Filistin: Takdir Edilmeyen Öğrenci Solu - Terry James

  • Arşiv
  • |
  • Ortadoğu
  • |
  • Filistin
  • |
  • 02 Haziran 2012
  • 15:14

26 Mayıs 2012

Geçen ay İsrail işgali altındaki Batı Şeria'daki üniversitelerde öğrenciler, öğrenci konseyleri için oy kullandılar. Dünya genelindeki üniversitelerdeki popülarite çekişmesi denklerinin aksine Filistin öğrenci seçimleri uzun zamandır ulusal dikkate konu olmaktadır. Özellikle de Ramallah'ın dış kesimindeki Birzeit kasabasında bulunan Birzeit Üniversitesi, daha geniş Filistin siyasi faaliyet alanı içerisindeki gelişmelerin bir habercisi olarak görülür. Bir diğer seçim marjinalliği yılına karşın, Birzeit'teki öğrenci solu karşılaştığı imtihanların üstesinden geleceğine emin.

Birzeit Üniversitesi öğrencileri, aktivizme ya da siyasete pek yabancı değil – tek başına 2012 yılı artan harç masrafına karşı öğrenci grevleri ve işgalleri kampanyasına, Hadir Adanan ve Hana eş-Şalabi ile dayanışma için yapılan açlık grevlerine ve Atara kontrol noktası yakınlarında İsrail ordusunun şiddet ile karşıladığı sık sık yapılan gösterilere şahit oldu. Batı Şeria'nın 1967'de işgalinden ve silahlı devrimin başarısızlığından sonra 1970'lerden beri öğrenci hareketliliği, halk arasında gerek “Filistin'in Harvard'ı” gerekse de “Şehit Üniversitesi” olarak bilinen bu Batı Şeria üniversitesini tayin etti.

Ancak birçokları Birzeit'in siyasi rolünün büyük ölçüde aşındığını kabul ediyor. Birçok Filistinli gibi – Filistin Yönetimi'nin kurulmasından beri ortaya çıkan orta sınıf bilhassa – Birzeit öğrencileri, Oslo Anlaşmaları ardından işgal altında gelişen çok katmanlı ayrıcalıklar sistemi ile büyük ölçüde ehlileştirildi. Blog yazarı ve eski Birzeit öğrencisi Lina Elsaafin, öğrenci hareketliliğinin durumunu şöyle tanımlıyor:

“Birzeit Üniversitesi'ndeyken ana problemlerinden biri, hiçbir somut öğrenci hareketliliğinin olmayışıydı, bunun yerini Hollywood filmlerinde gösterilen bir ABD lisesinin taklit sahneleri ve atmosferi almıştı. Birzeit Üniversitesi'nin şanlı günleri birinci intifada sırasındaydı. Öğrenciler, Filistin toplumundaki kitlesel protestoların ve sivil itaatsizliğin ardındaki önemli itici güçlerden biriydi.”

Kampüsteki sınıfsal bölünme, beklenebilir siyasi görüş, çalışma alanı veya dini ayrılıklardan daha görünür hale gelmiştir. Artan öğrenim masrafı – Avrupa ve Amerika genelindeki benzeri eğilimi yansıtmakta – ve İngilizcenin birçok derslikte öncelikli dil olarak kullanımı, yoksul yahut işçi sınıfı kökenli öğrencileri üniversitenin dışına itme tehlikesi gösteriyor.

Bu şartlar karşısında küçük, bölünmüş ama kararlı bir öğrenci solu duruyor. Öğrenci partisi Kutub'un (Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin öğrenci üyelerinin yanı sıra bazı bağımsız solcuları içeriyor) yol açtığı ve her ikisi de Birzeit yönetiminin aldığı eylem ile sonlanan iki hadise, solun artan üniversite masrafına karşı koyma çabalarını örnekliyor. İlkinde Kutub, üniversite tarafından satılan ders kitaplarının yüksek fiyatlarına, kitapları fotokopi ile çoğaltıp öğrencilere maliyetine satarak karşı çıktı. Fiyatlardan dolayı öğrencilerin kantinde yememeyi tercih etmelerinin ayırtına vardıktan sonra Kutub, tanesi bir şekele (0,26 dolar) sandviçler satan bir stant kurdu.

