Sermaye devleti katliamı örtbas etme peşinde!

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • 18 Haziran 2012
  • 11:54

(18.06.12) - Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 13 mahkumun göz göre göre katledilmesinin ardından sermaye hükümeti AKP ve düzen temsilcileri, katliamın üzerini örtmek ve katliamcı devleti aklamak için adeta yarışa girdi.

Hapishane koşullarını ve idarenin uygulamalarını protesto etmek için adli mahkumların başlattıkları eylem sonrası çıkan yangına seyirci kalarak kanlı katliamlarından birine daha imza atan sermaye düzeni temsilcileri, bir yandan pişkince açıklamalar yaparak aleni katliamı “kavga sonucu çıkan bir kaza” olarak yansıtmaya, diğer yandan ise göstermelik düzenlemelerle “soruna çözüm buluyoruz” yanılsaması yaratmaya çalışıyorlar.

AKP kurmaylarından pişkince açıklamalar

Yaşanan katliam karşısında pişkince açıklamalarda bulunan AKP hükümetinin şefleri, ikiyüzlü söylemler kullanarak katliamcı yüzlerini bir kez daha ortaya koyuyorlar.

Devletin cezaevleri politikası nedeniyle yaşanan katliamla ilgili bilinç bulandırmaya çalışan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Biz sadece sokaktaki değil; cezaevindeki insanlarımızın da hayatından, can güvenliğinden sorumluyuz” demagojisine başvurdu.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ise cezaevlerinin dolu olmasıyla ilgili çaba harcadıkları yalanına başvurdu. Yeni cezaevleri yapılacağının da “müjdesini” veren Çelik,  “Şanlıurfa'da inceleme yapılıyor. Cezaevi yönetiminin bir kusuru varsa gereken yapılacaktır. Cezaevleri kapatılınca tepkiler geliyor. O illerin ekonomisine de getirisi var. İnceleme çok uzun sürmez. O yangını kim çıkardı belirlenecek. Gazetelerde yazılanların önemli bölümü doğru değil" şeklinde konuştu.

Katliama sahip çıkıldı

Çelik, Urfa Cezaevi Müdürü'nün görevden alındığı iddialarını yalanlayarak katliama arka çıkmayı sürdürdü.

Cezaevi müdürünün yaz kararnamesinde tayininin çıktığını söyleyen Çelik, bu tayinin yerine getirildiğini vurguladı.

Açık görüş” propagandası

Katliama yönelik tepkileri dindirmek için harekete geçen Adalet Bakanlığı, Urfa Cezaevi'ndeki tutuklu ve hükümlülerin ailelerine 15 gün süreyle açık görüş izni verdi.

Devletin bu taktiğine düzen medyasından da tam destek geldi. Boyalı basın, katliamda 13 kişinin yaşamını yitirmesini bir iki cümleyle geçmeye başlarken, açık görüş izni verilmesini neredeyse yerlere göklere sığdıramadı.

Kışanak: “Bu bir katliamdır!”

Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'nde yaşanan katliamın ardından siyasi ve adli tutuklularla görüşmek için BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ve BDP'li vekiller cezaevine geldi. Kışanak ve beraberindekiler yaklaşık 2 saat süren görüşmeden sonra cezaevi kapısı önünde bir açıklama yaptı.

Cezaevinde hem siyasi tutuklu ve hükümlülerle, hem de olayın çıktığı koğuşta bulunan Vedat Taştan'la görüştüklerini belirten Kışanak, yaşanan olayın bir kavgadan kaynaklandığı, tutukluların birbiriyle didişerek yangının çıkarıldığı şeklindeki bütün bilgilerin yanlış olduğunu söyledi.
Olayın açık ve net bir şekilde cezaevinde yaşanan kötü koşullara yönelik bir protesto olduğunun ortaya çıktığını dile getiren Kışanak şöyle konuştu:

"Bu bir katliamdır, bu katliam göz göre göre gelmiştir. Urfa Cezaevi'nde bir insanlık dramı yaşanıyor. Bu cezaevinde sürekli sivil toplum örgütleri, milletvekilleri, insan hakları kuruluşları ve en son cezaevinde bulunan Urfa Milletvekilimiz İbrahim Ayhan, cezaevinde yaşanan kötü koşulların düzeltilmesi için Adalet Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı'na mektup göndermiş ve eline geçtiğini de biliyoruz. Ama buna karşı Adalet Bakanlığı'nın bu duruma karşı bu sorunlara yönelik verdiği tek çözüm yeni cezaevinin yapılması. Bu saatten sonra Adalet Bakanlığı'nın yapması gereken onurluca bir istifadır"

Tutsakların eylemleri sürüyor

Diğer yandan, katliamın ardından siyasi tutsaklar ile adli tutukluların başlattığı protesto eylemi ise devam ediyor.

Tutsaklar, kapıları döverek ‘Katil devlet’ şeklinde sloganlar atıyor. Görüş için cezaevi önünde biriken tutsakların aileleri de eyleme benzer sloganlarla destek veriyor.

Sabah erken saatlerde cezaevi önünde biriken yüzlerce tutsak yakını kuyruk oluşturup içeriye girebilmek için beklemeye başladı. Cezaevi önünde zaman zaman aileler ile polis arasında gerginlik yaşandı. Görüşe gelen aileler ise yetkililere tepki göstererek, açık görüşe izin verilmediğini söyledi. Yakınları ile kapalı şekilde telefonla ancak görüşebildiklerini söyleyen aileler, göstermelik açık görüş sözünün tutulmadığını vurguladı.