Emek ve insan Kıdem Fonu´nda yalan üstüne yalan – Atilla Özsever

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • 11 Haziran 2012
  • 10:36

Kıdem Tazminatı Fonu, geçen hafta yine gündeme geldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, çalışanlann yüzde 90'ının kıdem tazminatından yararlanamadığını, hatta yararlanma oranının yüzde 8.5 dolayında bulunduğunu söyledi.

Bakan Çelik, bugün için bir yıl çalışılmada*n kıdem tazminatının hak edilmediğini, getirilecek yeni uygulamayla bir aylık çalışmanın dahi kıdem tazminatı hesabında dikkate alınacağını ifade etti. Faruk Çelik, kısa süreli çalıştınlan taşeron işçilerinin de sorunlannın çözüleceğini, kıdem tazminatında bireysel fon sistemine geçileceğini bildirdi. Peki şimdi Bakan Çelik'in söylediklerinin ne kadar doğru, ne kadar gerçek olduğuna bakalım.

Öncelikle Çalışma Bakanlığı'nın verilerine göre, çalışanlann yüzde 8.5'i sendikalı. Yani, yüzde 9 oranında sendikalı olduklan için kıdem tazminatının alınmasında önemli bir sorun yok. Aynca sendikasız çok sayıda işçi de kıdem tazminatından yararlanıyor. Kıdem tazminatı ödenmemesi karşısında yasal yaptıranlar getirilerek, işçi hakkını koruyucu hükümler yasalaşünlır, aynı zamanda sendikalaşmanın önündeki engeller kaldınlarak işçiler sendikalanyla ve toplu sözleşme yoluyla bu haklannı elde ederler. Aynca günümüzde işveren tazminat ödemediği takdirde işçi mahkeme yoluyla bu hakkını alabiliyor.

Fon geldiği takdirde mahkeme yolu da kapanacak. Keza yine fon gelirse, Türkiye'de halen sigortasız çalışan 10 milyon 400 bin işçi, kıdem tazminat hakkını baştan kaybetmiş olacak. Sigortası olanlann ise, girdi-çıkü yapılması veya eksik prim ödenmesi nedeniyle 10 yıllık prim ödeme süresini tamamlaması da çok zorlaşacak.

Kıdem Tazminatı Fonunun kurulması ile ilgili Ulusal İstihdam Stratejisi (UİS) belgesinde 10 yıllık kıdemi olanlara fondan kısmi para çekme hakkı tanınıyor, gerisinin de esas itibariyle emeklilikte ödeneceği belirtiliyor. 10 yılın sonunda ne kadar miktar ödeneceği de belli değil. Aynca esnek çalışma ve emeklilik yaşının 65'e kadar uzatılması nedeniyle kıdem tazminaünın "mezarda" ödenmesi söz konusu olabilecek. Mevcut uygulamada ise, bir yılın sonunda hak ettiğini alıyorsun.

Şimdi bunun az bir kısmı 10 yıla, geri kalanı da emekliliğe erteleniyor. "Taşeron işçi 11 ay çalışünlıp kıdem tazminatından mahrum kalıyor" iddiasına gelince, o zaman da zincirleme akit anlayışı teminat altına alınmalı. Yani, birbirini takip eden iki yıl üst üste 11 ay çalıştınlanlan sürekli çalışmış gibi kabul edip, kıdem tazminatı hakkından yararlandırmak gerekir.

Yargıtay'ın bu konuda kararlan var, İş Kanununda da bu yönde koruyucu hükümler bulunuyor. Oysa AKP Hükümeti, UİS belgesinde belirli süreli hizmet akdini yaygınlaştırmak, zincirleme akit anlayışını ortadan kaldırmak istiyor. Yine UİS'de taşeron uygulamasına ilişkin kısıtlamalann hafifletilmesini amaçlıyor.

Nereden bakarsanız bakın, gerçek dışı, yalan dolan sözler, kafa karıştırmak için ortalıkta dolaşıyor. Sanınm sendikalar, artık işçilerin son elde kalan kıdem tazminatı hakkı için oyuna gelmezler... 

Yurt / 11.06.12