Birzeit'te öğrencilerin konseylerini seçme zamanı geldiğinde bazıları Kutub'un eylemlerinin öğrencilerden artan destekle karşılığını alacağını bekledi. Ancak durum böyle olmayınca, eskimiş apolitik öğrenciler gerekçesine sarılmak kolaydı. Daha etraflı bir analiz gerekiyor.

2012 Seçimleri

Birzeit'te 2012 Nisan'ındaki öğrenci seçimlerine dokuz liste katıldı. Listeler, biri İslamcı, biri Fetih listesi, biri orta yolcu liste ve altı sol liste (FHKC, FDKC, FHP, FHMC, FIDA ve Baas) [1] ile ulusal düzeydeki parti ve ideolojilere denk düşüyordu. Solun bölünmüşlüğü ve çokluğu öğrenciler için aşikardı.

Seçimlerden aylar önce mümkün olduğunca FHKC'nin yanı sıra Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi ve Filistin Halk Partisi (eski Komünist Parti) ile ilişkili öğrenci bloklarını içeren geniş bir sol koalisyon olasılığından konuşuluyordu. Solun öğrenci konseyine egemen olabildiği 1979'da başlayıp 1986'da sona eren döneme bu üç partinin ittifakı damga vurmuştu. Oslo sonrasında ayrılıklar baş gösterdikten sonra bu partiler 1995'te Kutub'u oluşturmak için yeniden bir araya geldiler, ancak FDKC ve FHP dört yıl sonra koalisyondan ayrıldı.

Aday listelerinin kayıt zamanı geldiğinde hiçbir koalisyon ilan edilmedi. Bunun yerine medyanın dikkati Hamas'ın İslami Hizmet Bloku olarak seçimlere katılma kararına çevrildi. Hamas adayları Fetih kontrolündeki Filistin Yönetimi tarafından tutuklandıktan sonra geçen iki seçimde hiçbir İslamcı katılımı olmamıştı.

Net bir üçüncü seçeneğin yokluğunda seçimler, Fetih'in sermaye yanlısı politikalarını temsil eden görevdeki Şehit Yaser Arafat Bloku ile dinci sağı temsil eden İslami Hizmet Bloku arasında iki taraflı bir yarışa dönüştü. Kutub, bu güçlü blokları net bir çoğunluktan mahrum edecek, kendisini iktidarı belirleyen kılacak kadar sandalye kazanmayı umuyordu. Başarı ummak için çok daha az nedeni olan diğer yarım düzine sol bloklar da benzer özlemlere sahipti.

Sonuçlar 4 Nisan'da açıklandı: 26 sandalye Şehit Yaser Arafat Blokuna, 19 sandalye İslami Hizmet Blokuna, 5 sandalye Kutub'a ve 1 sandalye Halk Mücadele Cephesi'ne (el-Fetih tarafından bonkörce finanse edilen küçük bir “sol” fraksiyon). Şehit Yaser Arafat Bloku, 51 sandalyeli öğrenci konseyinde solcularla yahut İslamcılarla yarışmaksızın hükmünü yürütmesine müsaade eden mutlak bir çoğunluk kazandı.

El-Fetih ayrıca Beytüllahim Üniversitesi'nde (solun tarihsel kalesi), Ebu Dis'teki El-Kuds (Kudüs) Üniversitesi'nde (FDKC'nin en güçlü olduğu yer) ve El-Halil Üniversitesi'nde zafer kazandı. Geçen sonbahar döneminde seçimleri yapılan En-Neceh Üniversitesi de Hamas birkaç yıl önce seçimleri boykot etmeye başladığından beri el-Fetih tarafından yönetiliyor.

Solun Filistin kampüslerinde marjinalleşmesi yeni bir olgu değil. İç bölünmelerine karşın geçmişte solun öğrenci konseylerinde kolayca bir çoğunluk bekleyebildiği zamanlar olmasına rağmen şimdilerde öğrenciler arasında küçük bir azınlığı temsil ediyor.

