Kayıp yakınları ve hasta mahpus eylemi

Diyarbakır, Batman ve İzmir’de gözaltında kaybedilenler için adalet talep edilirken, Ankara’da hasta mahpusun serbest bırakılması istendi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 10 Eylül 2022
  • 21:20

Diyarbakır, Batman ve İzmir’de gözaltında kaybedilenler için adalet talep edilirken, Ankara’da hasta mahpusun serbest bırakılması istendi.

Diyarbakır

Kayıp yakınları ile İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi üyeleri, 709’uncu hafta eylemini Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde yaptı. Eylemde 21 Eylül 1995 tarihinde köy korucuları ile askerlerin gece yarısı gerçekleştirdiği baskın sonucunda gözaltına alınıp, kendisinden bir daha haber alınmayan Şeyhmus Eroğlu’nun akıbeti soruldu.

İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Fırat Akdeniz Eroğlu’nun gözaltına alınışını ve bir daha kendinden haber alınamayışını anlattı. Eroğlu’nun akıbetini öğrenmek için yapılan her girişimin sonuçsuz kaldığını belirten Akdeniz, akıbetini sorduğu Eroğlu için adalet istedi. Açıklamanın ardından 1 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirdi.

Batman

Batman’da İHD Batman Şubesi ile kayıp yakınları 545’inci hafta eylemini Gülistan Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde yaptı. Eylemde konuşan İHD Şube Yöneticisi Yunus Bağış, annelerin yaktıkları ağıtların ve kör karanlığa savurdukları çığlıkların üzerinden onlarca yıl geçtiğini belirterek, “Ne yazık ki, onca zamana ve değişen iktidarlara rağmen devlet ve yönetim zihniyeti değişmediğinden, değişen hiç bir şey yok” dedi.

Kayıp yakınları eylemlerinin 545’inci haftasında bahçesini sularken özel hareket polislerince açılan ateşle katledilen Hatice Atalay’ın faillerini sordu.

İzmir

İHD İzmir Şubesi Konak Eski Sümerbank önünde gerçekleştirdiği eylemde 12 Eylül 1994'de Ankara'da gözaltına alınan Kenan Bilgin’in akıbeti sordu.

İHD Yönetim Kurulu Üyesi Caner Canlı, Kenan Bilgin'in gözaltına alınışını, inkar edilerek kaybedilişini anlattı.

Canlı, Bilgin ailesinin, iç hukuk yollarında herhangi bir ilerleme sağlanmaması üzerine davayla ilgili 17 Ekim 1996’da AİHM’ye başvurduğunu söyleyerek şunları dedi:

"Mahkeme, 30 Haziran 1997'de davayı kabul ederek Eylül 1999'da Kenan Bilgin'i gözaltında gören 11 tanığı, olayı araştıran iki savcıyı, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bir komiser yardımcısı ile Terörle Mücadele Şubesinden bir polis memurunu dinledi. 17 Ekim 2001'de verdiği kararda Türkiye'yi tazminat ödemeye mahkûm etti. Bilgin’in kaybedilmesine ilişkin soruşturma dosyası, 2014 yılında zaman aşımı ile düşürüldü"

Açıklamanın ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı.

Ankara

Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 418’inci hafta eylemini İHD Ankara Şubesi önünde yaptı. İHD Ankara Şube Hapishaneler Komisyonu Üyesi Ümit Can Akbulut, 31 yıldır cezaevinde tutulan Eşref Sincar’ın durumuna dikkat çekerek, tedavisinin yapılması gerektiğini belirtti.

Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Sincar’ın yaşadığı sağlık sorunlarını mektup aracılığıyla aktardığına değinen Akbulut şunları vurguladı:

Sincar’ın daha önceden aldığı 3 hücre cezası nedeniyle tahliyesi engellenmiştir. Sağlık sorunları giderek çoğalıyor ve her bir sağlık sorunu ağır bir şekilde kendini hissettirmektedir. Tüm sağlık sorunları ile ilgili raporları bulunan tutuklunun, kendini zorlayan başlıca hastalıkları; ağır apne sorunu için ayrı ayrı zamanlarda 3 kez Ankara’da Hastaneye gitmiş ve hastanede yatmıştır. Her doktorun kendince önerdiği bir çözümle karşılaşmış; kimisinin boğazında delik açılmak lazım dediğini, kimisinin gözün alt kısmında-burun kenarından delik açmak lazım dediğini, kimisinin boğazına tel takmamız ve kimisinin de üst çeneni kırmamız lazım dediğini aktarmıştır”

Akbulut tedavisi engellenen Sincar’ın sağlığa erişim hakkı için serbest bırakılmasını istedi.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı