(03.06.12) - Ankara'da Mamak işçi Kültür Evi tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen birlik ve dayanışma pikniğinin 11.’si bugün yapıldı. Haftalardır hazırlıkları sürdürülen piknik, alana gelinmesinin ardından kısa bir açılış konuşmasıyla başlatıldı. Konuşmanın ardından pikniğin kolektif bir biçimde örgütlenmesini sağlamak amacıyla komiteler oluşturuldu. Daha sonra ise kolektif bir emekle hazırlanan kahvaltıya geçildi. Kahvaltının sonrasında sportif faaliyetler için oluşturulan komitenin öncülüğünde turnuvalar ve çeşitli sportif faaliyetler yapıldı. Oldukça heyecanlı ve yorucu olan bu bölümün bitmesiyle birlikte pikniğe katılım sağlayan TOGO işçileri ile TOGO'da örgütlenme ve direniş süreci üzerine anlamlı bir söyleşi gerçekleştirildi.
TOGO'da direniş kazanacak!
Örgütlenme süreçlerini en başından itibaren anlatan TOGO işçileri bireysel deneyimlerini de paylaştılar. Patronun akrabası olan bir işçinin "bizleri birçok yolla bölüyorlar. Ama aslında dünyada iki sınıf var. Bir tanesi patronlar sınıfı, diğeri ise işçi sınıfı!" sözleri kitle tarafından alkışla karşılandı. Direnişe başladıktan sonra çok şey öğrendiklerini belirten işçiler direnişin bir okul olduğunu da vurguladılar. Kendilerine gelen desteklerin de morallerini yüksek tuttuğunu ifade eden TOGO işçileri dayanışma çağrısında bulundular. Sendikal hak ve özgürlükleri için mücadele eden direnişçiler 35 işçi de sendikalı olarak iş başı yapıncaya kadar direneceklerini söylediler. Soru-cevap kısmında kendilerine yöneltilen "Bundan sonra direniş nasıl devam edecek?" sorusu üzerine sürecin daha hareketli ve eylemli bir hat izleyeceğinin altını çizen işçiler kararlılıklarını bir kez daha dile getirmiş oldular.
BDSP adına yapılan konuşmalarla da TOGO direnişinin önemine vurgu yapıldı. "TOGO'da kazanırsak, Ankara'da kazanırız, Türkiye'de dünyada kazanırız" sözleriyle de bu deneyimin yaratacağı imkânlara işaret edildi. Sınıf devrimcileri olarak Mamak'ın emekçi mahallelerine, Sincan ve OSTİM'in organize sanayi bölgelerine, Balgat'taki tekstil fabrikalarına ve üniversitelere TOGO işçilerinin sesinin taşındığı belirtildi.
Söyleşinin ardından öğle yemeğine geçildi. Yemekten sonra "serbest zaman" bölümünde içilen çaylar eşliğinde sohbetler, geziler gerçekleştirildi. Bu zamanın sonrasında pikniğin gündemiyle bağlantılı bir serbest kürsü oluşturuldu. “İşçilerin birliği, halkların kardeşliği” şiarı etrafında örülen bir söyleşiyle sermaye devletinin işçi ve emekçilere, gençliğe, Aleviler'e, Kürtler'e yönelik saldırıları ve bunların karşısında devrimcilere düşen görevler tartışıldı. Bu bölümde birçok işçi ve genç söz alarak sorunlarını dile getirdiler. Ekim Gençliği temsilcisi de yaptığı konuşmayla gençlik cephesinden yaz dönemini verimli geçirebilmek için atılacak adımları sıraladı.
Devrimci sanatçılar anıldı
Piknik programı, Nazım Hikmet, Ahmet Arif ve Orhan Kemal anısına gerçekleştirilen anma etkinlikliğiyle devam etti. Mamak İşçi Kültür Evi Şiir Topluluğu tarafından hazırlanan ve Nazım Hikmet'in hayatı ve şiirlerinden oluşan dinleti ile devam eden etkinlikte işçi ve emekçiler İşçi Kültür Evi çalışmalarına destek vermeye çağrıldı. Orhan Kemaller'in, Ahmet Arifler'in, Nazım Hikmetler'in davasına ve anısına sahip çıkmanın ancak örgütlü bir mücadele yürütmekle mümkün olduğu belirtilerek düzenin yozlaştırma saldırıları karşısında devrimci kültür ve sanata sarılma çağrısı yapıldı.
Bu dinletinin ardından Roboski'de katledilen 34 Kürt köylüsüne atfen Ahmet Arif'in "33 Kurşun" şiiri okundu. Şiir dinletisinin sonrasında Mamak İşçi Kültür Evi Müzik Topluluğu sahne aldı. Söylediği ezgi ve marşlarla devrimci sanatçıları selamlayan müzik topluluğunun ardından anma etkinliğini bitirildi.
Piknik hep birlikte çekilen halaylarla devam etti. Çevreden birçok emekçinin de katıldığı halay oldukça coşkuluydu. Halayların ardından mendil kapmaca, halat çekmece vb. oyunlar oynandı. En çok çocukların eğlendiği bu bölümün ardından piknik sona erdi. Etrafın temizlenmesiyle birlikte alandan ayrılırken mücadele alanlarında görüşme çağrısı yapıldı.
Alana "Bir halkın türkülerini yapanlar, yasalarını yapanlardan daha güçlüdür. Yeni bir dünya yeni bir kültür için Mamak İşçi Kültür Evi" yazan devrimci sanatçıların resimlerinin olduğu bir pankartın yanı sıra "TOGO'da direniş kazanacak", "İşçi Kültür Evleri", "Emperyalist barbarlığa, kapitalist sömürüye, faşist saldırganlığa karşı İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği" ve "İşten atmalara, sefalet koşulların karşı kurtuluş örgütlü mücadelede" yazan pankartlar da asıldı.
Kızıl Bayrak/ Ankara
