AKP şefi Tayyip Erdoğan bugün gerçekleştirdikleri kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada göstermelik önlemleriyle övünmeyi sürdürdü. T. Erdoğan'ın konuşmasının geri kalanını düzen muhalefetine yönelik demagojileri oluşturdu.
Konuşmasında koronavirüs önlemlerinin amaçlarını anlatan AKP şefi, 23 Nisan'ın tatil olması dolayısıyla yeni sokağa çıkma yasağı ilan edeceklerini açıkladı. 22 Nisan'ı 23 Nisan'a bağlayan geceden 26 Nisan akşamına kadar 31 ilde sokağa çıkma yasağı ilan edeceklerini söyleyen Erdoğan, hiçbir anlam ifade etmeyen haftasonu yasaklarını bir süre daha sürdüreceklerini belirtti. Erdoğan ayrıca Mayıs sonuna göstermelik önlemlerini de gevşeteceklerinin sinyalini verdi ve "Salgının seyrini Ramazan Bayramı'na imkan verecek seviyeye indirmek" hedeflerini dile getirdi.
AKP iktidarı olarak koronavirüs bahanesiyle hayata geçirdikleri uygulamaları övdüğü konuşmasında Erdoğan, "milli dayanışma kampanyası" ile 1 milyar 800 milyon lira topladıklarını belirtti.
Türk sermaye devletinin savaş ve saldırganlık politikalarından vazgeçmediği İdlib ve Libya gündemleriyle ilgili de konuşan T. Erdoğan, bu alanlardaki yeni hamlelerini de Esad ve Hafter'i hedef göstererek gerekçelendirdi. Erdoğan, "terör" demagojisiyle yürüttükleri faaliyetlere de değinmeden geçemedi.
Konuşmanın geri kalanında, koronavirüs salgınında CHP'li belediyelerin yürüttükleri "yardım" faaliyetlerine tahammülsüzlüklerini gerekçelendirmeye çalışan Erdoğan, düzen muhalefetini hedef göstermeyi sürdürdü.
Öte yandan koronavirüsteki son durum açıklanırken, toplam vaka sayısı 90 bin 980'e ulaştı. Bugün 4.674 yeni vaka tespit edilirken 123 kişi yaşamını yitirdi. Koronavirüsten toplam 2.140 kişi yaşamını yitirirken, iyileşenlerin toplam sayısı 13.430 oldu.
Koronavirüs salgınına karşı göstermelik önlemlerle yetinen AKP iktidarı, yalnızca sermayenin çıkarlarını korumaya çabalıyor. 11 Mart'ta ilk vakanın görülmesinin ardından günler sonra ilk açıklamasını yapan AKP şefi T. Erdoğan'ın o konuşmada ifade ettiği gibi öncelikleri, "ekonominin çarklarının dönmeye devam etmesini sağlamak" oldu ve hâlâ böyledir. Bu, işçi ve emekçilerin sömürülmeye devam etmesi demektir.
Bu yüzden, gerekli işçi sağlığı önlemlerini almadan, göstermelik uygulamalarla fabrikalarda sömürü devam ediyor. Bu ölümüne sömürüyle dahi yetinmeyen AKP iktidarı, "koronavirüs önlemi", "işten atma yasaklanacak" gibi kılıflar altında "ücretsiz izin" dayatmasının önünü açtı. Böylece işsizlik, esnek çalışma biçiminde yasalaştırıldı.
Bütün bu uygulamalarıyla, sermayeye hizmette kusur etmeyeceğini gösteren Erdoğan ve AKP'si, işçi ve emekçilerin sağlığını ve yaşamını tehdit ediyor. İşçiler kendi kaderlerini belirlemek için fabrikalarda harekete geçmedikçe de bu tehdit devam edecektir.