Sınıf mücadeleleri tarihinde işçi sınıfının burjuvaziyi iktidardan alaşağı ederek siyasal iktidarı ilk defa devraldığı 1871 Paris Komünü’nün 150. yılı dün Paris’te kutlandı. Paris merkezinin işlek yerlerinden biri olan Châtelet Meydanı’ndaki etkinliği Yaşasın 1871 Komünü Kolektifi düzenledi.
Farklı kurumların içerisinde yer aldığı Kolektif, Komün’ün 150. yılı kapsamında bir süredir hazırlıklarını sürdürüyordu ve üç ayrı etkinlik kararlaştırılmıştı. Bunlardan ilki, Paris Komünü’nün ilanının yıldönümü olan 18 Mart eylemi dün gerçekleştirildi. İkinci etkinlik olarak, 18 Nisan Pazar günü Paris Komünü’ndeki kadınlar üzerine söyleyişi-panel düzenlenecek. Son olarak, kanlı haftanın ve aynı zamanda Paris Komünü’nün son günleri olan 29-30 Mayıs günlerinde farklı etkinlikler düzenlenecek.
Dün gerçekleşen ilk yıldönümü etkinliği, açılış konuşmasının ardından, Komün için 5 ayrı ana başlık üzerinden hazırlanan sunumlarla devam etti. Başlıklar sırasıyla; burjuvazinin devrilmesi ve işçi sınıfının iktidarı ele geçirmesi, ilk işçi iktidarı, Komün kadınları, Komünün bilinç ve örgütlenmesi, Komün’ün enternasyonalizmi sunuldu.
İlk sunumda, Engels’in devlet üzerine “devlet, bir sınıf egemenliği organı, bir sınıfın bir başka sınıf üzerindeki baskı organıdır” sözü ele alınarak, işçi sınıfının silah zoruyla burjuvaziden iktidarı alarak Komün’ü kurduğu anlatıldı.
İşçi iktidarındaki işçi politikaları bölümünde, Komün’ün merkezinde olan Ulusal Muhafız Merkez Komitesi öne çıkarıldı. İktidarı ele geçirdikten 8 gün sonra ulus ve cinsiyet ayrımı olmaksızın herkesin katıldığı bir seçime gidildiği vurgulandı. Komün’de her alanda “doğrudan demokrasi” ile kararların alınıp işletildiği söylenerek, uygulanan politikalara “halk için”, “halk tarafından” karar verildiği ve gerçek sosyalist önlemler alındığı açıklandı.
Komün’deki kadınlar üzerine sunumda, 1789 Fransız burjuva devriminin kadınları yok saydığı üzerinde duruldu. Paris Komünü’nde ise kadınların verdiği mücadelelerle merkezi bir işleyişe sahip olan Kadın Birliği’nin kurulduğu vurgulanarak şunlar ifade edildi:
“Bu Birliğin çağrıları ve mücadelesiyle kadınlar, seçme seçilme hakkı elde eder, toplumsal üretime katılabilmek için, kreş ve emzirme hakkı için raporlar hazırlanır, ‘eşit işe eşit ücret’ talebi sonrası ücretler yükseltilir, kadınların eğitimleri için özel program düzenlenir ve kadınlar çocuk eğitiminde önemli roller üstlenir. Kadınlar “kanlı hafta” boyunca barikatlarda erkeklerle beraber savaşmıştır.”
Son olarak, bugün pandeminin kadınları nasıl etkilediği üzerinde durulan sunumda, kadınların gerçek kurtuluşu için kapitalist barbarlığı yıkmak için mücadele etmek gerektiği, Komünar kadınların mirasının bu mücadelede yaşayacağı vurgulandı.
Komün’ün bilinç ve örgütlenmesi olan dördüncü sunumda, 1789 ve 1848’de işçi sınıfının burjuvaziyle feodalizme karşı birlikte mücadele ettiği, fakat sonrasında burjuvazinin ihanet ederek Fransa’daki işçi sınıfına çok ağır bedel ödettiği belirtildi. Marx’tan, Komün’ün yüce gönüllülüğü ve hataları üzerine alıntılar yapıldı. Komün’de Blankicilerin ve Prudoncuların etkin olmaları, Komün’lerin tüm Fransa’ya yayılamaması gibi konular ele alınarak Komün’ün zaafları üzerinde duruldu, sınıfın devrimci partisinin eksikliğine işaret edildi. Bugünün sorumluluklarına değinilen konuşma “Sosyalist bir devrim için hazırlanalım” vurgusuyla son buldu.
Son konuşmada Komün’de burjuva iktidarına karşı kavga verenin sadece Fransızlar olmadığını vurgulandı. Bunun yanı sıra, Avrupa’nın, Asya’nın ve Afrika’nın farklı ülkelerinden insanların bulunduğu ve savaştığı aktarıldı. Dünya çapında birçok ayaklanmanın Komün’den etkilendiğine değinilen konuşmada, Ekim Devrimi’nin Komün’den çıkarılan derslerle zafere ulaştığı söylendi.
Konuşmaların ikinci bölümünde serbest kürsüye geçildi. Bir-Kar olarak Türkiye’deki tüm işçi ve emekçilerin mücadeleleri selamlandı. Marşlarla, şiirlerle, sloganlarla süren etkinlikte, özellikle Komün ile ilgili birçok şarkının yer aldığı müzik dinletisi yapıldı. Alandaki etkinlik Fransızca-Türkçe Enternasyonal marşıyla noktalandı.
Etkinliğin ardından, Paris Komünü’nün ilan edildiği 18 Mart’a atıfla küçük bir grup kızıl bayraklarla Belediye binası önüne çelenk bıraktı. 150 yıl önce Komün’ün ilanıyla halkın buluşup kutlama gerçekleştirdiği meydana çelenk bırakıldıktan sonra, Enternasyonal marşı tekrar söylendi.
Paris Komünü eylemlerine önden hazırlık yapan Fransız devleti, etkinliklerin yapıldığı esas alana inşaat bariyerlerini koyarak, eylemler için küçük bir alan bırakmıştı. Buna karşın coşkulu geçen etkinlik, çevrede de yoğun ilgiyle karşılandı. Yakından geçenler arasında etkinliğe katılan, desteklerini sunanlar olurken, bir kişi Komün etkinliğine “Onbinlerin katılması gerektiğini” söyleyerek tepkisini dile getirdi.
Yaşasın 1871 Komünü Kolektifi’nde yer alan İşçilerin Birliği Hakların Kardeşliği Platformu (Bir-Kar), Marksist Leninist Proleter Birlik (UPML), Türkiyeli Göçmen İşçi Kültür Derneği (Actit), Sosyalist Kadın Birliği (SKB) ve Peru Dayanışma Komitesi’nin (CSP) düzenlediği etkinliğe uluslararası dayanışma için Almanya’dan katılan Devrimci Örgütlerin Uluslararası Koordinasyonu da (İCOR) katıldı.
Alanda “Yaşasın Komün 1871 – Sosyalist bir devrim için hazırlanalım” şiarlı, Kolektif’in pankartı asıldı ve her bileşen kendi standını açtı. Tüm kurumlar kendi bayrak ve flamalarını getirirken, sınıf devrimcilerin de Bir-Kar ve Türkiye Komünist İşçi Partisi (TKİP) bayraklarıyla katılım gösterdi.
Kızıl Bayrak / Paris