İstanbul çilesi 'master planlı'

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • Sosyal sorunlar/saldırılar
  • |
  • 20 Haziran 2012
  • 09:14

(20.06.12) - İstanbul'da köprülerde yapılan “zorunlu” bakım emekçilere çile olmaya devam ediyor. Düsen sözcüleri bilindik açıklamalara sığınarak bakım çalışmlarını gerekçelendirmeye çalışırken İTÜ tarafından hazırlanan bilimsel değerlendirme hiçte böyle bir işkence çekilmesi gerekmediğini gösteriyor. İTÜ'nün İstanbul Büyükşehir Belediyesi için hazırladığı Ulaşım Master Planı bu sıkışmayı çözecek alternatifleri sunuyor.

Düzen sözcülerinin yaptıkları açıklamalarsa zulmü artırmaktan başka anlam taşımıyor. Sermaye hükümetinin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İstanbullulara “alternatif yolları kullanın” önerisi soruna kendince 'çözüm' sunarken hangi alternatif yolları ifade ettiği olduğuysa meçhul kaldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın da 'hemşerilerinden' “toplu taşım araçlarını kullanmalarını” önermesi benzer bir abzürtlük içeriyor. Toplu taşıma araçları da aynı köprü trafiğine gireceği için soruna çözüm yine sunulmuyor.

Karayolları Genel Müdürü Cahit Turhan ise bakandan ve belediye başkanından bir adım daha ileri giderek emekçilerle dalga geçti. Turhan, 'bu süreçten etkilenmek istemeyen' İstanbullular'a, "Tatilini İstanbul dışında geçirme imkanı olanlar İstanbul dışına çıkarsa İstanbullular da biz de memnun oluruz" dedi.

Böyle büyük bir çalışmanın yapıldığı sırada Haliç köprüsünde de eşzamanlı çalışma başlaması tarfiği yoğunlaştıran ikinci bir etmen oldu. Deniz yolu trafiğini teşvik etmeyen, bu çalışma sürecinde ek tarifelerle deniz hatlarının beslenmemesi emekçilere ulaşım için köprüyü kullanmak zorunda bırakıyor.

Ulaşım Master Planı'nda diğer dikkat çekilen nokta iki yakadan oluşan şehrin konum hatalarına da dikkat çekiliyor. Şehirlerarası ulaşımdaki hatların yüzde 95'i Anadolu üzerinden şekillenirken Merkez otogarı Avrupa yakasında bulunuyor. Bu bile günlük köprü geçişi yapan araç sayısını artırıyor.

Keza aynı şekilde meyve-sebze hali Avrupa yakasında bulunmasına karşın gelen ürünün yüzde doksanı Anadolu'dan gelmektedir.

Köprülerin olmadığı dönemlerde taşıt geçişi için kullanılan Sirkeci-Harem, “Kabataş-Üsküdar” ve “İstinye-Çubuklu” feribot seferleri tekrar kullanıma alınabilinirdi.

Bu kadar plansızlık ve kar merkezli çalışmanın getirdiği trafik yoğunluğuna bir de gece boyunca sadece bir işçi ve bir makina ile çalışılması eklenince çalışmaların süresi çok daha uzamakta.