Türkiye bir kez daha şiddetli depremlerle sarsıldı. Merkez üssü Maraş olmak üzere ilki 6 Şubat sabaha karşı saatlerde 7,7 ve ikincisi de öğleden sonra 7,6 şiddetinde olduğu açıklanan depremler bölgedeki çok sayıda kentte yıkım ve acılara yol açtı. Maraş’ın yanı sıra Antep, Adıyaman, Diyarbakır, Malatya, Urfa, Antakya, İskenderun, Adana gibi çok sayıda kentte büyük can kayıpları ve yaralanmalar gerçekleşti. Büyük ölçekli artçı sarsıntıların da yaşandığı felakette günün akşam saatleri itibariyle bin beş yüzden fazla insanın yaşamını yitirdiği, binlerce kişinin de yaralandığı açıklandı. Maraş depremi savaşın yıkımını ve acısını yaşayan Suriye’yi de vurdu, orada da yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği bilgisi paylaşıldı.
Türkiye’deki resmi açıklamalarda depremin etkilediği kentlerde 3 binden fazla binanın yıkılmış olduğu belirtiliyor. Dolayısıyla can kaybının yazık ki çok daha fazla olacağı öngörülüyor. Haberlere yansıyanların gösterdiği üzere çok sayıda insan enkaz altında ulaşılmayı bekliyor. Sert hava koşulları gerek arama-kurtarma çalışmalarını gerek barınma, ısınma, beslenme sorunuyla karşı karşıya kalanların yaşamını daha da zor hale getiriyor.
İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu olarak Türkiye ve Suriye halklarına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Tüm yaralılara acil şifalar, hayatını yitirenlerin acılı yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Üzüntülü, fakat aynı zamanda bunca canın yitirilmesinde sorumluluğu bulunan düzene ve yönetenlere karşı öfkeliyiz de. Elbette öncelikle depremin acısını yaşayanlarla, soğuk havalarda açıkta kalanlarla dayanışma ve yardımlaşmayı büyütmek göreviyle karşı karşıyayız. Avrupa’da yaşayan tüm işçi ve emekçileri de bu türden gerçek çabalara destek vermeye, özellikle Türkiye’deki yoldaşlarımızın kampanyalarına maddi destek sunmaya çağırıyoruz.
Öte yandan emekçilerdeki yardımlaşma ve dayanışma duygularının, yaşanan acılarda başlıca pay sahibi olan devlet kanallarıyla ya da başta AKP-MHP olmak üzere timsah gözyaşı döken düzen güçlerince istismar edilmesinin önüne geçmek de bu çabanın bir parçası sayılmalıdır. Onlar sadece teşhir edilmesi ve kendilerinden hesap sorulması gereken odaklardır. Zira deprem afetinin bugün bir felakete dönüşmesinin ilk elden müsebbipleridir.
Tıpkı 1999 Marmara depremi gibi, bu son depremler de Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini herkese acı bir şekilde bir kez daha hatırlatmış bulunuyor. Bu gerçek ülkeye hükmedenler nazarında bin kez açık olduğu halde, yazık ki emekçi halk depreme yine hazırlıksız yakalanmıştır. Bunun sorumlusu, deprem gerçeğine rağmen barınma ve kentleşme sorununa sadece sömürü, yağma ve kâr alanı olarak yaklaşan kapitalist düzendir. Bu düzen ayakta kaldığı sürece doğal afetlerin yıkıcı ve ölümcül felaketlere dönüşmesi engellenemeyecektir. Zira bu düzende insan yaşamı ve sağlığı, doğanın ve uygarlığın geleceği değil, sınırsız artı-değer sömürüsü ve sonsuz sermaye birikimi esastır. Tam da bundan ötürüdür ki dünyanın en gelişkin kapitalist ülkelerinde bile sağlıklı kentleşmelerden ve barınma sorununun çözümünden söz etmek mümkün olmamaktadır.
Türkiye’de bu sorunlar çok daha ağır bir şekilde yaşanmaktadır. Özellikle son 20 yıldır kapitalist düzenin dümenini elinde bulunduran AKP iktidarı döneminde yapılaşma tam bir yağma-talan mantığıyla yürütülmüştür. Dolayısıyla bu son depremdeki büyük yıkımın ve acıların birinci dereceden faili herkesten çok bu iktidardır. Zira 99 depreminin ardından konulan özel vergileri, toplanan paraları yağmalayan, kendi müteahhitlerine dağıtan, yollara döktüğünü itiraf eden ama deprem gerçeğine rağmen depreme hazırlık çerçevesinde hiçbir şey yapmayan bizzat AKP-Erdoğan iktidarıdır. Halihazırda suçlu olanların halklarımızın karşısında timsah gözyaşları döküp kendilerini aklama, hatta prim yapma girişimlerine prim vermemek de önemli bir güncel sorumluluğumuzdur.
Avrupa’nın çeşitli ülkelerindeki sınıf kardeşlerimizi bu gerçekler ışığında harekete geçmeye, dayanışma ve yardımlaşmayla birlikte mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.
Doğal afetler değil kapitalizm öldürüyor!
Düzenin dayattığı felaketlere karşı işçilerin birliği, halkların kardeşliği!
BİR-KAR
6 Şubat 2023
Bağış yapmak için:
1) www.gofund.me/ac1aeffe
2) Internationaler Jugend-, Literatur- und Kulturverein e.V.
IBAN: DE53 5003 1000 1056 1360 09
BIC: TRODDEF1
Verwendungszweck: Erdbebenhilfe