Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nu nasıl çırak çıkardı? - Cevdet Aşkın

  • Arşiv
  • |
  • Basın
  • |
  • 08 Haziran 2012
  • 04:45

ANALİZ

CHP’nin Kürt sorununun çözümü için TBMM bünyesinde Toplumsal Mutabakat Komisyonu ile buna bağlı olarak çalışacak Akil Adamlar Grubu önerisine baştan karşı çıkmayıp Kılıçdaroğlu’yla önceki gün buluşan Başbakan Erdoğan, toplantıda son yılların belki de en büyük siyasi manevrasını yaparak CHP’yi içinden kolayına çıkamayacağı bir açmaza düşürdü.

CHP’nin böyle bir komisyon için Meclis içtüzüğünün dört partinin de onayını gerektirdiğinden haberdar olup olmadığı bir tarafa, Erdoğan’ın zirve sırasında 4’lü komisyonun oluşmasının imkânsızlığı ortaya çıkınca -muhtemelen bunu biliyordu- hemen “Bu işi AKP-CHP birlikte yapalım” karşı önerisini sunması CHP’yi zora soktu. Doğal olarak önce MHP’yi ikna edebiliriz çizgisinde durmaya çalışan CHP’nin tüm yumuşatıcı ifade önerileri MHP tarafından reddedildi. MHP net bir şekilde “Adı ne olursa olsun böyle bir girişim içinde olmayız” dedi.

CHP, MHP’yi ikna edemezse -ki edemeyecek- bu sefer AKP’nin önerisine özellikle kamuoyunun baskısıyla mecbur kalacak. Bu durum, ilk bakışta böylesi kritik bir konuda son derece umut vaat eder görünse de aslında -Erdoğan’ın önceki akşam televizyonda yaptığı konuşma göz önüne alındığında- AKP’nin CHP’yi siyaseten yedeklemesi anlamına geliyor.

Başbakan Erdoğan, televizyonda gazetecilerin sorularını yanıtlarken komisyon önerilerinin ‘çöktüğünü’ ifade ettikten sonra zirveye her iki partiden katılan toplam 6 kişiyle bir komisyon kurulmasını önerdiğini ve bugüne kadar sorunun çözümüyle ilgili eksik olan yönler varsa onların bu komisyonda konuşulabileceğini belirtti.
Ne var ki Erdoğan’ın sorunun önemli aktörü BDP’yi devre dışı tutan önerisi, CHP’nin önerisinin toplumsal mutabakat olan temel felsefesini ıskalamakla kalmıyor, AKP’nin Kürt sorunu ve PKK konusuyla ilgili politikasının yanlış olmadığını da ima ediyor.
Bu arada AKP’nin kurmayları CHP’yi MHP’yi ikna etmeye ‘teşvik’ ederek hem partiyi içine düştüğü açmazda iyice debelendiriyor hem de MHP’nin ülke açısından son derece hayati bir konuda ‘uzlaşmaz’ konumunu teşhir ettirerek partilerine siyasi avantaj sağlıyorlar. Sonuç olarak Kürt sorununda akla uygun önerilerle AKP’yi sıkıştırmak isteyen CHP, Erdoğan’ın ‘feyk’iyle siyasi olarak kendisini sıkışmış halde buluyor.
Evdeki hesap, çarşıya uymuyor...

Radikal / 08.06.12