1 Şubat Pazartesi günü, Boğaziçi Üniversitesi’nde akşam saatlerinde gerçekleştirilen polis saldırısında gözaltına alınan 51 öğrencinin İstanbul Adliyesi’nde savcılık ifadeleri alınmaya başlandı. Boğaziçi öğrencileri de adliyede arkadaşlarını yalnız bırakmadı.
Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde dayanışma amacıyla yapılan basın açıklamasında “Susmuyoruz, korkmuyoruz, vazgeçmiyoruz” vurgusu yapıldı.
Boğaziçi Dayanışması adına okunan açıklamada son kayyım atamasıyla ilgili “Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyım olarak atanması, yıllardır yaşadığımız olağanüstü hal uygulamalarının bir başka örneği olarak karşımıza çıktı” ifadeleri kullanıldı. Eylemlere yönelik polis terörünün ve karalamaların teşhir edildiği açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Bugün hiçbir şekilde şiddet içermeyen eylemlerimize polis saldırıları gerçekleştiriliyor. Güney Kapıya yürüyen 108 arkadaşımız ‘Aşağı Bak’ denilerek, hiçbir gerekçe olmaksızın polis şiddetiyle gözaltına alındı. Üniversitemize atanan kayyım tarafından açık cezaevine dönüştürülen okuldan dışarı çıkmamıza polis tarafından izin verilmedi, okulun içine kapatıldık. Güney Meydan'da herhangi bir şiddet söz konusu olmadan, demokratik şekilde devam ettirdiğimiz eylemimize kayyımun okula soktuğu yüzlerce polis tarafından müdahale edildi, 51 arkadaşımız mukavemet göstermemelerine rağmen şiddete maruz bırakılarak gözaltına alındı. Okulumuzda faaliyet yürüten LGBTİ+ çalışmaları kulübü, siyasi iktidarın desteği ile başlatılan hedef gösterme ve linç kampanyaları sonucunda kayyım Melih Bulu tarafından kapatıldı.”
“Eşitlikçi, demokratik, özgür ve özerk üniversite istiyoruz”
Kadıköy’de yapılacak olan dayanışma eylemindeki saldırılara da değinilen açıklamada öğrenciler taleplerini şöyle ortaya koydu:
“En başından beri taleplerimiz sadece üniversitemiz özelinde değil, bütün Türkiye’de eşitlikçi, demokratik, özgür ve özerk bir üniversite sistemine yönelik oldu. Tam da bu yüzden Türkiye’nin farklı yerlerinden atanmış kayyımlara ses çıkaran herkesle dayanışma içinde olabildik. Bütün saldırılara, hedef göstermelere, zora ve zorbalığa karşın hep aynı şeyi söyledik: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!
“-Gözaltına alınan ve tutuklanan bütün arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır!
-Üniversitemizi abluka altına alan polis ordusu geri çekilmelidir!
-Başta Melih Bulu olmak üzere tüm kayyım rektörler derhal istifa etmelidir!
-Rektörlük seçimleri üniversitelerin tüm bileşenlerinin katılımıyla yapılmalıdır!
Aşağı bakmayacağız!”
“Bu tüm üniversitelerin sorunu”
Açıklamanın ardından Güney Kapısı önünde yapılacak eylemde gözaltına alınan hakkında ev hapsi kararı verilen İstanbul Üniversitesi öğrencisi söz alarak “Sokaklarda, kampüslerde mücadele etmeye devam edeceğiz. Melih Bulu ve tüm kayyım rektörlere karşı mücadelemiz her koşulda sürecek. Bu sorun sadece Boğaziçi Üniversitesi’nin sorunu değil, tüm üniversitelilerin sorunudur” diyerek herkesi Boğaziçi Direnişi ile dayanışmaya çağırdı.
Gözaltındaki öğrenciler serbest bırakılana kadar adliye önündeki bekleyişin süreceği belirtilerek açıklama sona erdi.
Savcılıktan 30 kişiye tutuklama talebi
Savcılık, ifadelerin ardından 30 öğrenciyi tutuklama istemiyle mahkemeye sevk etti. ÇHD İstanbul Şubesi, gözaltılar hakkında şu bilgiyi paylaştı:
"51 öğrencinin 30’u tutuklama, 12’si ev hapsi, 9’u diğer adli kontrol tedbiri uygulanması talebi ile sulh ceza hakimliğine sevk edildi."
Yurtdışına çıkış yasağı adli kontrol tedbiri istenen 9 öğrenci serbest bırakıldı. Avukat Dayanışması, ev hapsi istenen 12 öğrenci hakkındaki kararın duruşma yapılmadan verileceğini duyurarak öğrencilerin savunma haklarının gasp edildiğine dikkat çekti.
Tutuklama istenen 30 öğrencinin farklı mahkmelerdeki duruşmalarının ardından öğrencilerin 24'ü yurtdışına çıkış yasağı ve haftada bir imza adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Son kalan 5. Sulh Ceza Hakimliği de tutuklama istenen 6 öğrenciyi aynı yönde kararla serbest bıraktı. Mahkeme, ev hapsi istenen 12 öğrenci için de adli kontrol kararı verdi.
Öte yandan Kadıköy'de dün gözaltına alınan 93 kişiden 71'i sağlık kontrollerinin ardından serbest bırakılırken, 22 kişi Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltında tutuluyor.
Kızıl Bayrak / İstanbul
