(01.07.12) - Emperyalistlerin dün Cenevre'de düzenlediği konferansta, BM ve Arap Birliği'nin temsilcisi Kofi Annan'ın öncülüğünde yeni saldırı ve yaptırım başlıkları netleşti.
Kofi Annan, konferansta yaptığı konuşmada, “uluslararası bir krize neden olacağı” telkiniyle 'Suriye'ye barış sağlamaktan' bahsetti.
Emperyalistler ve bölgedeki işbirlikçi yönetimlerden oluşan toplantı somut planlamaya dönüşerek Suriye yönetimini çemberde daraltmayı hedefliyor.
BM ve Arap Birliği'nin temsilcisi Annan'ın görüşmeler sonrası devreye girmesiyle Annan Planı adıyla anılan ve çıkmaza giren plana “geçiş süreci” planı eklendi.
Annan, Cenevre konferansında, “Suriye'de daha fazla can kaybı yaşanmasından ve süre giden çatışmaların daha geniş bir bölge ve dünya için yarattığı tehlikeden siz sorumlu olacaksınız” sözleriyle süreci uzatan emperyalistleri harekete geçmeye çağırdı.
İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Cenevre'ye varışında yaptığı açıklamada, Suriye konusunda anlaşmaya varılmasının "çok güç göründüğünü" söyledi. Hague, "Biz öteden beri, Suriye'nin istikrarlı bir geleceğe sahip olması ve gerçek anlamda siyasi gelişme kaydedilmesi için Esad'ın yönetimi bırakması gerektiğine inanıyoruz" dedi. “İstikrar, düzen, can kaybı” kelimeleriyle gizlenen işgal politikalarına zemin düzlenmek isteniyor.
Toplantının sonuç bildirisinde ise geçişin mümkün olacağı 'tarafsız' bir ortam için bir geçiş hükümetinin kurulması öngörülüyor.
“Anayasal düzenin ve adalet sisteminin gözden geçirilebileceği, sonucun, halkın onayına sunulacağı, anayasal düzen kurulduğunda, özgür ve çok partili seçimler için hazırlanılması, kadınların geçiş sürecinin tüm safhalarında tam anlamıyla temsil edilmeleri gerektiği”nin altı çizildi.
Toplantıya BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri İngiltere, ABD, Rusya, Çin ve Fransa'nın yanı sıra Ortadoğu'nun işbirlikçileri Irak, Kuveyt, Katar ve Türkiye dışişleri bakanları ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi ile BM Genel Sekreteri katıldı. Türk sermaye devleti adına toplantıya katılan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Daha önce de birçok sözler, çerçeveler ortaya konuldu ama alana yansıtılmadığı zaman bunlar önemini kaybediyor. Türkiye olarak bunun alana yansıması bağlamında yakın takipçisi olacağız” diyerek dün Erdoğan'ın bıraktığı yerden devam ederek 'sahaya inmek' gerekliliğini savundu. Davutoğlu “Biz bugün uzun müzakereler sonucunda böyle bir metnin ortaya çıkmasını olumlu bir gelişme olarak, olumlu bir ilk adım olarak değerlendiriyoruz” diyerek Türk sermaye devletinin atılacak adımlar için koçbaşı olmaya hazır olduğunu ifade etti.
