Kamu emekçileri sefalet dayatmasına grevle yanıt verdi...

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • Eylem/Etkinlik
  • |
  • 23 Mayıs 2012
  • 16:32

“Direne direne kazanacağız!”

(23.05.12) – Sermaye hükümetinin toplu sözleşmede dayattığı sefalet zammını kabul etmeyen kamu emekçileri bugün iş bırakarak alanlara çıktı. Eğitim, sağlık ve ulaşım gibi birçok işkolunda iş bırakan yüzbinlerce kamu emekçisi “grevli toplu sözleşme ve insanca yaşanacak bir ücret” talebini haykırdı.

KESK ve Kamu-Sen'in örgütlediği grev ve eylemlere DİSK, TMMOB ve TTB'nin yanı sıra devrimci ve ilerici güçler de destek verdi. Memur-Sen'e bağlı sendikalardan Eğitim-Bir-Sen ve Ulaşım Memur-Sen de, üye tabanının sefalet zammına duyduğu tepki nedeniyle greve destek vermek zorunda kaldı.

Dört bir yanda iş bırakarak alanlara çıkan emekçiler polis saldırılarına rağmen taleplerini haykırdılar.

İstanbul

Grevin merkezi İstanbul oldu. Binlerce emekçinin iş bırakarak alana çıktığı İstanbul'da iki ayrı koldan yapılan yürüyüşlerin ardından Beyazıt Meydanı'nda buluşuldu.

Anadolu Yakası

Anadolu Yakası'nda sabahın ilk ışıklarında Haydarpaşa Garı'nda trenleri hareket ettirmeyen KESK'e bağlı Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) üyeleri ile Türk Ulaşım Sen üyelerine Memur Sen'e bağlı Ulaşım Bir Sen üyeleri de destek verdi. “Bu işyerinde grev vardır” pankartlarını saat 05.00 sıralarında gara asan demiryolu emekçileri grev nöbeti tuttular.

Mesai saatinin başlamasıyla birlikte diğer işkollarında çalışan emekçiler de işbaşı yapmayarak işyerleri önünde toplandı.

Kartal PTT ve Kartal Dağıtım işyerlerinde ise Haber Sen üyesi emekçiler iş bıraktı. Haber Sen üyeleri Türk Haber Sen üyeleriyle birlikte 10.30'da PTT Kadıköy Başmüdürlüğü önünde açıklama yaparak İskele Meydanı'na indiler.

Kartal bölgesinde iş bırakan eğitim emekçileri ise trenler çalışmadığı için minibüslerle Kadıköy'e ulaştılar.

Sarıgazi'deki Vatan İlköğretim Okulu önünde toplanan Eğitim Sen İstanbul 2 Nolu Şube üyesi eğitim emekçileri Demokrasi Caddesi'ne yürüdüler.

Sabah saatlerinde Tüm Bel-Sen ve Eğitim Sen üyeleri Maltepe Belediyesi önünde toplanarak AKP İlçe Binası'na yürüdü. Buradan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önüne yürüyen emekçiler, müdürlüğün dün yayınladığı grev kırıcı bildiriye tepki gösterdiler.

Tüm Bel-Sen üyeleri saat 11.00'de Kadıköy Belediyesi önünde toplanarak İskele Meydanı'na yürüdüler. Kitlesel katılımın sağlandığı bu yürüyüşe Genel-İş üyesi belediye işçileri de destek verdi.

BES İstanbul 3 Nolu Şube ise örgütlü olduğu işyerlerinde çalışan üyelerini Kadıköy Vergi Dairesi önünde topladı. Kadıköy Vergi Dairesi'nde çalışan Türk Büro Sen ve BES üyesi emekçiler ise, giriş kapısına “Bu işyerinde grev vardır” pankartını asarak davul-zurna eşliğinde halaylar çektiler.
Saat 11.00'e doğru kortejler oluşturan yaklaşık 600 kişilik BES kitlesi "İnsanca yaşamı direne direne kazanacağız!" pankartı arkasında Kadıköy İskelesi'ne yürüyüş gerçekleştirdi. Araç trafiğini kapatan emekçilere, çevredeki dersanelerden öğrenciler ve halk da alkışlarla destek verdi.

Yüzlerce emekçi Kadıköy İskele Meydanı'nda buluşarak vapura geçiş yaptı. Ücretsiz ulaşım hakkını kullanarak vupara binen emekçiler, iskelenin yolcu çıkış kapısından içeriye ücretsiz olarak geçtiler.

Flamalarını ve pankartlarını vapura asan emekçiler sloganlar ve marşlarla coşkulu bir biçimde Sirkeci'ye geçtiler. Yolculuk boyunca sloganlar ve marşlar hiç susmadı.

Sirkeci'deki toplanma ise yaklaşık 1 saat sürdü. Binlerce emekçi, vapurla karşıya geçerken kitlenin sayısı her geçen dakika daha da arttı.

Sirkeci Garı önünde bekleyişlerini sürdüren BES 1 ve 2 Nolu Şube üyeleri ise, Anadolu Yakası'ndan gelen BES kitlesiyle gar önünde buluştu. TMMOB, TTB, SDP, EMEP ve HDK bileşenleri de gar önündeki emekçilere destek verdiler.

Kortejlerin oluşturulmasının ardından Cağaloğlu yokuşu üzerinden Çemberlitaş'a yürüyen kitlenin ağırlığını Eğitim Sen üyesi eğitim emekçileri oluşturdu.

En önde, grev taleplerinin yazılı olduğu KESK pankartı açılırken KESK'e bağlı sendikalar ise kendi pankartları arkasında sıralandılar. Haber-Sen İstanbul Şubeleri, Kültür Sanat Sen, Yapı-Yol Sen, BES İstanbul Şubeleri, SES Anadolu Yakası Şubesi, Tüm Bel Sen ve diğer sendikaların pankart açtığı bu kolda Eğitim Sen İstanbul 5 No'lu Şube "Yaşasın grev, yaşasın toplu sözleşme!" pankartı arkasında yürüdü. Direnişçi Maltepe Belediyesi taşeron işçileri de Ankara'da süren TOGO direnişini ve kamu emekçilerinin grevini selamlayan bir pankartla yürüyüşte yer aldılar.

Sirkeci'den başlayan yürüyüş Cağaloğlu'na ulaştığında yeni katılımlarla birlikte daha da kitleselleşti. Özellikle, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünden geçen eğitim emekçilerinin protestosu dikkat çekti. Eğitim Sen üyeleri, hükümetin eğitim alanına yönelik saldırılarını İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünden geçerken protesto ettiler.

