ILO artık 'kara listesiz'

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • 06 Haziran 2012
  • 11:26

(06.06.12) - Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 101. Konferansı tamamlandı. “İnsanca bir iş için geleceği inşa etmek” başlığıyla İsviçre’nin Cenevre kentinde toplanan konferans 83 yıldır yayınladığı sendikal hak ihlalleri raporunu açıklamayacak.

Bugün alınan karar sermayenin ihtiyaçları dahilinde en ufak bir muhalifliğe dahi tahammül göstermiyor. Kararın arkasındaki nedense durumu açıklamak için yeterli. Neden, patron ve hükümetlerin grev yasaklarını tartışmaya açmak istememesi.

Hükümetleri temsilen 325, patron örgütlerini temsilen 159 ve işçi sendikalarını temsilen 160 delegenin katılması bile karar mekanizmasının sonuçlarını baştan belirliyor.

Sermayenin temsiliyetteki ağırlığı gelinen aşamada bu kararın şekillenmesinde de rol oynamıştır. Kapitalizmin iyi yüzü için kullandığı ILO, bugüne kadar sermayeye hizmette kusur etmemiş, burjuvaziyi rahatsız etmeyecek genel protesto ve açıklamaların ötesine geçmemişti. Patron ve hükümet delegelerinin grev hakkının Aplikasyon Komitesi’nin yetki alanına girmediğini ileri sürerek bu kararı aldırdıkları açıklandı.

Birleşmiş Milletler üyeleri içinde yalnızca ILO'da var olan delegasyon yapısıyla işveren, işçi ve hükümet temsilcileri 'eşit söz hakkına sahip' bulunuyor.

ILO Aplikasyon Komitesi’nin konferans öncesi hazırladığı ve 25 ülkenin yer aldığı kara listede Türkiye'nin de adı geçiyordu.

Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu ve DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu yaptıkları açıklamalarla ILO'nun kararına tepki gösterdiler. Kumlu “Artık ILO’nun güvenirliği tartışılır” derken Serdaroğlu “ILO’nun meşruluğu zarar gördü” diyerek zaten var olan sistematiğini yeni değişmiş gibi ele aldı.Yaşanan bu kriz işçi grubunda şok etkisi yarattı” diyerek politik ufkunu ve ILO'dan beklentilerini açığa vuran Kumlu, kurumu sorgulamaya başladıklarını ifade etti.