ANKARA

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni ders çizelgesinde Kürtçenin seçmeli dil olarak yer alacağını söyledi. AA’nın dünkü haberine göre dün partisinin Meclis grubunda konuşan Erdoğan, “Yeterli sayıda öğrenci bir araya geldiğinde Kürtçe bir seçmeli ders olarak alınabilecek, öğretilebilecek ve öğrenilecek. Bu tarihi bir adımdır” dedi.
BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, seçmeli Kürtçe dersine ilişkin olarak şunları söyledi: “Anadil en temel haklardan biridir. Kesintisiz olarak kullanılması gereken bir haktır ve bunun önünde kimse engel olmaya kalkmasın, kendisi aşınır. Bu haklarla ilgili ki en başında anadil hakkı gelir kimse pazarlık yapmaya kalkışmasın. Pazarlık yapılabilecek konular değildir bunlar. Şimdiye kadar gasp ettiğiniz bir hakkın iadesiyle mükellefsiniz, bunu yapmaya mecbursunuz.”
Mardin Artuklu Üniversitesi’nin Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kadri Yıldırım, Kürtçe eğitime talip olduklarını açıkladı. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’na rapor hazırlayan Prof.Dr. Yıldırım, karar verilse bile Kürtçe eğitim konusunda altyapının hazır olmadığını; Türkiye geneli yerine pilot il ve okullardan başlanmasının daha doğru olacağını söyledi.
DHA’nın dünkü haberine göre Yıldırım şöyle konuştu: “Anadilde eğitim her milletin sahip olmayı düşlediği, arzu ettiği ve hakkı olduğu bir olgudur. Fakat Kürtçe için bunu düşünecek olursak, şu an böyle bir karar çıksa bile bunun altyapısı müsait değil. Bu bir gerçektir. Bunu kabul etmemiz gerekiyor. Ne kitap ve müfredat olarak altyapısı hazır ne de bu kitap ve müfredatın devreye girecek, okutacak olan öğretmenler açısından müsait değil. O yüzden birkaç yıl büyük çabalar sarf edilerek bu seçmeli ders imkânı sayesinde ileride mevzuat değişikliği yapılarak şayet anadilde eğitim kararı verilirse, karar verildiği ana kadarki bu boşluk, bir altyapı hazırlama, ders kitapları hazırlama, hoca hazırlama şeklinde değerlendirilebilir. Anadilde eğitim kararı çıktığı anda hiç olmazsa fazla bir problemle karşı karşıya kalınmayacak. O yüzden bu adım çok önemlidir. Yüzde yüz yeterlidir demek mümkün değildir. Ancak ileriki adımlar için değerlendirilmesi gereken çok önemli bir adım gözü ile bakıyoruz. O yüzden de bu boşluğu iyi değerlendirmek gerekiyor. Bu boşluğu bir konsensüs ile doldurmak çok önemli. Çünkü biz burada Artuklu Üniversitesi Kürt oluşumu olarak sadece meselenin bir parçasıyız. Şayet bu atılan adım üzerine bir konsensüs sağlanırsa, yansımaları ve sonuçları da çok daha olumlu ve kapsayıcı olacaktır.”

ABD

ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, Washington’da Amerikan-Türk Konseyi’nin (ATC) 31. yıllık konferansı çerçevesinde düzenlenen akşam yemeğinde yaptığı konuşmada PKK’ya karşı mücadelesinde Türkiye’yi desteklediklerini söyledi. Panetta Türk muhataplarıyla görüşmelerinde askeri güç kullanmanın önemli olmakla birlikte tek başına bu sorunu çözemeyeceğine dair uzun vadeli görüşlerini tekrarladığını söyledi. Panette “Siyasi bir sürecin de işin içine katılması lazım. Ama şunu açıklıkla ifade edeyim, PKK Türkiye’yi ve halkını tehdit ettiği sürece Türkiye’ye o tehditlere karşı koymada ihtiyacı olan imkânları sağlamaya devam edeceğiz” diye konuştu.

GELİŞMELER NEYE İŞARET EDİYOR

Panetta’nın sözleri, ABD’nin Kürt sorununun çözümünde siyasi boyuta önem verdiğini ve Ankara’dan bu yönde adım atmasını istediğini hissettiriyor.
Başbakan Erdoğan’ın kamuoyunda bir süredir dillendirilen Kürtçenin seçmeli ders olacağı konusuna nokta koyan açıklaması, devletin “Kürtçe öğrenimin önünde engel yok, özel kurslarda öğrenilebilinir” noktasından kendi okullarında Kürtçe için öğretmen ve ders materyallerini temin etme noktasına gelişini temsil ediyor.
Kışanak’ın anadilde eğitim hakkını vurgulayan açıklaması seçmeli dersin anadilde eğitimin yerini tutmayacağı gerçeğine dayanıyor.
Bu noktaya işaret eden Prof. Yıldırım, seçmeli ders uygulamasını anadilde eğitime geçiş için bir ‘hazırlık’ dönemi olarak algılıyor.
Taraflar açısından siyasal avantaj ve dezavantajları bir tarafa bırakılırsa, seçmeli Kürtçe dersi kendi başına anadilde eğitimin yolunu açma potansiyeli taşıyor.
Diğer bir ifadeyle niyet ne olursa olsun TRT-Şeş’in ardından devlet okullarında Kürtçenin seçmeli ders olarak okutulması kaçınılmaz olarak Türkiye’nin bir kesiminde eğitim dilinin Kürtçe olmasına kapıyı açacaktır.

Radikal / 13.06.12