Lufthansa, kendisine bağlı catering firması olan LSG Sky Chefs’i satacağını yakın zamanda duyurmuştu. Bu karar, çoğu on yıllardır firmada çalışan binlerce işçi için belirsizliğin ve kaygılı bekleyişin başlangıcı oldu.

LSG, satış kararından önce de bazı bölümlerin özelleştirilmesi, bir kısmının başka ülkelere taşınması, iş güvenliği vb. uygulama ve gerekçelerle çalışanların kazanılmış haklarını gasp etmişti.

Satış kararının, hiçbir şekilde çalışanlarla paylaşılmaması ve onların kazanılmış hakları ve geleceği konusunda hiçbir açıklık sağlanmadan gündeme getirilmesi işçilerde harekete geçme eğilimini arttırdı.

Daha önce birçok kez, sendikanın (ver.di) önayak olmasıyla imza toplama, basın açıklamaları vb. eylemlerle tepkilerini ortaya koyan işçiler firmayı uyarmışlardı.

LSG işçileri bu kez, yaklaşık bir haftadan bu yana üretimi yavaşlatan ve uçaklara yemek servisini sekteye uğratan fiili bazı eylemlerle tepkilerini göstermeye devam ediyorlar.

Yerel basına yansıyan bazı haberlere ve Lufthansa’nın müşterilerine yaptığı bazı açıklamalara göre, özellikle üç saatin altında uçan uçakların bir kısmına yetersiz servis veriliyor veya hiç yemek ve içecek servisi yapılamıyor. Lufthansa yaptığı bir açıklamada, “eleman azlığı” veya “teknik sorunlar” gibi nedenlerle, bazı uçaklara yemek ve içecek servisi yapılamadığı için müşterilerinden özür diledi. Eylemin özellikle en çok işçinin çalıştığı Frankfurt ve Münih işletmelerinde etkili olduğu belirtiliyor.

Yerel basında ise, sorunun, “ortalamanın üstünde hastalık bildiriminden” kaynaklandığı yazılırken, bunun gündeme getirilen satış kararıyla bağlantılı olduğu ve gittikçe yayılmasından kaygı duyulduğu yönlü haberler geçti.

LSG işçileri, yaşanan sürecin kazandırdığı deneyimler, BİR-KAR ve diğer bazı devrimci-demokratik kurumların dışarıdan desteği, firmanın pervasızlığı vb. etkenlerin sağladığı açıklıkla, nihayet en etkili ve en çözücü halkayı yakalamaya başlıyorlar. Bu halka, taban örgütlülüğüne dayalı fiili meşru mücadele hattıdır. İşçiler bu hattan ilerleyerek örgütlülüklerini güçlendirirlerse ve dışarıdan da destek ve dayanışma çabası büyütülürse direniş gittikçe yayılabilir, bazı kazanımlar sağlayabilir.

Halihazırdaki sınırlı ve “pasif direniş”in bile epeyce etkili olduğu ve Lufthansa patronlarını sıkıntıya soktuğu gözleniyor. Bu direnişin gittikçe yayılması ve süreklilik kazanması karşısında tekelin göstereceği reaksiyon önümüzdeki günlerde açığa çıkacak.

Kızıl Bayrak / Frankfurt