“İbrahim Kaypakkaya'yı savunmak onurdur!”

(20.05.12) - Devrimci önder İbrahim Kaypakkaya, katledilişinin 39. yılında Taksim'de gerçekleştirilen coşkulu yürüyüşle anıldı.

Demokratik Haklar Federasyonu'nun örgütlediği, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Mücadele Birliği, Devrimci Hareket, ADHK ve Emekçi Hareket Partisi’nin de destek verdiği eylemde biraraya gelen devrimci ve ilerici güçler, faşizmin işkencehanelerinde ser verip sır vermeyen yiğit devrimci İbrahim Kaypakka'yı savunmanın suç değil, onur olduğunu haykırdılar.

Tünel'den Taksim'e coşkulu yürüyüş

Saat 15.00’te Tünel Meydanı'nda toplanan devrimci ve ilerici güçler “İbrahim Kaypakkaya'yı savunmak onurdur!” ve “Kaypakkaya'yı andılar, 120 yıl ceza aldılar!” şiarlı pankartlar eşliğinde Taksim Tramvay Durağı'na doğru yürüyüşe geçtiler.

Yürüyüşte İbrahim Kaypakkaya'nın resminin ve “Kaypakkaya'yı savunmak onurdur!” şiarının bulunduğu ortak dövizler taşınırken, DHF ve destekçi kurumlar da ortak pankart arkasında birer flama taşıdılar

Coşkulu bir atmosferde geçen yürüyüş boyunca “İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “İbo, Mahir, Deniz sürüyor sürecek mücadelemiz!”, “Bedel ödedik bedel ödeteceğiz!”, “Katil devlet hesap verecek!”,  “Faşizmi döktüğü kanda boğacağız!” ve “Yaşasın devrimci dayanışma!” sloganları atıldı. Devrimci önderlerin isimlerinin tek tek okunup ‘yaşıyor’ diyerek haykırıldığı eylemde, çevredeki emekçilere dönük ajitasyon konuşmaları yapılarak Kaypakkaya'yı sahiplenme çağrısında bulunuldu.

İstiklal Caddesi'nde devam eden yürüyüş sırasında Çerkes soykırımı ile ilgili eylem yapan grupla karşılaşılması üzerine "Yaşasın halkların kardeşliği!" sloganı atıldı.

“Kaypakkaya'nın bıraktığı mücadele bayrağını yükselteceğiz!”

Taksim Tramvay Durağı'na gelindiğinde devrim ve sosyalizm mücadelesinde şehit düşenlerin anısına bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirilerek program başlatıldı. Ardından basın açıklaması okundu.

“Ölümsüzlüğünün 39. yıldönümünde sömürü ve zulüm düzeninin sahipleri, İbrahim Kaypakkaya'yı “suçlu” ilan etmeye devam ediyor” sözleriyle başlayan açıklamada, Kaypakkaya'nın devletin resmi görüşlerine karşı keskin bir mücadele yürüttüğü ve ideolojik-teorik alandaki keskin sınıf bilincini devrimci bir pratikle buluşturduğuna dikkat çekildi.

“Sömürü düzeni Kaypakkaya'yı neden 'suçlu' ilan ediyor?” sorusunun sorulduğu açıklamada, “Kaypakkaya’nın düşüncelerinin dünden bugüne geçerliliğini koruması, bugün hakim sınıfların aynı gerici emellerini ve yoğun baskılarını büyük bir pervasızlıkla sürdürmelerine neden olmaktadır” denildi.

Ezilen milyonlarca emekçiye, işçiye, köylüye, kadına, gençliğe, Kürt ulusuna ve azınlıklara yönelik saldırıların bugün de azgınca sürdürüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, devrim ve demokrasiden yana saf tutan en geniş kesimlerin de bu saldırıların hedefi haline getirildiği söylendi. 

Kaypakkaya'yı ananların da yüzlerce yıllık cezalara çarptırıldığına vurgu yapılan açıklamada, sadece son 2-3 yılda Grup Munzur, Temel Demirer, Pınar Aydınlar, Mehmet Özcan ile DHF ve Partizan üye ve taraftarları hakkında, “Kaypakkaya'yı övdükleri” gerekçesiyle çeşitli davalar açıldığı hatırlatıldı.

Kaypakkaya'nın “suçlu” değil, ezilenlerin devrimci mücadelesinin yetiştirdiği devrimci-komünist bir önder olduğuna vurgu yapılan açıklamada, “Kaypakkaya'yı savunmak 'suçsa', bu 'suçu' işlemeye devam ediyoruz, edeceğiz!” ifadelerine yer verildi.

Kaypakkaya’yı savunmanın, onun düşüncelerini ve derinliğini kavramak-kavratmak olduğuna vurgu yapılan açıklama şu sözlerle sonlandırıldı:

“Bugün 18 Mayıs. İşte bu anlamlı günde bu bilince yaslanarak, ülkemizde ve Avrupa'nın dört bir yanında Kaypakkaya'yı anmak ve bıraktığı mücadele bayrağını yükseltmek için alanlardayız. Ve bir kez daha mücadelenin her alanında var olmaya devam edeceğimizi örgütlü bir halkı hiçbir kuvvetin yenemeyeceğini, devrimci değerlerimizi bugünkü mücadelemizle harmanlayarak sonuna kadar mücadele edeceğimizi haykırıyoruz!”

Devrim ve sosyalizm mücadelesinde yaşatacağız

Basın açıklamasının ardından Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Mücadele Birliği, ADHK ve Emekçi Hareket Partisi tarafından birer konuşma yapıldı. İbrahim Kaypakkaya’nın parlamenterizmden ve düzenden ihtilalci kopuşuna dikkat çekilen konuşmalarda, onun bıraktığı mirasın sahiplenilmesinin devrim ve sosyalizm mücadelesine katılmak ve büyütmekten geçtiği vurgulandı.

Konuşmaların ardından atılan “Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya!” sloganı ile eylem sonlandırıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul