AKP-MHP rejiminin tetikçi medyası, yalan haberlerle Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleşen direnişi, eylemleri ve direnen öğrencileri karalamaya ve hedef göstermeye devam ederken, ilerici, muhalif basına yönelik saldırılar da sürüyor.
RTÜK başkanı ilerici, muhalif yayın kuruluşlarını tehdit ederken, gerçekleri haberleştiren gazeteciler ise devlet terörüne maruz kalıyor.
AvazTurk’un Genel Yayın Yönetmeni Zihni Çakır’ın Halk TV’yi hedef alarak, “Bunların açık niyeti habercilik değil sokak çatışmasını TV üzerinden organize etmek” paylaşımına dair konuşan RTÜK başkanı Ebubekir Şahin, “Boğaziçi Üniversitesi’ndeki provokasyon olaylarıyla alakalı yayınları yakından takip ediyoruz. Devletimiz ve milletimiz aleyhinde yapılan yayınlara geçit vermemekte kararlıyız” ifadeleriyle tehdit savurdu.
Basın örgütleri saldırıları kınadı
Kadıköy’de dün gerçekleşen eylem başta olmak üzere Boğaziçi eylemlerinde gazetecilerin hedef gösterilmesi ve polis şiddetine uğraması basın örgütlerinin tepkisiyle karşılandı. DİSK/Basın-İş, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) gazetecilere yönelik saldırıları kınadı.
Basın-İş, yaptığı açıklamada, “Gazeteciler hedef tahtanız değildir. Dün Kadıköy'deki Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek amaçlı yapılan eylemde devletin gücü basın üzerinde sınandı” ifadelerini kullanarak yapılan saldırıyı kınadı.
TGS’nin açıklamasında şunları ifade edildi:
“Kadıköy'deki Boğaziçi Üniversitesi eylemini haberleştirmek için çalışan meslektaşlarımız polis tarafından kasten hedef alındı. Plastik mermilerle, kamera kırarak, darp ederek uygulanan bu engelleme politikası bizi yıldırmaz. İnadına gazetecilik.”
TGC ise gazetecilerin uğradığı saldırıyı, polisin sert müdahalesi sonucu yaralanan Halk TV muhabirleri üzerinden kınadı. TGC tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Kamuoyunu etkileyen her olayın ardından gazetecilere yönelik yapılan saldırı, halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkına yönelik bir saldırıdır. Meslektaşlarımıza yönelik saldırının faillerinin en kısa sürede bulunmasını ve cezalandırılmasını istiyoruz. Meslektaşlarımıza ve Halk TV çalışanlarına geçmiş olsun diyoruz. Gazeteciliğin suç olmadığını bir kez daha hatırlatıyoruz.”