İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları (İEKK) “Tüm işyerlerinde ve OSB’lerde ücretsiz, nitelikli, 7/24 açık kreş istiyoruz!” şiarıyla çalışmasını yürüttüğü anketin sonuçlarını paylaştı.
Mecidiyeköy’de bulunan Eğitim Sen 3 No’lu şubede gerçekleştirilen basın toplantısında ilk olarak kampanya süreci değerlendirildi. Değerlendirmede şu ifadelere yer verildi:
“Biz kreş gündemli çalışmaya başlarken fabrikalarda, sanayi havzalarında, işyerlerinde bir mücadele gündemine dönüşmesi öncelikli hedefimizdi. Kreşe dair hakların ne kadar bilindiğini, tarihten bugüne nasıl mücadeleler verildiğini, sendikal alanda bu talebe dönük çalışmaları inceleyen bir süreç ördük. Çocuk bakımının kadının yükümlülüğü olmaması gerektiği ve toplumsal bir sorumluluk olarak ele alınması yönlü bir bilinç oluşturmak önemli bir yerde duruyor.”
Yürütülen saha çalışmasının başlangıçta ortaya koyulan somut mücadele taleplerinin gerekliliğini doğruladığına vurgu yapılan konuşmada mücadeleyi yükseltme çağrısı yapıldı.
Ardından anket çalışmasının sonuçları aktarıldı. Çalışmanın sonuçlarını aktaran İEKK temsilcisi 22 soruluk ankete 83 farklı fabrika, 8 farklı hastane, 4 farklı belediye ve farklı iş kollarındaki 21 işyerinden katılım olduğu bilgisini verdi. Ankette öne çıkan bazı veriler şu şekilde:
“*Ankete katılanların yüzde 10’u çalıştıkları işyerinde kreş olduğunu belirtmiştir. Kreş olduğunu belirtenlerin yarıdan fazlası belediye ve hastanelerde çalışanlardır. Yüzde 7’si de kreş yardımı aldığını belirtmiştir. Kreş yardımı aldıklarını söyleyenlerin çoğunun aldıkları kreş paralarının aylık kreş masrafını karşılamaktan uzak olduğu görülmektedir.
*Ankete katılanların yüzde 47’sinin işyerinde yasal olarak kreş açma zorunluluğu bulunmaktadır. Ancak bu işyerlerinde de kreş olma durumu yüzde 11’dir.
*Ankete katılanların yüzde 82’si işyerlerinde emzirme odası olmadığını belirtmiştir. Yasal düzenlemelere göre 100 ve daha fazla kadın çalışanın olduğu işyerlerinde emzirme odası olma zorunluluğu bulunmaktadır. Anket kapsamındaki işyerlerinin yüzde 52’sinde kadın çalışan sayısının 100 ve daha fazla olduğu görülmektedir. Ancak emzirme odasının olduğu işyerleri oranı buna göre çok düşük kalmaktadır. Bu işyerlerinin de ancak yüzde 33’ünde emzirme odası bulunmaktadır.
* Yasal düzenlemelere göre emziren kadınlara ilk altı ayda günde üç saat, ikinci altı ayda günde bir buçuk saat süt izni verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Ankete katılanların yüzde 73’ü yasal süt izninin kullanılabildiğini belirtmiştir. Kreş ve emzirme odası hakkının gaspı kadar yüksek olmasa da süt izninin kullanımı konusunda da hak gaspının olduğu görülmektedir.”
Çalışmada sendikalı işyerlerindeki kreş olma durumu incelendiğinde bu oran yalnızca yüzde 19 iken, sendikalı işçi ve emekçilerden yüzde 77’si kreşle ilgili yasal haklarını bilmiyor. Anketin sonuç bölümünde şu veriler sıralandı:
“*Anket başta sanayi kentleri olmak üzere 19 ilden ve başta metal fabrikaları olmak üzere 83 fabrikadan, 8 farklı hastane, 4 farklı belediye ve farklı iş kollarındaki 21 işyerinden katılım olmuştur.
*Anket sonuçları yasal zorunluluğun olduğu yerlerde dahi kreşin, emzirme odasının olma durumunun çok düşük olduğunu göstermektedir. Sendikalı, sendikasız fark etmeksizin işçiler arasında yasal hakların bilincinde olma düzeyi çok düşüktür.
*Ankete katılanların sendikal örgütlülük düzeyi Türkiye ortalamasının üzerindedir. Ancak bu durumun kreş hakkıyla ilgili kazanımlara yansıdığını söylemek mümkün değildir. Sendikalı işyerlerinde kreş olma durumu genele göre yüzde 8 daha fazladır. Toplu sözleşmelerde kreş ile ilgili bir hükmün olma durumu da ancak yüzde 20’de kalmıştır. Cevaplar sendikalı çalışmanın kreş hakkıyla ilgili önemli bir ayrım yaratmadığını göstermektedir.
*Ankete katılanların tamamına yakını kreş hakkının sadece kadın üzerinden değil tüm çalışanlar üzerinden tanımlanması gerektiği eğilimindedir.
*Ankete katılanların hemen hemen yarısı kreşlerin fabrika/işletme içerisinde açılmasını talep etmiştir. Bunu mahalleler, sonrasında OSB takip etmektedir. Ankete katılanlar arasında işyerinde kreş olmadığı ve özel kreşler pahalı olduğu için eşinin çalışamadığını belirtenler olmuştur. Ayrıca bazı işyerlerinde kreş olmasına rağmen vardiyalı çalışmadan kaynaklı bu haktan yararlanamadığını söyleyenler olmuştur. Kreş yaşında çocuğu olan kadınların bir aile yakını ücretsiz baktığı takdirde çalışabildiği dikkat çekmektedir. Ankete katılanlar arasında çocuğunu kreşe yolladığını söyleyenler ancak yüzde 25’te kalmıştır. Anket sonuçlarından fabrikalarda/işletmelerde, OSB’lerde ve mahallelerde 7/24 açık, ücretsiz, nitelikli kreşlerin yaygınlaşmasının bir ihtiyaç olduğu görülmektedir.”
Basın toplantısı sonuçların aktarılmasının ardından kreşin niteliği, çocuk bakımının toplumsallaştırılması, sendikaların kreş hakkına yaklaşımı üzerine edilen sohbetle bitirildi.