Cezaevlerinde tecavüz gerçeği

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • 09 Mart 2012
  • 11:17

(09.03.12) - Pozantı Çocuk Cezaevi'nde çocuk tutuklulara yönelik işkence ve tecavüzün ortaya çıkmasının ardından Silivri 5 No'lu Cezaevi'nden yaşanan tecavüz olayı ortaya çıktı.

'Cinsel istismar suçundan' tutukluların kaldığı E-12 Koğuşu'nda bazı tutukluların 25 yaşındaki D.A.'ya defalarca tecavüz ettiği ortaya çıktı. Tutuklu sanıklar, küçükken tecavüze uğradığını anlatan 25 yaşındaki bir tutukluya 'etek' giydirip tecavüz etti. Aylarca süren tecavüzlerden sonra gencin şikayeti üzerine 4 tutuklu için bu suçtan da tutuklama kararı çıktı.

Uzun süre tehditle koğuşta etek giydirilerek tecavüze maruz kalan D.A., daha fazla dayanamayıp geçen yıl olayı Silivri Cumhuriyet Savcısı Mehmet Kurt'a anlattı. D.A. ifadesinde: “Koğuşta bir arkadaşıma çocukken başımdan gelen tecavüz olayını anlattım. O da koğuşta kalan diğer tutuklulara bunu anlatmış. M.A. adlı kişi yanıma gelerek bana etek giydirdi. Daha sonra da zorla tecavüz etti. Sonra da V.O., M.A.U ve S.T. bana tecavüz etti. Bu defalarca sürdü. Bazı tutuklular da tacizde bulunuyordu. M.A., olayı aileme anlatacağını söyleyerek bana şantaj yaptı. Bu yüzden aileme de idareye de haber veremedim. Hepsinden şikayetçiyim” dedi.

Pozantı Cezaevi'ndeki işkence ve tecavüz olaylarının açığa çıkması sonrasında burjuva medyanın bu konuları gündeme taşımasıyla cezaevleri gerçeği bir kez daha görüldü. Sermaye düzeninin “yüksek güvenlikli” diyerek yansıttığı cezaevlerinde her türlü pisliğin dönmesine izin veriliyor. Siyasi tutsaklara sudan sebeplerle ceza yağdıran cezaevi idareleri adli mahkumların yaptıklarına ortak oluyor. Bu tecavüz olayında da açığa çıkan gardiyanların da suça eşlik etmesidir. Siyasi mahkumlara gelen çamaşırın rengine bile itiraz edenler erkeklerin olduğu hücreye etek girmesini yadsımıyor!


Bazı memurlara 'Görevi kötüye kullanmak' suçundan dava açılacağı öğrenildi.
 Soruşturma dosyası Mehmet Kurt'un tayini sonrası geçen Haziran ayında Silivri'ye gelen Cumhuriyet Savcısı Burhanettin Öztürk'e verilmiş olmasına rağmen hala dava açılmamış olması devletin bu konudaki “hassasiyetini” gösteriyor. Adlilerin kaldığı hücrelerde bu ve benzeri bir dizi olay yaşanmasına rağmen bu bilgiler hasıraltı edilerek saklanıyor.