Beyazıt Meydanı'na yaklaşan emekçiler Çemberlitaş'tan hemen sonra oturma eylemi yaptılar. "Faşizme karşı yürüyoruz!", "Karanlığa karşı yürüyoruz!", "Halkların kardeşliği için yürüyoruz!" sloganlarını atan emekçiler bir süre sonra Çapa'dan gelen kitleyle buluşarak alana giriş yaptılar.

Bu koldaki yürüyüş kortejlerinde yaklaşık 5 bin emekçi yerini aldı.

Avrupa Yakası

Çapa Hastanesi'de ise 10.00 olarak belirlenen buluşma saati öncesi, SES Aksaray Şube Başkanı ve üyeleri grev pankartını Çapa Hastanesi'nin kapısına ve hastane içerisinde değişik yerlere asarak grevlerini tüm hastalara ve hasta yakınlarına duyurdular. Toplanmaya başlayan emekçiler saat 10.00 itibarı ile Çapa poliklinikler önünde megafonla müzik yayını yaparak halay çektiler. Halaylar esnasında sağlık emekçileri alanı doldurdular.

TAŞİŞDER üyeleri de çadırlarını açarak greve katılmak için erkenden hazırlıklara başlamışlardı. Çadırlar süslenmiş ve gelecek diğer arkadaşları için çay hazırlanmıştı. Bir müddet toplanmak için bekleyen emekçiler hazırlıklarını tamamladıktan sonra hastane içinde yürüyüş gerçekleştirdiler.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'de çalışan sağlık emekçileri de işyerlerinde grev pankartlarını astıktan sonra toplanmak için arkadaşlarını hastanede beklemeye başladılar. Cerrahpaşa'da buluşacak olan emekçiler toplandıktan sonra Haseki Hastanesi'ne kadar yürüyüş yaparak Çapa'dan gelen yürüyüş koluna dahil oldular.

Çapa Hastanesi çalışanları, sabah hastane içerisinde gerçekleştirdikleri yürüyüşün ardından toplu olarak, KESK'e bağlı diğer sendikalarla buluşacakları noktaya doğru hareket ettiler. Çapa Hastanesi ana kapısında buluşan grevci emekçiler yolun Aksaray yönüne geçerek kortej oluşturmaya başladılar.

“KESK İstanbul Şubeleri” ana pankartı arkasında taleplerin yer aldığı pankart açıldı. Pankartın arkasında KESK başkanı Lami Özgen, DİSK Genel Sekreteri Adnan Sedaroğlu, ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, BDP İstanbul İl Örgütü yöneticileri, Türk Tabipler Birliği YK üyesi Hüseyin Demirdizen, İstanbul Tabip Odası Başkanı Taner Gören ve KESK'e bağlı sendika başkanları yer aldılar.

Ana pankartın arkasından Eğitim Sen 1-3-4-6-7-8 Nolu Şubeleri, SES Aksaray-Bakırköy-Şişli Şubeleri, İstanbul Tabip Odası, TAŞİŞ-DER, Tüm Bel-Sen, Tarım Orkam Sen, BES 1 Nolu Şube, ESM İstanbul Şubeleri, Emekli Sen İstanbul Şubeleri ve Genel-İş grev yürüyüşe katılım sağladılar.

Sendikaların ardından ilerici ve devrimci kurumlar yer aldı. HDK İstanbul Meclisi “Emekçilerin birliği halkların kardeşliği!” pankartı ile eylemde yer alırken, BDP, SODAP, ESP, Tekstil Sen, EMEP, Sosyalist Kuruluş, Kaldıraç, EHP, Mücadele Birliği, Devrimci Hareket, TÜM-İGD, Alınteri, Halkevi, TKP ve ÖDP sendikaların ardından sıralanarak eyleme katıldılar. İlerici güçlerin katılımının oldukça zayıf olduğu gözlendi.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), kamu emekçilerinin grev yürüyüşüne “Güvencesiz, kuralsız çalışmaya genel grev genel direniş!” şiarlı pankartla katıldı. Ellerinde kızıl flamalar taşıyan komünistler, yürüyüş bpyunca attıkları sloganlarla emekçilere seslendiler. Komünistler “Sınıfa karşı sınıf düzene karşı devrim kapitalizme karşı sosyalizm!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!”, “Genel grev genel direniş!” ve “Marks, Engels, Lenin, yaşasın devrim ve sosyalizm!” sloganlarını attılar.

Emekçiler Cerrahpaşa'dan gelen kol ile Haseki Hastenesi önünde buluştuktan sonra Beyazıt yönüne doğru yürüyüşe geçtiler. Eğitim Sen'in kitlenin ana gövdesini oluşturduğu yürüyüşle çoşkulu bir hava ile Beyazıt Meydanı'na varıldı.

Emekçiler attıkları sloganlarla sefalet zamlarına tepkilerini dile getirirken, eğitime ayrılan paya, eğitim ve sağlık hizmetinin paralı hale getirilmesine ve gericiliğine karşı da seslerini yükselttiler. Yürüyüş boyunca “Savaşa değil eğitime sağlığa bütçe!”, “AKP zammını al başına çal!”, “Katil ABD Ortadoğudan defol!”, “Parasız eğitim parasız sağlık!” ve “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek!” sloganları öne çıkanlardı.

Beyazıt Meydanı

Sirkeci ve Çapa yönünden gelen emekçiler Beyazıt Meydanı'na birlikte giriş yaptılar. Alana giren emekçileri İstanbul Üniversitesi'nde çalışan kamu emekçileri üniversiteden yürüyüşle çıkarak karşıladılar. Alanı dolduran emekçiler konuşmalar öncesinde davul zurna eşliğinde halaylar çektiler. Halaylarla çoşan emekçilerin alanda sloganlara katılımı oldukça zayıftı.

Yürüyüş kolunda bulunan tüm bileşenlerin alana girmesi ile konuşmalara geçildi. İlk sözü KESK Genel Başkanı Lami Özgen aldı. Özgen sözlerine, alana gelen ve Türkiye'nin dört bir yanında greve katılan emekçiler ile tutuklu bulunan KESK üyelerini selamlayarak başladı. Özgen, genel olarak ücretlerin düşüklüğüne, harcamalardaki vergi yüküne değinerek grevin insanca bir yaşamı hak eden herkes için yapıldığına işaret etti. Özgen, grevle birlikte işçiler, sağlık çalışanları, mimar ve mühendisler, öğrenciler olarak hep birlikte hayatın durdurulduğunun altını çizdi. KESK'e saldıran hükümete ve Memur Sen'e göndermeler yapan Özgen, emekçilerin alanları doldurarak gerekli cevabı verdiğini söyledi.

İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, emeğin hayat içerisindeki önemine ve zorunluluğuna değindi. Gören, sağlık alanaında ki saldırılara da değindiği konuşmasında, işsizliğin geldiği noktaya işaret etti. Emekçilere yöneltilen sosyal ve ekonomik saldırıların küresel sermaye ile bağınada dikkat çekerek, saldırılara karşı hep birlikte mücadelenin sürdürülmesi gerektiğine ve saldırılara karşı koyacak güce emekçilerin sahip olduğuna vurgu yaptı.

Son olarak da DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu bir konuşma yaptı. Serdaroğlu, hükümetin ve sermayenin, kendi sendikalarını yaratmak için itlerini sokağa saldığını ifade etti. Serdaroğlu, 77 1 Mayısı'nda yok edeceklerini sananlara karşı, emekçilerin yine 1 Mayıslar'da yüzbinlerle alana çıkarak, küllerden yeniden doğduğuna vurgu yaptı. Serdaroğlu, birlikte mücadele edilmesine vurgu yaparak konuşmasını bitirdi.

TAŞİŞ-DER'in ve Hey Tekstil direnişçilerin konuşma talebi ise kabul edilmedi. Alanda olduklarına dair anons yapılmasıyla yetinildi.

Konuşmaların başlaması ile, emekçilerin alanları büyük oranda terk etmeye başladı. Serdaroğlu konuşmasını oldukça az sayıda katılımcıya gerçekleştirdi.

Miting, Türkçe ve Kürtçe türkülerle çekilen halaylarla son buldu.

Ankara

Sabahın erken saatlerinden itibaren toplanmaya başlayan emekçiler kendi işyerlerinde gerçekleştirdikleri eylemlerin ardından Ziya Gökalp Caddesi'nde buluştular. Burada gerçekleşen fiili mitingle hükümeti bir kez daha uyardılar.

Kolej kolu

Sabah saatlerinde okulların önünde toplanmaya başlayan Eğitim Sen 1 Nolu Şube üyeleri Ege Mahallesi'nden itibaren yürüyüş yaparak Kurtuluş Parkı'nda toplanan şube üyeleri ile buluştular. Eğitim Sen 1 Nolu Şube üyeleri "İşimiz, ekmeğimiz, onurumuz, geleceğimiz için grevdeyiz" yazılı pankartın arkasında coşkulu sloganlarla ve kitlesel kortejleriyle Kolej Meydanı'na geldiler. BES 1 Nolu Şube üyeleri de İtfaiye önünden Kolej Meydanı'na yürüyüş gerçekleştirdiler. Kolejde bulunan Çankaya Belediyesi'nin bahçesinde buluşan Tüm Bel-Sen 2 Nolu Şube üyeleri ve Çankaya Beldiyesi'nde örgütlü Genel-İş Sendikası üyesi belediye işçileri sabah 10.00'dan itibaren grev halayına durdular. Kolej Meydanı'ndan saat 11.30'da kamu emekçileri iki koldan yürüyüşe geçtiler. En önde açılan KESK pankartının arkasında Tüm Bel-Sen 2 Nolu Şube, Eğitim Sen 1 Nolu Şube, Eğitim Sen 5 Nolu Şube'ye bağlı Ankara Üniversitesi işyeri temsilciliği, Tarım Orkam Sen, BES 1 ve 2 Nolu Şubeler, Haber Sen 2 Nolu Şube, Kültür Sanat Sen Kolej kolundan Ziya Gökalp Meydanı'na yürüdüler. Ayrıca BDSP, YDSB, SDP/Devlis, Alınteri, Halkevleri, Kaldıraç, TKP 1920, ESP, EHP, ODAK'da Kolej kolundan yürüdüler. 2000'i aşkın kitlenin miting alanına gelmesinin ardından coşulu ve kitlesel kortejleriyle SES Ankara Şube, BTS'de bu koldan alana giriş yaptılar. Yürüyüş boyunca "Emekçiler el ele genel greve" "Birleşe birleşe kazanacağız!", "Susma sustukça sıra sana gelecek!", "İşte sendika işte KESK!", "Gün gelecek devren dönecek AKP halka hesap verecek!" sloganları atıldı. Ses aracından sıklıkla Tplu Sözleşme Yasasına, AKP'nin sadaka zammına karşı konuşmalar yapılırken, KESK'li tutsaklarla dayanışma çağrısı yükseltildi.

YKM kolu

11.00'da YKM/ Güvenpark'ta buluşan Eğitim Senliler Milli Eğitim Bakanlığı'na yürüdüler. Eğitim Sen Ankara 4 Nolu Şube ve 2 Nolu Şube'nin pankartlarıyla katılım gösterdiği yürüyüş oldukça kitleseldi. "GREV'deyiz! İnsanca yaşanacak ücret, tüm ödeneklerin emekli aylığımıza yansıtılması, ücretlerimizden vergi diliminin kaldırılmasını, sendikalara yönelik baskıların son bulmasını, grevli toplu sözleşmeli sendika hakkımızı istiyoruz!" ana pankartı arkasında yürüyen kitle Eğitim Sen flamalarının yanı sıra taleplerin yazılı olduğu dövizleri taşıdı. Atatürk Bulvarı'nın trafiğe kapatılarak gerçekleştirildiği yürüyüş Milli Eğitim Bakanlığı'na gelindiğinde basın açıklaması ile devam etti. Basın açıklamasını 2 Nolu Şube Başkanı Dengiz Sönmez yaptı. Açıklamada kamu emekçilerine yönelik AKP hükümetinin saldırıları teşhir edildi, Eğitim emekçilerinin dün olduğu bugün de işlerine, geleceklerine sahip çıktığı dile getirildi. Açıklama "Buradan bizlerin sesine kulaklarını tıkayan, yüzbinlerce kamu emekçisini görmeyen kulaklara ve gözlere bir kez daha ve en kararlı halimizle sesleniyoruz. Bu sesi duymazsanız, sonunuz, Yunanistan'da, Fransa'da bu sesi duymayanların sonu gibi olacaktır." sözleriyle sona erdi.

Basın açıklamasının ardından tekrar kortej oluşturularak Ziya Gökalp Caddesi'nde yüründü. 500'ü aşkın kamu emekçisinin katıldığı bu kolda "Sefalete teslim olmayacağız!", "Devlet güdümlü sendikaya hayır!", "Genel grev genel direniş!", "Emekçiyiz haklıyız kazanacağız!", "Sahte sendika yasasına hayır!" sloganları atıldı. Bir grup eğitim emekçisinin de dahil olmasıyla toplan sayı 1000'i buldu.

