Korona salgınının Afrika ülkelerine ulaşmasının felakete yol açacağı sık sık dile getiriliyordu. Son günlerde birçok Afrika ülkesinde pozitif vakalar tespit edildi. Vaka sayısı halen sınırlı olsa da kıta halkları yeni bir tehditle karşı karşıya gelmiş görünüyor.
Asırlar süren emperyalist işgaller, kıtanın zenginliğini yağmalayan şirketlerin halkları/kabileleri birbirine kırdırması, yer yer cihatçı çetelerin kullanılması gibi musibetler Afrika’da açlık sorununu kalıcı hale getirmişti. Halklar açlık belasıyla boğuşurken, koronavirüs salgını vebası da kapıları çaldı.
240 milyon kişi yetersiz besleniyor
Kıtada 1,2 milyar kişi yaşıyor. Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı (WFP) verilerine göre kıtada yaşayan nüfusun en az %20’si (240 milyon kişi) açlık sorunuyla karşı karşıya bulunuyor. Salgından önce birçok ülkede açlık sorunu büyüyordu. Yetersiz beslenme veya kronik açlık sorunu yaşayanların oranı bazı ülkelerde %40’lara yaklaşıyor.
Virüsün yayılması, açlık sorununu kıtasal bir felakete sürüklemeye aday görünüyor. Virüse karşı alınan önlemler kapsamında küçük işletmenin kapanmasıyla işçilerin-çalışanların büyük bir çoğunluğu aç kalma riskiyle karşı karşıya kalacak. Pek çok ülkede nüfusun ezici çoğunluğu için sigorta/sosyal güvenlik sistemi bulunmuyor. Kıta genelinde halen işçilerin %85’i kayıt dışı çalışıyor. Yani işsiz kalanlar anında açlık sorunuyla karşı karşıya kalacaklar.
“200 milyar dolardan fazla para lazım”
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres 17 Nisan Cuma günü yaptığı açıklamada, Afrika’nın koronavirüs salgınıyla baş edebilmek için desteğe ihtiyacı olduğunu belirtti. Guterres, salgına karşı önlemler almak, tıbbi malzeme ihtiyacını karşılamak, ekonomi üzerindeki yıkıcı etkileri azaltmak için 200 milyar dolardan fazla paraya ihtiyaç olduğunu söyledi.
Kıta ülkelerinin borç altında bulunduğunu hatırlatan Guterres, alacaklıların borçları ertelemesinin önemine dikkat çekti. IMF’ye de çağrıda bulunan BM şefi, kredi çekmede kolaylık sağlanması gerektiğini savundu.
Guterres’in çağrılarının karşılık bulup bulmayacağı şüpheli. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da benzer bir açıklama yapmıştı fakat buna uygun bir pratik adım atıp atmayacağı henüz belirsizliğini koruyor. Diğer emperyalist merkezlerden ise henüz ses seda çıkmış değil.
İki asırdan beri Afrika’yı yağmalayanlar, salgınla baş edebilmesi için kıtaya gerekli mali desteği sağlamakla yükümlüler. Ancak müttefiklerini bile yüzüstü bırakan emperyalist güçlerin Afrika kıtası için 200 milyar dolar harcamaları kolay değil. Bu ise kıta halklarının her zamankinden de ciddi bir riskle karşı karşıya bulunduklarına işaret ediyor.
