(01.07.12) – İş cinayetlerinde yakınlarını kaybeden ailelerin “Vicdan nöbeti” eylemi 7. haftaya girdi. Aileler, yakınlarının eğitimsizlikten değil, güvenli çalışma ortamı sağlanmadığı için öldüğünü vurgulayarak, sorumluların cezalandırılmasını talep ettiler.

Ailelerin bu haftaki eylemine katılım sağlayan İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi bileşenleri de, Haziran ayı iş cinayetleri raporunu kamuoyuyla paylaştılar.

Vicdan nöbeti 7. haftasında

Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen aileler ve destekçi güçler, eylem alanına, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçilerin resimlerini sererek resimlerin üzerlerine birer karanfil bıraktılar.

TRT Türk çalışanı Işın Erçin'in sözcülüğünde yapılan bu haftaki eylemde Tuzla tersanelerinde yaşanan iş cinayetleri gündeme getirildi.

Tuzla tersanelerinde çalışırken hayatını kaybeden işçilerden Sezai Demirel ve İbrahim Levent’in aileleri konuşma yaptılar.

İlk olarak 18 yaşında iş cinayetinde ölen Sezai Demirel’in anne ve babası konuşma yaptılar. Sezai Demirel'in babası ve Limter-İş Sendikası Genel Sekreteri Hakkı Demirel, kazanın yaşandığı tersanede hiçbir sağlık malzemesi ve ekibinin olmadığına dikkat çekerek, oğlunun kaza yapmasının ardından ambulansın gelmemesi nedeniyle tersanede bulunan otomobille hastaneye götürüldüğünü ve sigortasının da kazanın olduğu gün yapıldığının altını çizdi. Baba Demirel, işçilerin eğitimsiz olduğu bahanesiyle suçun öldürülen işçilere yıkılmak istendiği söyleyerek, işçilerin eğitimsizlikten değil, güvenli çalışma ortamının sağlanmamasından kaynaklandığının altını çizdi. Demirel, cahil denilen işçilerin en güzel gemileri yaptığını, hayatın her alanında da değerler yarattığına değinerek, asıl ölüm nedeninin patronların kar hırsı olduğunu, işçileri birer meta haline getirilmesi olduğunu vurguladı. Demirel, yaşanan iş cinayetlerinin sorumlularının ceza alması bir yana, bir kere bile gözaltına alınmadığını, oysa patronların “kasten adam öldürmekten” yargılanmaları gerektiğini belirtti. Hakkı Demirel, sorumluların yargılanması ve cezalandırılması talebinde bulunduğu konuşmasında vicdan nöbetine katılım çağrısı yaptı.

Anne Demirel de söz alarak, oğlunun hayallerinden bahsederek, gencecik bir insanın ölümün ne kadar basit olduğunu söyledi. Ailelerin hayatlarının da karartıldığına vurgu yaptı.

İbrahim Levent’in eşi Ruhiye Levent, eşinin çalışma saatlerinin belli olmadığını, ard arda 3 gün eve gelmeden, bayram tatili, hafta tatili olmadan çalıştırıldığını vurguladı. Eşinin 14 yıllık, tecrübeli bir işçi olduğunu belirten Levent, eşinin ölüm nedeninin doğru söylenmediğini, patronların, haklarında dava açılmaması için ailelere kan parası dayattıklarını belirtti. Levent, kanunların değişmesi gerektiğini, çalışma koşullarının değiştirilmesi ve sorumluların cezalandırılmasını sağlayacak yasaların çıkarılması gerektiğini belirtti.

Eylemde Davutpaşa patlamasında yakınlarını kaybeden iki aile de söz alarak, sorumluların cezalandırılması için eylemleri sürdürdüklerini ve herkesin destek olması gerektiğini belirtti.

Haziran ayında 59 ölüm

Eylemde okunan açıklama ile, iş cinayetlerinin yaşanmaya devam ettiği belirtilerek, sorumluların cezalandırılması ve iş cinayetlerinin önlenmesi için “Vicdan nöbeti” olarak sürdürülen mücadeleye destek çağrısı yapıldı. Açıklamanın ardından Haziran ayı iş cinayetleri raporu açıklandı.

Raporda Haziran 2012 ayında 59 işçinin hayatını kaybettiği ve bunların inşaat ve tarım sektöründe gerçekleştiği belirtildi. En çok kazanın Eskişehir, Manisa ve İstanbul’da gerçekleştiği belirtilerek, bir çevre mühendisinin de iş cinayetine kurban gittiği açıklandı. Açıklamanın ardından eylem bitirildi.

Kızıl Bayrak / İstanbul