Birlikten Yoksunluk

Filistin solu için birlik konusunda geçmişi hatırlatacak bir altın çağ yoktur. Benzer programlara (1960'ların sonunda Halk ve Demokratik Cepheleri için kelimesi kelimesine aynı bir programa) dayanmasına karşın sol gruplar birleşmeden çok bölünmeler yaşadı. Kampüsler, bir zaman bu kurala istisna olmuştu.

Kutub, İslamcı grupların kampüste büyümesine karşı koymak ve Oslo Anlaşmaları sonrasında el-Fetih'teki bölünmeden avantaj elde etmek için önde gelen sol öğrenci gruplarının bir koalisyonu olarak doğdu. Birleşen sol, on sandalye kazanarak 1998'de zirvesine ulaştı. O zamandan beri koalisyonda ayrılık baş gösterdi, FHKC Kutub ismini sürdürdü. Farklı eğilimler arasında birleşme yerine FHKC, Birzeit'te kendisini ayakta kalan tek sol grup olarak takviye etti. Bunun etkisi, solcular arasındaki tartışma alanının bu hakim partinin politikalarına daralması oldu.

Solcu öğrenciler arasında birlik çağrısı, bu çeşitli grupların ulusal düzeydeki eylemlerini gözardı edemez. Kutub'ta en faal olanlar için birlik sorunu fraksiyonlar arasında basit bir karşılıklı özür dilenmesi meselesi değil; FHP ve FDKC her ikisi de Filistin Yönetimi'ne (nitelikli) destek verirken FHKC, Filistin Yönetimi'ne kararlı bir şekilde muhalefet ediyor. Bu iki partiye (FHP ve FDKC) küçük bir oranda temsiliyet (Filistin Yönetimi'nde) sağlanırken, diğeri (FHKC) Batı Şeria'daki Hamas ve İslami Cihad'ın destekçileri gibi baskı ve tutuklamalar yaşamaktadır. Filistin Yönetimi'nin mevcut biçimlenişi altında solun tam bir uzlaşmasını hayal etmek zor, fakat FDKC ve FHP'nin öğrenci kollarının partilerinin ulusal liderliğine eleştirel yaklaşmasından dolayı öğrenciler bölünmeden kaçınabilir belki.

Halen solcu militanlar için (ve hatta Fetih ve Hamas destekçileri için) en birleştirici ortam, Duvar [2] ve yerleşimlerin genişlemesine karşı haftalık gösterilerin düzenlendiği Nebi Salih, Bil'in ve on beş diğer köyün savaş alanı gibi sokak ve tarlalarındadır. İsrail ordusunun genellikle öldürücü olan “kitle kontrol” tedbirleri, tek devlet çözümünün destekçileri ile iki devletçiler arasında fark gözetmiyor. Birzeit'ten ve diğer üniversitelerden öğrenciler, Nisan ayında toplu açlık grevinin başlatılmasından beri son zamanlarda yüzlerce kişiye ulaşan Ofer hapisanesi dışındaki gösterilerde büyük bir rol oynadı. Bazı eski köy gösterilerine fraksiyonların rekabeti gölge düşürürken – örneğin Bilin sıklıkla FDKC ve Fetih taraftarlarının çatışan iki kortejiyle bu hataya düşebiliyordu – yeni protesto alanlarının ani gelişimi farklı eğilimler arasında işbirliğini mecbur kılıyor.

Hamas-Fetih İkili Tekeli (Düopol)

Hamas ve Fetih, birbirleriyle işbirliği yapmaya pek istekli olmasalar da hem kampüslerde hem de ulusal siyasi alanda etkin bir sağcı iktidar ikili tekeli yarattılar. Hem Fetih'in çürümüşlüğüne hem de Hamas'ın dinci muhafazakarlığına muhalefet ederken seçmenler, gerçekten özdeşleşebilecekleri bir bloku desteklemek yerine ehveni şer olanı seçiyorlar.

