İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları İstanbul Mecidiyeköy’de 8 Mart eylemi gerçekleştirdi.
Cevahir AWM önünde yapılan eylemde “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü! Özgürlük ve eşitlik mücadelesinde kadın işçiler bir adım öne!” pankartı taşındı. İşçi ve emekçi kadınların taleplerinin yer aldı dövizlerin taşındığı eylemde “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!” sloganı atıldı.
Eylem sırasında yapılan konuşmalarda emekçilere mücadele çağrısı yapıldı. Eylemde okunan açıklamada ise şunlar ifade edildi:
“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün ön günlerindeyiz. İşçi-emekçi kadınlar olarak, özgürlük ve eşitlik mücadelesi birikiminden doğan bugünü yaşamımıza ve emeğimize yönelik saldırıların tırmandığı bir süreçte karşılıyoruz. Kadın cinayetleri, şiddet, istismar artıyor, üzerinden bir yıl geçmesine rağmen deprem bölgesindeki kadınların çok yönlü sorunları yerli yerinde duruyor. Bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden çıkan, 6284 sayılı kanunundaki kırıntı haklara dahi göz diken iktidar, şimdi de medeni kanun değişikliğiyle kadınları gericiliğin pençesine itiyor.”
İşçi sınıfına dönük saldırganlığın teşhir edildiği açıklamada direnen kadın işçiler selamlandı ve şunlar belirtildi:
“Saldırılar nafile! Kadın işçiler direniş saflarında yerini alıyor! Greif’ta, Özak’ta, Burda Bebek’te ve kadın işçilerin olduğu daha pek çok direnişte patron ve polis saldırılarına, gözaltılara, tehdit ve baskılara boyun eğmeyip hakları ve hayatlarından vazgeçmeyeceklerini defalarca gösterdiler, gösteriyorlar. Kadın cinayetlerine, şiddete, istismara karşı tüm saldırı ve engellemelere rağmen sokaklarda olmaktan vazgeçmiyorlar. Sermaye düzeninin kendilerine dayattığı ikincil konumu reddetmeyi direniş alanlarında öğreniyor, direniş alanlarında öğretiyorlar.”
Açıklamanın devamında kadına yönelik şiddetin arttığı ifade edilerek AKP-MHP iktidarının kadın düşmanı politikalarına değinildi. Açıklamanın sonunda mücadele çağrısı yapılarak ve şunlar ifade edildi:
“Özgürlük ve eşitlik mücadelesini büyütmek için mücadele alanlarına!
İşçi ve emekçi kadınlar! Son zamanlarda yaşanan fabrika direnişleri de gösterdi ki, yaşamımıza ve emeğimize yönelik saldırılara karşı mücadelede yerimiz ön saflardır. Haklarımıza ve emeğimize sahip çıkmanın yolu, iş yerlerinde kadın ve erkek işçilerin omuz omuza vereceği mücadeleden ve yeni direnişler yaratmaktan geçiyor. Sorunlarımızın kalıcı çözümü ise, bir bütün olarak işçi sınıfının eşit ve özgür bir dünya mücadelesini yükseltmesiyle mümkün olacak. Eşit ve özgür şekilde yaşayacağımız bir dünya için bir adım önde olma zamanı! 8 Mart alanlarını öfkemizle, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya istemiyle doldurma zamanı!”
Kızıl Bayrak / İstanbul