Eskişehir yolu kolu

Sabah saatlerinde Eğitim Sen 5 Nolu Üniversiteler Şubesi ve ODTÜ öğrencileri TOGO işçilerine ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret esnasında Deri İş temsilcisi konuşma yaptı ve direniş sürecini anlattı. İşçilerin emekçilerin ve öğrencilerin mücadelerinin ortaklaştırılması gerektiğini vurguladı. Ziyaretin ardından Eğitim Sen 5 Nolu Şube, ODTÜ öğrencileri, TOGO işçileri 10.30'da itibaren Eskişehir yolunda yürüyüşe geçtiler. Milli Kütüphane'de BES üyeleri korteje katılırken Devlet Su İşleri önünde ESM Ankara 1 ve 2 Nolu Şube üyeleri ve Yapı Yol Sen Ankara Şubesi korteje katıldı. 600'ü aşkın işçi emekçi öğrenci Maltepe-Demirtepe güzergahından Kızılay Meydanını geçerek Ziya Gökalpe ulaşmak istediler. Ancak burada polis barikatıyla karşı karşıya kalındı. Yarım saatlik bekleyişin ardından Ziya Gökalp Caddesi'ne geçildi.

"Hükümetin tercihi sermayeden yanadır!"

Bütün kamu emekçilerinin, ilerici ve devrimci güçlerin Ziya Gökalp Caddesi'nden buluşmasının ardından KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul kitleye seslendi. AKP hükümetinin kamu emekçilerine reva gördüğü zam oranlarını eleştiriken bunun sınıfsal bir tercih olduğunu söyledi. Hükümetin tercihini sermayeden yana kullandığını ifade etti. AKP hükümetinin son süreçteki saldırılarına da değinen Tombul, çocuk işçiliğini ve 4+4+4 yasasını teşhir etti. Bugün ülkede grev dalgasının yayıldığını söyleyen Tombul emekçilerin birleşik mücadelesinin yarın tüm ülkeyi bayram yerine çevireceğinin müjdesini vereceğini ifade etti. TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı, TTB Merkez Konsey üyesi Eriş Bilaloğlu, DİSK MYK üyesi Metin Ebetürk'de kamu emekçilerinin yürüttükleri mücadelede yanlarında olduklarını dile getiren konuşmalar yaptılar. Konuşmaların ardından söz alan TOGO işçisi Ercan Kurban direniş sürecini anlattı, insanca bir yaşam için sendikalı olmak istediklerini vurguladı. Konuşmasını kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz sloganıyla sonlandıran TOGO işçisi alkış ve sloganlarla desteklendi. Program davul ve zurnalar eşliğinde çekilen halaylarla son buldu.

Eylemden notlar

* Eyleme 5000'i aşkın kişi katıldı. Eğitim Sen şubelerinin greve güçlü katılımı dikkat çekerken BES ve SES'in katılımının 21 Aralık grevinin gerisinde kaldığı gözlendi.

* Çankaya Belediyesi'nde uğradıkları hak gasplarına karşı önümüzdeki günlerde süresiz açlık grevine başlayacak olan belediye işçileri 400'ü aşkın katılımları ve coşkulu kortejleriyle dikkat çektiler.

* BDSP eyleme "Sosyal yıkım saldırılarına karşı genel grev genel direniş" pankartı arkasında kızıl flamalar ile katıldı. Alanda ayrıca Kızıl Bayrak gazetesinin satışı gerçekleştirildi.

*İMO önünde direnişini sürdüren Cansel Malatyalı'ya kürsüden söz verilmemesi üzerine mitingin bitmine yakın gerginlik yaşandı.

Bursa

Saat 11.00’de Ünlü Cadde’de toplanan kamu emekçileri burada bir saat boyunca davul zurna ve halaylar eşliğinde beklediler. Buluşma noktasına yakın bir mesafede bulunan Teleferik Mahallesi’ndeki okullarda bulunan kamu emekçileri Teleferik Meydanı’nda toplanarak Ünlü Cadde’ye geldiler. BES ve Haber Sen üyeleri de yürüyüşlerle alana girdiler. Buradaki bekleyiş sırasında “AKP zammını al başına çal!”, “Yüzdelik zam değil toplu sözleşme!”, “Sefalete teslim olmayacağız!” sloganları sıklıkla atıldı.

Saat 12.00’de yürüyüş başladı. Kitle İnönü Caddesi’ne çıkarak “Grev” pankartı arkasında sıralandı. Binlerce emekçinin katıldığı eylemin ana gövdesini Eğitim Sen oluşturdu. Kitlenin yaklaşık üçte ikisini oluşturan Eğitim Senliler farklı talepleri içeren pankartlarla yürüdüler. BES üyeleri de alanın en kitlesel ikinci sendikasıydı. SES üyeleri de iyi bir katılım sergilerken, Haber Sen, Tarım Orkam Sen, Yapı Yol Sen ve Tüm Bel Sen daha sınırlı bir katılım gösterdi. Bu sendikaların hepsi kendi pankartları ile yürüyüşte yer aldı.

İnönü Caddesi ve Cumhuriyet Caddesi’ni izleyen güzergahta yürüyüş oldukça canlıydı. Kitle alkışlarla, sloganlarla yürürken, çevreden de destek aldı. Ana pankartı tutan kitlenin davul zurna eşliğinde hareket etmesi ve coşkulu sloganlar atması oldukça dikkat çekti.

Kitlenin Fomara Meydanı’na girmesi ile miting başladı. Kürsüden kamu emekçilerinin taleplerini içeren konuşmalar yapıldı. Başbakanın “Burası Yunanistan gibi olsun” söylemine karşı “Biz alanları doldurarak burasını Yunanistan, İspanya yapacağız! Kamu emekçileri hakları için alanları terk etmeyecek” denildi.

Basın açıklamasını KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve SES Bursa Şube Başkanı Ergin Uygun gerçekleştirdi. Toplu pazarlık sistemini eleştiren Uygun, sendikaları yok sayan bu sistemde verilen sefalet zammına teslim olmayacaklarını dile getirdi. Hükümetin tercihini sermayeden yana kullandığı söyleyerek konuşmasına devam eden Uygun “mali olanaklar bu kadar bütçe düzenini bozamayız” diyen hükümetin, patronları 3 milyar dolar teşvik paketi açıkladığını hatırlattı.

Uygun konuşmasını mücadele kararlılığını vurgulayarak bitirdi. Konuşmanın ardından tulum ve davul zurna eşliğinde halaylar çekildi, horonlar tepildi. Ardından miting sona erdi.

TÜMTİS’in üyeleriyle katıldığı eyleme Türk-İş 8. Bölge Temsilcisi, DİSK Marmara Bölge Temsilcisi, TMMOB yöneticileri ve Birleşik Metal Bursa Şube Başkanı da katıldı. İlerici ve devrimci kurumların da destek verdiği eylemde BDSP de yer aldı.