Konuştuğum bir hemşirelik öğrencisi kendisini FHKC ve Kutub'un bir destekçisi olarak ilişkilendiriyor, fakat Fetih ile rekabet edebilecekleri için ve dinciliklerine karşın geçmişte bir öğrenci konseyi olarak daha etkin oldukları için Hamas'a oy vermeyi seçti. Aynı öğrenci İslamcı partilerin ulusal düzeyde yasaklanmasını destekliyor. Bir başka öğrenci, Hamas ile Kutub arasında kararsız kalmış, fakat sonra Hamas'ın kantini harem-selamlık ayırmayı planladığı söylentilerini duyunca Fetih'te karar kıldığını söyledi. Niçin Hamas'ı desteklediğini sorduğum bir diğer öğrenci, not defterime “FETİH'TEN NEFRET EDİYORUM!”u karalamadan önce bir an düşündü. Birkaç öğrenci, göstermelik olarak destekledikleri parti hakkında olumlu konuşmaya meyilli göründü.

Filistin solu, bir iktidar koalisyonunda istekli bir ortak olarak kendisini sunarak bu ikili tekeli kırmaya çalışmaktaydı. Solun öğrencilerin geniş bir azınlığını temsil ettiği zamanlar, ideolojik açıklık pahasına olmasına rağmen bu geçerli bir stratejiydi. Şimdiyse, Fetih ya da Hamas ile işbirliği yapmaya istekli bu sol gruplar – kısmen işbirlikçilerinden dolayı – bu daha büyük grupların ortak arama ihtiyacını sonlandırıyor. Marjinalliğin kendisi solu yeni stratejiler aramaya zorluyor.

Geleceğe Bakış

Kutub'un bu yılın başlarındaki sınıf odaklı gerilla eylemliliği – ucuz yemek ve kitap dağıtımı – gelecekte olacakların bir işareti olabilir. Batı Şeria'da İsrail ürünlerini boykot etme girişimlerini yanı sıra Batı Şeria genelindeki Cuma gösterilerini – solun kırmızı kefiyelerinin el-Fetih'in siyah-beyaz kefiyelerine genellikle sayıca üstün geldiği – genişletme çabaları da solun cazibesini artırıyor. İşgalden en çok zarar gören bu topluluklar içerisinde taban örgütlenmesine odaklanarak sol, kendisini siyasi alanda yeninden konumlandırmaya çalışabilir. Bu mutlaka öğrenci seçimlerinde daha fazla başarı arayışı anlamına gelmez.

Birzeit, en-Neceh Üniversitesi ve diğer yerlerde İslamcılar pratik nedenlerden dolayı – adaylarının FY tarafından tutuklanmasından sakınarak – seçimleri boykot etmişlerdi. Ancak seçimlerin kendisi dışarıdan akıtılan paranın miktarı on bin dolarlara eriştiğinden dolayı hiçbir blokun bu iki önde gelen partiyle rekabet edemeyeceği bir noktaya erişti. Bu iki hakim bloktan biri öğrenci seçimlerini kazandığında nadiren seçim kampanyasındaki vaatlerini yerine getiriyor. Enternasyonal solun seçim kurumlarıyla her zaman karmaşık bir ilişkisi olmuştur, özellikle de paranın seçim kampanyalarında kontrolsüz bir rol oynadığı zamanlar. Filistin solu için öğrenci seçimlerine katılımını yeniden gözden geçirmenin ve kapitalizme, Batı emperyalizmine ve İsrail yerleşimci sömürgeciliğine karşı devrimci mücadeledeki köklerine yeniden dönmenin vakti belki de.

Notlar:

[1]

FHKC: Filistin Halk Kurtuluş Cephesi; 1967'de kurulan ve Filistin solunun ana gövdesini oluşturan örgüt.

FDKC: Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi: Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nden 1969'da ayrılan Nayif Havametme önderliğindeki örgüt.

FHP: Filistin Halk Partisi, eski Filistin Komünist Partisi.

FHMC: Filistin Halk Mücadele Cephesi

FIDA: Filistin Demokratik Birliği; Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi'nden Yaser Abd Rabbo önderliğinde ayrılan grup.

[2] İsrail'in Batı Şeria'ya inşa ettiği 810 km. uzunluğundaki ayrım duvarı. Apartheid Duvarı, Utanç Duvarı olarak da bilinir.

Lübnan merkezli El-Ahbar gazetesinin İngilizce sitesinden kizilbayrak.net için çevrilmiştir.