(26.05.12) - 34 köylünün katledildiği Roboski katliamını, “parasını da verdik artık unutun” diyerek aklamaya çalışan dinci-gerici AKP hükümetinin şefi Tayyip Erdoğan, ırkçı-gerici dünyasındaki fikirlerini bir kez daha kustu.

Dün, Uluslararası Parlamenterler Toplantısı'nda "Sezaryanla doğuma karşıyım, kürtajı cinayet olarak görüyorum. Ha anne karnında bir çocuğu öldürürsünüz ha dışarıda öldürmüşsünüzdür. Fark yok" diyerek yeni bir çıkış yapan Erdoğan, bu yaklaşımını daha etkili kılmak için bu kez Roboski katliamını kullandı.

Her fırsatta kullandığı “en az 3 çocuk” tavsiyesiyle kadın bedeni üzerinde devlet egemenliği kurmaya kalkan dinci-gerici hükümetin şefi, son açıklamalarında “sosyal sorumluluk konusundaki duyarlılığını” sergilemekte bir adım daha ileri gitti.

Sicili kirli...

AKP Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi'nde konuşan Erdoğan bu kez, “aile planlamasını sinsice bir plan olarak” değerlendirdi ve "Kürtaj Uludere'dir" dedi.
Çocuk konusundaki “duyarlılığını” her fırsatta yineleyen Erdoğan'ın, çocuk ölümleri konusundaki sicili bu açıdan da hayli kabarık. Polisin attığı gaz bombalarıyla ölen veya yaralanan bebekler, havan mermisiyle öldürülen 14 yaşındaki Ceylan Önkol, yaşından fazla kurşun yiyerek katledilen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz ve Roboski'de katledilen 34 köylüden 17'sinin çocuk olması Erdoğan ve onun yönetimindeki gerici rejimin en bilinen icraatları.

Erdoğan'ın çocuk “duyarlılığı”

'Kadın da olsa çocuk da olsa gereği yapılacaktır' diyerek baskı ve terör mesajı veren AKP şefi Erdoğan'ın açıklamalarıyla paralel olarak cezaevlerindeki tutuklu çocuk sayısında son yıllarda büyük patlama yaşandı. 2005’te siyasi davalardan mahkum olan çocuk sayısı 17 iken bu rakamın 2009’da bin 105, 2010’da ise bin 23’e yükselmesi Erdoğan'ın çocuk konusundaki ikiyüzlü ve gerici bakışını ortaya koyan başka bir gerçek.