İzmir

KESK'e bağlı sendikalar ve kamu emekçilerine destek için gelen TMMOB, ÇHD üyeleri, DİSK üyeleri, siyasi partiler ve devrimciler olmak üzere binlerce kişi İzmir'de grev dedi.

Sabah saatlerinden itibaren emekçiler, onlarca okulda, hastanede, vergi dairelerinde ve belediyelerde hayat durdu. Emekçiler önce işyerlerine grev pankartlarını astılar daha sonrasında da grev meydanına geldiler.

Grev, Basmane Meydanı'na kitlenin akın akın gelmesiyle başladı. İşyerlerinden pankartlarıyla gelen emekçiler, davul, zurna ve halaylar eşliğinde Basmane Meydanı'nda yürüyüşe geçmek için kortejler oluşturdu. Basmane Meydanı'ndan başlayan yürüyüş, 1. Kordon ve Konak Pier Köprüsü'nden geçilerek, miting alanı olan İzmir Büyükşehir Belediyesi önüne kadar sloganlar, marşlar eşliğinde sürdü.

En önde KESK Şubeler Platformu'nun pankartı açıldı. Arkasından da Eğitim Sen'in kitlesel ve coşkulu kortejleri davul zurna ve sloganlar eşliğinde yerini aldı. Şube pankartlarının yanısıra eğitim emekçilerinin kendilerinin hazırladıkları “Dilenenler değil, direnenler kazanacak!”, “İnsanca bir yaşam istiyoruz!”, “3'ü 5'i değil hakkımızı istiyoruz!”, “Yandaşlarını da zammını da al git!” şiarlı pankartlar da taşındı.

Ayrıca Eğitim Sen korteji içerisinde AYÖP “Zafer direnen öğretmenin olacak!” şiarıyla, 23 Nisan İlköğretim Okulu öğrencileri ve velileri de özgün talepleri ve sloganları ile yerlerini aldılar.

Eğitim Sen'in arkasından Taşıtlar, Şirinyer, Çakabey, Konak ve daha birçok vergi dairesinden emekçilerin yer aldığı BES yürüdü. Ardından sırasıyla coşkulu kortejleriyle Haber Sen, Kültür Sanat Sen, BTS, ESM, Yapı Yol Sen, Tarım Orkan Sen, Tüm Bel Sen üyeleri kendi pankartlarıyla yürüdü.

Tepecik Eğitim ve Araştırma, 9 Eylül Üniversite Hastanesi, İzmir Eğitim ve Araştırma, Atatürk Eğitim ve Araştırma hastanesinden gelen yüzlerce SES üyesi de çalışma kıyafetleri ile SES İzmir Şubesi pankartı arkasında kendi pankartları ile yürüdü.

KESK kortejinin ardından DİSK'e bağlı sendikaların üyeleri de DİSK pankartı arkasında kamu emekçilerinin grevine destek verdi. Genel İş, Birleşik Metal İş, Sosyal İş, Emekli Sen ve Genç Sen üyeleri ve flamaları ile DİSK pankartının arkasında yürüdü.

İlerici ve devrimci gruplar DİSK kortejinin arkasında yer aldı. BDSP, ÖDP, Dev Lis, Devrimci Hareket, Alınteri, DİP, Halkevleri yürüyüşe bu kolda katıldı.

Aylardır direnişte olan Billur Tuz işçileri de Tek Gıda İş Sendikası ile birlikte yürüyüş kolunda yerlerini aldı. HDK 'da pankartı ve flamaları ile yürüyüşe katıldı.

Kortejin en arkasından ise Eğitim İş ve Kamu Sen kendi ses aracıyla bir yürüyüş gerçekleştirdi.

KESK, DİSK ve ilerici devrimci gruplar grev alanı olarak İBB önünde toplanırken, Eğitim İş ve Kamu Sen eylemlerini Eski Sümerbank önünde yaptı.

İBB önünde kurulan sahneden, grev meydanına giren sendikalar tek tek anons edildi. Kitlenin alana girmesi epey zaman aldığından, sahneden sık sık ajitasyon konuşmaları yapılarak, AKP iktidarı ve uygulamaları teşhir edildi. Yürüyüşe katılan tüm kitlenin alana girmesiyle program başladı.

Programda KESK Şubeler Platformu adına hazırlanan basın metni okundu.

Basın metni tüm emekçilerin yoksulluğun, sefaletin, baskıların karanlık dünyasına karşı mücadele için birleşmeye ve geleceğine sahip çıkma çağrısıyla sona erdi.

Basın metninin okunmasının ardından Grup Yel Değirmeni sahne alarak, grev halaylarla sona erdi.

Grevden notlar:

-İzmir'de 15000'i aşkın emekçi greve katıldı. Onlarca hastane, okul ve kamu dairesinde grev ilanı asılarak iş bırakıldı ve alana çıkıldı. Yürüyüş boyunca ses aracından attırılan sloganlara kitle canlılıkla ve coşkuyla eşlik etti. Yine yürüyüşte Çav Bella marşı bir kaç kez kitle tarafından okundu. Yürüyüşe çevreden alkışlayan ve destek veren onlarca emekçi oldu.

-Toplanma yeri olan Basmane'de tertip komitesinin devrimcilere ve siyasal yapılara dönük yasakçı tutumuyla karşılaşıldı. KESK adına BES İzmir Şube Başkanı Ramis Sağlam, KESK dışında flama ve pankarta izin vermeyecekelerini ifade etti. Birkaç kurum bu dayatmaya uyarken, bir çok ilerici ve devrimci siyasal yapı da bu tutumu protesto ederek, flamalarıyla yürüyüşe katılmak yönünde ısrarcı oldu. Yine yürüyüşte siyasal grupları dışlayan tavır sürerken grupların KESK'le yürümelerine engel olundu.

-Sınıf devrimcileri alanda Kızıl Bayrak satışı gerçekleştirdi.

Adana

Kamu emekçilerinin grevi Adana’da yoğun katılımla ve coşkulu bir havada hayata geçirildi.

Adana'da gece yarısından itibaren demiryolu ve posta işletmelerinde “Bu işyerinde grev var” pankartları asıldı.

KESK, T. Kamu-Sen ve Birleşik Kamu-İş’in ortak düzenlediği mitingde kamu emekçileri mücadele kararlılıklarını dile getirdi.

Bazı okul ve kamu kurumlarının önünde emekçiler basın açıklaması yaptıktan sonra, ortak miting alanına geçti. Kamu emekçileri farklı toplanma noktalarından harekete geçerek sloganlar eşliğinde SGK önünde toplandılar.

