Kapitalistler işçinin alınteri ve kanıyla büyüyor

Kapitalistlerin bu pervasızlığı, yazık ki bu işletmelerde çalışan işçilerin bilinç, örgütlenme ve eylem konusundaki yetersizliklerinden güç alıyor. Vahşi sömürü sayesinde büyüyerek ilk 500’lere yerleşen şirketler, arsızca bununla övünüyorlar. Bu şirketleri büyüten işçilerin karşılığı ödenmeyen emek-gücüdür. İşçi sınıfı bilinçlenip, örgütlenip mücadele etmedikçe ne haklarını arayabilir, ne insanca çalışma koşullarına kavuşabilir ne de bu asalak kapitalistleri dize getirebilir.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 26 Ağustos 2020
  • 22:42

İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) Haziran ayında yayınladığı 2019 yılı Türkiye'nin ilk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinin devamı geçtiğimiz hafta yayınladı. İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2019 başlığıyla yayınlanan listeyle İSO’nun 2019 yılının 1000 büyük sanayi kuruluşu listesi tamamlanmış oldu. Listede Uğur Konfeksiyon, Vestel, Star Rafineri, Tüpraş, Yazaki, Bosch gibi isimler de yer alıyor.

İkinci 500 listesindeki şirketlerin ihracatı %9,4 arttı

Yayınlanan listelerle birlikte asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu koşullarda şirketlerin sürekli büyüme eğrisi de göze çarptı. Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2019 listesindeki şirketlerin ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 2,4 artarak 73,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu 500 firmanın 463’ünün ihracat gerçekleştirdiği ve Türkiye sanayi ihracatı içerisinde %42'lik paya sahip oldukları anlaşıldı. Ayrıca geçen yılki ilk 500’ün Ar-Ge harcamaları, yüzde 150’den fazla artarak 3,8 milyar liradan 9,7 milyar liraya yükseldi. 2019 yılının ikinci 500 listesindeki şirketlerin ise ihracatını yüzde 9,4 artırdığı görülüyor. 

İkinci 500 listesinde 4 kamu kuruluşu ile 496 özel şirket yer alıyor. Listede İstanbul'dan 149, İzmir'den 40, Manisa'dan 13, Denizli'den 8, Ankara'dan 24, Kocaeli'nden 37, Antep'ten 35, Konya'dan 10, Kayseri'den 13, Adana'dan 10, Çerkezköy'den 28 şirket yer alıyor. Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu'nun 21 kentinden ise hiçbir firma listede yer alamadı.

TAYSAD: 88 üye ile 96,5 milyar liralık üretim satış hacmi

Listenin yayınlanmasının ardından ticaret odaları ve dernekleri “kendi başarılarını” haberleştirerek reklamlarını yapmaya başladılar. Ticaret odaları kendi faaliyet alanı olan illerde kaç şirketin listeye girdiğini duyururken, ‘övgü yarışı’na belediye başkanları da dahil oldu.

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), reklam yarışında başı çekenlerden... Zira TAYSAD, listede en çok üyeye sahip olan kuruluş. 2019 yılının ilk 1000 büyük sanayi kuruluşu listesine 88 üye ile giren TAYSAD, üyelerinin toplamda 96,5 milyar liralık üretim-satış hacmine sahip olduğunu ve bu hacim ile listelerden 11,6'lık pay aldıklarını duyurdu.

TAYSAD üyesi 40 şirketin 2005 yılında Kocaeli-Gebze'de kurduğu ve her geçen yıl daha da büyüyen Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nden (TOSB) ise, ilk 500 listesinde 9 şirket, ilk 1000 listesinde ise 14 şirket yer aldı. TOSB, halen otomotiv parça sanayicilerinin faaliyet gösterdiği tek ‘ihtisas organize sanayi bölgesi’ kabul ediliyor. 

TOSB-TAYSAD sermaye için cennet, işçiye cehennem

Listelerde yer alan şirketlerin büyüme “başarılarının” arkasında ise işçilerin kanı ve emek-gücünün vahşi sömürüsü var. Organize sanayi bölgeleri sermaye için cennet olurken işçiler için cehenneme dönüyor. Zira kapitalistlerin ‘cenneti’ ile işçilerin ‘cehennemi’ her zaman bir madalyonun iki yüzü gibidir. Biri olmadan diğeri de olamaz. 

TOSB, fabrika adı verilmeden basına yansımış onlarca iş cinayetinin gerçekleştiği bir yer. Listede yer olan Autoliv Cankor Otomotiv Emniyet Sistemleri ile Kanca El Aletleri Dövme Çelik fabrikaları iş cinayetleri gerçekleşen yerlerden ikisidir. Listede yer bulan Farplas Otomotiv işçi kıyımı ile bilinirken, pandemiyi fırsata çevirerek işçiler üzerindeki iş yükünü, dolayısıyla sömürünün yoğunluğunu arttırmıştır. Ayrıca organize sanayi bölgelerinde hüküm süren hukuksuzlukların yaygın olduğu bu alanda pek çok işçi direnişi ve eylem de gerçekleşti. Direnişleri tetikleyen sebepler TOSB'da süregiden insanlık dışı çalışma koşulları ile işçilere köle muamelesinin reva görülmesidir. Ancak yazık ki, bu direnişler tek tek işletmelerin ötesine taşamamıştır. 

Diğer TAYSAD üyeleri gibi TOSB'da konumlanmış kapitalistler de işçilerin sefaleti üzerinden zenginliklerine zenginlik katıyor. Bunların başında, pandemiyi fırsata çevirerek işçilerin ölümleri pahasına üretimi devam ettiren Vestel de bulunuyor. Bu listede sömürü ve baskının ayyuka çıktığı, işçilerin buna karşı direndiği Yazaki Otomotiv ve yine Manisa'da Vestel'in ardından hastalanan işçi sayısının en yüksek olduğu ve halen üretime devam eden Standart Profil, Asil Çelik, Bosch, Borusan Mannesmann gibi işçi haklarının gaspı ile gündemden düşmeyen fabrikalar da bulunuyor.

Kapitalistlerin bu pervasızlığı, yazık ki bu işletmelerde çalışan işçilerin bilinç, örgütlenme ve eylem konusundaki yetersizliklerinden güç alıyor. Vahşi sömürü sayesinde büyüyerek ilk 500’lere yerleşen şirketler, arsızca bununla övünüyorlar. Bu şirketleri büyüten işçilerin karşılığı ödenmeyen emek-gücüdür. İşçi sınıfı bilinçlenip, örgütlenip mücadele etmedikçe ne haklarını arayabilir, ne insanca çalışma koşullarına kavuşabilir ne de bu asalak kapitalistleri dize getirebilir.