolarla sponsor olunduğunu neden açıklamıyor?”
İşçiler, Hava-İş Sendikası yönetiminin grev yasağına ve işten atmalara karşı gerekli adımları atmayarak sorumluluğunu yerine getirmediğini ifade ettiler. İşten atılan işçilerin sahipsiz bırakıldığını düşündüklerini belirten işçiler, bu nedenle hava alanında kurulan çadıra gitmediklerini dile getirdiler. THY yönetimiyle karşı karşıya bırakıldıklarını dile getiren işçiler, sendika yönetiminin yasaklara karşı grev kararına sahip çıkmayarak THY yönetiminin grev yasağını yasadışı ilan etmesinde büyük rol oynadığını belirttiler.
İşçiler, bundan sonra kendi aralarında da dayanışma içerisinde olacaklarını, haklarının takipçisi olacaklarını dile getirerek açıklamalarını bitirdiler. Açıklamanın ardından soru-cevap bölümünde bir basın emekçisinin şu sorusu ve soruya verilen cevap toplantının genel ufkunu çiziyordu. “Sendika yönetimini greve sahip çıkmamakla eleştirdiniz. Peki işçiler içinden süreci örme, eylemi sürdürme zemini yok muydu?” THY ve Hava-İş yönetimlerini eleştiren “THY İşçileri 29 Mayıs Birliği” mağdur olduklarını ve dayanışma çağrısı yaptıklarını söylemekle yetindi.
Soru cevap bölümüyle bitirilen toplantı bir dizi eleştiriyi ortaya koysa da bunu aşacak ya da bunun karşısında olacak bir mücadele programı taşımıyordu.
Kızıl Bayrak / İstanbul