KESK, T. Kamu-Sen ve T. Kamu-İş’e bağlı yaklaşık 10 bin kamu emekçisi “Memuruz Haklıyız Kazanacağız” ortak pankartı arkasında sendika pankartlarını açıp yolu kapatarak İnönü Caddesi üzerinden Beş Ocak Meydanı'na, oradan da Çakmak Caddesi'ni yola kapatarak İnönü Parkı'na yürüdüler.

Yürüyüş boyunca “Hükümet zammını al başına çal!”, “Ekmeğe uzanan eller kırılsın!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Direne direne kazanacağız!” sloganları atıldı.

İnönü Parkı’na gelindiğinde coşkulu sloganlar eşliğinde açıklamaya geçildi. İlk konuşmayı Türk Eğitim Sen Başkanı Kamil Köse yaptı. Köse konuşmasında Başbakan Erdoğan’a göndermede yaparak, “Memura zam verince Yunanistan oluyoruz, yandaşa verince niye bir şey olmuyoruz” diye seslendi.
Köse son olarak, Adana’da örnek bir tutum alarak grevi ortaklaştırdıklarını, kamu emekçilerinin talepleri karşılanmazsa eylemlerin devam edeceğini vurguladı.

Türk Kamu Sen’in ardından sözü KESK Dönem Sözcüsü Kamuran Karaca aldı. Karaca, kamu emekçileriyle dalga geçenlere, 2012’nin Türkiye’sinde bizi hala kapı kulu olarak görenlere en iyi cevabı vermek için grev hakkının kullanıldığını belirterek, “Grev hakkınız” yok tehditlerini boşa çıkaran yüz binlerce kamu emekçisinin tüm Türkiye’de hayatı durdurduğunu ifade etti.

Karaca, tüm emekçileri birleşmeye ve mücadeleye çağırdı. Alanda son olarak Birleşik Kamu-İş Adana Temsilcisi İsa Kayadan söz aldı. Kayadan konuşmasında kamu emekçilerinin hükümete cevabını alanda verdiğini söyleyerek mücadele çağrısı yaptı.

Mitingde, işten atıldıkları için direnişte olan TEDAŞ işçilerinin sabah saatlerinde yeniden gözaltına alınması protesto edildi.

Kamu Sen’in kitlesel bir katılım gösterdiği mitingde Eğitim Sen ve SES kitlesel ve coşkulu bir şekilde yerlerini aldılar. Miting yapılan konuşmaların ardından kamu emekçilerinin çekilen halaylar coşkulu sloganlarıyla sona erdi.

Manisa

Sabah 08.00'da işyerlerinde bir araya gelen kamu emekçileri iş yerlerine grev pankartlarını asarak grev çağrısında bulundular.

Celal Bayar'da saldırı

Saat 07:30 da Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi'nde çalışan SES üyeleri hastane girişine grev pankartını asmak istediler. Üniversite rektörü Mehmet Pakdemir'in başhekimi Ahmet Var'a “bu hastanede grev yaptırılmayacak” direktifi verdiği öğrenildi. Bunun üzerine SES üyesi kamu emekçilerinin üzerine başhekimin kışkırtmasıyla saldıran hastane güvenliği ve özel güvenlikler grev pankartını yırtarak SES üyesi emekçileri hastanenin dışına çıkmaya zorladılar. Yapılan bu saldırıyı sloganları ve konuşmalarıyla protesto eden SES üyeleri eylemlerine devam ettiler.

Coşkulu ve kararlı yürüyüş kolları

Saat 10.00'da iki koldan başlayan yürüyüşle bir araya gelecek olan kamu emekçilerinin belirlenen ortak güzergaha doğru yürüyüşleri başladı.

Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden yürüyüşe geçen kamu emekçileri yolu trafiğe kapatarak Manisa Devlet Hastanesi'nin önüne geldi. Devlet hastanesinde de grev pankartını açan SES üyeleri burada bekleyen kamu emekçileriyle buluşarak marşlar ve halaylarla beraber hasta ve hasta yakınlarına taleplerini haykırdılar.

Saat 10.45'te Gazi İ.Ö.O önünde bir araya gelen Eğitim Sen, BES ve SES üyeleri, saat 11.30'da grevlerine destek veren Emekli-Sen ve diğer emekçilerin desteği ile açıklamanın yapılacağı Manolya Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti.

Celal Bayar Hastanesi'nden, Merkez Efendi Hastanesi'nden, Sağlık Müdürlüğü'nden, Çocuk Hastanesi'nden ve okullardan toplanan KESK üyeleri de Vatan Caddesi üzerinden yürüyüşe geçti. Caddeyi kapatarak Vergi Dairesi'nin önünde BES ile birleşen kitle 11.30 da Manolya Meydanı'na doğru yürüyüşlerini başlattı.

Saat 12.30'da Manolya Meydanına varan KESK kitlesi caddeyi tümüyle trafiğe kapatarak Eğitim-İş'in Manolya Meydanı'ndaki programını bitirmesini bekledi.

Manolya Meydanı'na saat 13.00'te girildi. Alanda toplanan KESK sendikaları ve destekçi sendika ve partiler hep beraber hükümetin baskıcı ve dayatmacı tutumunu, işçi ve emekçilere reva görülen sefalet ücretlerini protesto ettiler.

Basın açıklaması metnini ortak okuyan KESK yönetimi, AKP'nin toplam saldırılarını dile getirerek bu saldırılar karşısında asla geri adım atmayacaklarını, mücadelelerinin sonuna kadar devam edeceğini ifade ettiler.

Yürüyüş boyunca ses araçlarından müzik yayını yapılırken çevre evlerden işçi ve emekçiler balkonlara çıkarak grevci kamu emekçilerine alkışlarıyla destek verdiler.

Toplu sözleşmeli grev hakkı isteyen kamu emekçileri sık sık “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Hükümet zammını al başına çal!”, “Zam zulüm işkence işte AKP!”,”Genel grev genel direniş!” ve “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!” sloganlarını attı.

Kayseri

KESK Şubeler Platformu ile Kamu-Sen'in örgütlediği ve Eğitim-Bir-Sen'in de katıldığı eyleme DİSK, TMMOB ve ilerici, devrimci güçler destek verdiler.

KESK'e bağlı sendikaların üyeleri saat 11.00'den itibaren Eğitim Sen Şube Binası önünde toplanmaya başladı. En dikkat çekici katılımı eğitim emekçileri sağladılar. Ayrıca BES, BTS, SES üyeleri de son yılların en kitlesel katılımını sağladılar. Saat 11.30'da yaklaşık 500 kamu emekçisi sloganlar eşliğinde kitlesel basın açıklamasının yapılacağı meydana doğru yürüyüşe geçtiler.

Eğitim Sen ve Türk Eğitim-Sen üyelerinin eyleme ortak katılımı bir çok okulda eğitimi durma noktasına getirdi. Bu arada, tabanın tepkisi ve istifa tehditlerinin artması nedeniyle eyleme son anda katılma kararı alan Eğitim-Bir-Sen'de örgütlü kamu emekçileri de valilik önünde toplandılar.

Kamu-Sen üyeleri saat 10.00'da sendika binası önünde toplanıp Cumhuriyet Meydanı'na doğru yürüyüşe geçtiler. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan Türkiye Kamu-Sen ve KESK üyesi kamu emekçileri "Birleşe birleşe kazanacağız", "Hükümet zammını al başına çal", “Toplu sözleşme hakkımız, grev silahımız!”, “AKP al zammını başına çal!” ve “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!” sloganları atarak sefalet zammını protesto ettiler. Daha sonra Eğitim-Bir-Sen üyeleri de kitleye katıldılar. Alanda yaklaşık 2000 kamu emekçisi toplandı. KESK ve Türk-Kamu-Sen adına yapılan konuşmalarla eylem sona erdi.

Eylemde Kamu-Sen adına konuşan Türk Eğitim-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Ali İhsan Öztürk, Abdullah Öcalan'ı diline doladı. Devletin Abdullah Öcalan'ı “inek gibi beslediği” ve memura zammı çok gördüğü vb. açıklamalarla Kürt halkına olan düşmanlığını bir defa daha gösterdi.

Eyleme BDSP,DHF, SDP, Kaldıraç ve EMEP destek verdi.

Çorlu

Kamu emekçileri Çorlu'da da alana çıktı. Saat 09:30’da Heykel Meydanı’nda toplanmaya başlayan emekçiler Belediye Meydanı'na yürüdüler. Yürüyüş sırasında çevreden yürüyüşe katılanlar oldu. Eyleme KESK’e bağlı Eğitim-Sen, Yapı Yol-Sen, Tüm Bel-Sen, Türk Kamu-Sen’e bağlı Türk Sağlık-Sen, Eğitim-İş, Türk Büro-Sen, Birleşik Kamu İş ve Eğitim Bir-Sen, Diyanet Vakıf-Sen pankartlarıyla katıldılar.

Yaklaşık 1000 kişinin katıldığı yürüyüşte “Birleşe birleşe kazanacağız!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Bakan seni kime şikayet edelim!”,” Memurdan aldınız yandaşa verdiniz!”,”Memura uzanan eller kırılsın!”, “Toplu sözleşme hakkımız grev silahımız!”, “Öğretmenler burada bakan nerede!”, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek!, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber, ya hiçbirimiz!”sloganları atıldı.
Toplanan kitleye örgütlerin Çorlu temsilcileri seslendi. Eğitim-Sen Temsilcisi Kazım Ünlü şöyle konuştu: “Bugün dört konfederasyonun alanlarda aynı taleplerle birleşmesinden hükümet korksun, İnsanca ücret talep ettik, Hükümet ‘o zaman Yunanistan oluruz diyor’ dedi kitle tepki gösterdi. Üreten biz yöneten de biz olacağız diyenlerin sayısı arttı, tuzu kuru olanlar bu sloganın karşılık bulmasından korkuyorlar. Biz bu ülkede değer üretenleriz, biz bu ülkede yaşamı yeniden yaratanlarız, üreten biz yönetende biz olacağız. Onların en çok korktuğu da bu, yönetimi ele geçirmemizden, yönetmemizden korkuyorlar” dedi. Ayrıca Trakya’da kurulmaya çalışılan katı atık tesisi ve Ergene’nin kirletilmesine karşı yapılan çalışmaların duyurusunu yaparak buna müsaade etmeyeceklerini belirtti.

Kamu-Sen Çorlu Temsilcisi Kemal Aktaş, Birleşik Kamu-İş Çorlu Temsilcisi Gürkan Cinci ve Eğitim Bir Sen adına da Bülen Kaya da kitleye seslendi.

Emekçi memurlar adına basın açıklamasını Eğitim-Sen üyesi Bülent Telli okudu. Telli, tüm emekçileri, işçileri, halkı yoksulluğun, sefaletin, baskıların karanlık dünyasına karşı mücadele içinde birleşmeye ve geleceğe hep birlikte sahip çıkmaya çağırdı. Ergene İnisiyatifi, Katı Atık Tesislerine Hayır Platformu, ESP, BDSP, HDK de eyleme destek verdi.

Aydın

Eğitim Sen, Yapı Yol-Sen, Tüm Bel-Sen, SES ve BES üyesi emekçiler sabah 9.30'da işyerlerinden çıkarak buluşma noktası olan Eğitim Sen Aydın Şube Binası'na geldiler.

Saat 10.00'da oluşturulan kortejlerle yürüyüş başladı. Yolu trafiğe kapatan ilerleyen yürüyüş kolu Sevgi Yolu'na vardığında Kamu-Sen ve Eğitim-İş'li emekçiler yerlerini almışlardı.

Burada KESK, Kamu-Sen ve Eğitim-İş adına birer konuşma yapıldı. Konuşmalardan sonra, ağırlığını KESK'e bağlı Eğitim Sen üyelerinin oluşturduğu yaklaşık 2500 kişilik kitle davul ve zurna eşliğinde halaylar çekerek eylemi sonlandırdı.

Eskişehir

Eskişehir'de grev, dün gece saat 00.00'da KESK'e bağlı BTS ve Kamu Sen'e bağlı Türk Ulaşım Sen üyesi emekçiler tarafından Eskişehir Gar binasına grev pankartının asılmasıyla başladı.

Sabah 09.00'dan itibaren toplanmaya başlayan sendikalar da iki ayrı koldan yürüyerek birleşti. KESK'e bağlı sendikalar Vardar İş Merkezi önünde toplanırken, Kamu-Sen ilçe binasından gelerek 2 Eylül Caddesi'nde KESK ile buluştu. Şehir Merkezi'nde bulunan tren garına kadar uzanan tramvay yolu boyunca coşkulu ve kitlesel bir kortej oluşturan sendikaları Eskişehir halkı da coşkuyla karşıladı.

Eylem boyunca "Sadaka değil toplu sözleşme!", "Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek!", "Parasız eğitim parasız sağlık!" ve "3,5 AKP!" sloganları atıldı. Daha önce eylemlerde kullanılmayan bu güzergahta devletin kolluk güçleri etrafta durarak sürekli kitleyi kaldırımlara yönlendirmeye çalışsa da başarılı olamadı.

İstasyon Meydanı'na gelindiğinde ise hazırlanan patformdan açıklamalar yapıldı. ilk olarak Kamu-Sen Eskişehir İl Temsilcisi İbrahim Dursun söz aldı. Milli ve manevi değerler etrafında hükümetin emek karşıtı politikalarına, özellikle de kamu emekçilerinin uğradığı mağduriyete karşı çıkmak gerektiğini söyledi.

Ardından Hukuk TİS ve Uluslararası İlişkiler Sekreter Ali Kılıç ve Tüm-Bel-Sen Şube Başkanı ve KESK dönem sözcüsü Ergün Uzun birer konuşma yaptılar. Sermayenin sözcüsü AKP iktidarının icraatlarını teşhir eden konuşmaların ardından tüm emekçiler birlikte mücadeleye çağrıldı.

Ardından söylenen türkülerle ve halaylarla İstasyon Meydanı'nda grevin coşkusu büyütüldü. Eylemin bitiminde ise yeniden kortej oluşturularak sendikalara yüründü ve burada sona erdi. Kamu emekçilerinin mücadelelerini büyüttükleri greve aralarında Ekim Gençliği'nin de olduğu çok sayıda kurum destek verdi.

Didim

Grev öncesi işyerlerinde oldukça yoğun bir çalışma yürüten KESK, bunun karşılığını Didim'de yaşamı durdurarak aldı. Didim Devlet Hastanesi, Vergi Dairesi, Tapu Kadastro ve okullarda greve katılım oldukça yoğundu. KESK bileşenleri Didim ilçe binasında toplandıktan sonra kortejler oluşturarak Devlet Hastanesi'ndeki sağlık çalışanlarının basın açıklmasına katıldılar. Burda birleşen kitle yolu trafiğe kapatarak Belediye Binası'na doğru yürüyüşe geçti. Halkın ve dersleri boş geçen öğrencilerin kitleyi alkışlandığı ve eyleme destek verdiği görüldü. Tüm Bel-Sen adına belediye önünde yapılan basın açıklamasından sonra kitle daha da artarak ortak basın açıklamasının yapıldığı eski adliye önününe doğru yol trafiğe kapatılarak yüründü. Kitle sık sık “Direne direne kazanacağız!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!”, “Hükümet zammını al başına çal!”, “Savaşa değil eğitime bütçe!”, ve “Parasız sağlık parasız eğitim!'' sloganlarını attı.

Kamu -Sen hastahane ve belediyedeki eyleme katılırken basın açıklması yapılan alanda yarım saat önce bir basın açıklması yaparak ayrıldı. Kitlenin çoşkulu bir şekilde Maliye Binası bahçesine giderek burda da BES tarafından yapılan basın açıklmasına katılması Didim'in dört bir yanının eylem alanına çevrilmesi açısından oldukça anlamlıydı.

Eyleme Eğitim Sen, BES, SES, Tüm Bel-Sen, HDK, EMEP, ÖDP, Didim Alevi Bektaşi Derneği ve turizm emekçilerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce kişi katıldı.

Mersin

Kamu emekçilerinin grevi eylemlerle başladı. Kamu-Sen üyesi yaklaşık 1000 kişi Hastane Caddesi'nden sermaye hükümeti AKP'nin binasına yürümek isteyince polis saldırısı ile karşılaştı. Kitleyi yürütmemek için uygulanan azgın polis teröründe biber gazı ve cop kullandı. Kamu emekçilerinin saldırıya sopalarla karşılık vermesiyle arbede yaşandı. Polis saldırısında 7 kamu emekçisi yaralandı.

Kırıkkale

KESK Kırıkkale Şubeler Platformu saat 11.00'de Cumhuriyet Meydanı'nda toplandı. Burada konuşma yapan KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Yüksel Şahin temel eğitimin bile paralı hale getirilmesine, kıdem tazminatı hakkıınn gaspedilmek istenmesine ve GSS saldırısına değinerek dinci gerici AKP hükümetine 28-29 Mart'ı hatırlattı.

“Yaşasın emekçilerin birleşik mücadelesi!”, “Yaşasın grevli toplu sözleşme hakkımız!” ve “Yaşasın insanca yaşam mücadelemiz!” sloganlarının atıldığı eylem gerv halaylarıyla sona erdi.

Trabzon

Atapark önünde toplanan bini aşkın kamu emekçisi buradan Atatürk Meydanı’na yürüdü. Meydanda KESK Dönem Sözcüsü Muhammed İkinci bir açıklama yaptı. Kamu emekçileri eylemi horonlarla sonlandırdı.

Samsun

Eğitim emekçilerinin yoğun katılım gösterdiği grevde, yaklaşık üç bin kişi 56’lar Caddesi’nden Cumhuriyet Meydanı’na yürüyüş yaptı.

Diyarbakır

Diyarbakır'da Ofis Semti'nde bulunan Eğitim Sen binası önünde bir araya gelen kamu emekçileri Dağkapı Meydanı'na doğru yürümek istedi. Polisin yürüyüşe engel olma çabası kararlı bekleyişi sonrası yol açıldı.Yürüyüşe geçen kitleye polis askeri lojmanların önünde gaz bombaları ile saldırdı.

Bismil İlçesi'nde, Bismil Belediyesi çalışanları ve PTT Bismil Şubesi çalışanları davul, zurna eşliğinde grev halayına durdu.

Dersim

KESK Dersim Şubeler Platformu, grev nedeniyle Dersim Devlet Hastanesi önünden Yeraltı Çarşısı üzerine kadar yürüyüş düzenledi. Açıklamayı yapan SES Dersim Şube Başkanı Gürbüz Solmaz, "Türkiye'nin her yerinde yüreği aydınlık bir gelecek için çarpan her kesi saygıyla selamlıyoruz" dedi.

Viranşehir

Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde, kamu emekçileri, iş bırakarak greve gitti. Polis eylemcilerin toplu olarak gitmelerine izin vermeyeceğini belirtti. Kısa süren gerginliğin ardından emekçiler polis ablukası altında sendika binasına gitti.

Suruç

Urfa'nın Suruç İlçesi'nde de emekçiler iş bırakarak greve gitti. Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelen emekçilere BDP ve sivil toplum örgütü temsilcileri de destek verdi.

Derik

Mardin'in Derik İlçesi'nde de emekçiler iş bırakarak greve gitti. Grev önlüklerini giyen emekçiler, Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya geldi.

Silopi

Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde KESK'e bağlı sendikalar, Sanat Sokağı'nda bir araya geldi.

Siirt

Siirt'te de belediye binası önündeki parkta bir araya gelen emekçiler davul zurna eşliğinde grev halayına durdu.