Beş ölü işçi dört bakan dört cevap – Mehveş Evin

  • Arşiv
  • |
  • Kategori yok
  • |
  • 11 Temmuz 2012
  • 04:33

Erzurum Aşkale’de, baraj göletindeki trafoları tamir etmek isterken düşüp, saatlerce kurtarılmayı bekleyen, ancak çırpına çırpına ölen o beş işçiyi hatırladınız mı? Hepimizin içi nasıl da parçalanmıştı... Parçalandı da ne oldu? Her garibanın ölümü gibi, onları da unuttuk.

Oysa günlerce manşetlerde yer alan bu trajedinin üzerinden sadece üç ay geçti. O beş hayat, ne yazık ki geri gelmeyecek. Peki bir daha böyle kazaların yaşanmaması için hatalar tespit edildi, önlem alındı mı? Konunun sorumluları, üzerlerine düşeni yaptı mı?

CHP’li milletvekili Melda Onur, ihmaller zincirini araştırmak için, ilgili bakanlara tek tek soru önergeleri gönderdi. Gelen cevaplar, olayın kendisi kadar trajik...
Buyrun, bakanlarımızın topu nasıl taca ve birbirine attıklarını görün!

İbretlik cevaplar

1. Orman Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’na yöneltilen sorular: “Neden TEDAŞ trafolarının olduğu yerde baraj yapılıyor? Göl seviyesine 90 derecelik eğimle yaklaşan ve ölüm saçan direkler için DSİ ne yaptı? Trafoların baraj göletinde kalması kimin ihmali?”

Bu da Eroğlu’nun tek satırlık cevabı: “Konu hakkında, Aşkale Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen adli soruşturmanın neticesine göre işlem yapılacaktır.” Bu kadar!

2. Enerji Bakanı Taner Yıldız’a sorular: “2005’te yapımına başlanan Karasu HES baraj göletinin ortasındaki trafo direkleri neden taşınmadı? İdeal enerji, trafoların taşınması için bir talepte bulundu mu? TEDAŞ’ın ihmali var mı, trafoları taşıyacak mı?”

Yıldız’ın cevabı: “TEDAŞ Genel Müdürlüğü’nün özelleştirme kapsam ve programında bulunması sebebiyle söz konusu soruların Maliye Bakanlığı’ndan sorulması uygundur.”

3. Gelelim Sosyal Güvenlik Bakanı’na gönderilen sorulara: “Buz tutmuş gölette onarım için olağanüstü güvenlik tedbirleri alınması gerekmez mi? TEDAŞ’ın böyle koşullarda arıza onarımı için iş güvenliği kriterleri neler? Beş işçi arızayı gidermek için neden gölete havuz bisikletiyle girmek zorunda kalmıştır? Neden can yelekleri yoktur? Kimlerin ihmali olmuştur?”

Tek detay Şahin’den

Faruk Çelik, meslektaşlarından daha uzun ve detaylı yanıtlamış soruları. Fakat o da sorumluluğun işverende, hatta neredeyse işçilerde olduğunu ima ediyor... Ayrıca Bakanlık müfettiş görevlendirmiş, araştırmalar sürüyormuş... Üç aydır bulamadıklarını şimdi nasıl bulacaklar acaba?

4. Onur, “Kurtarma skandalı”nın muhatabı İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e de soru yollamış... Arama kurtarmayla ilgili toplam 11 sorusuna Şahin, tek tek ve gayet detaylı cevaplar vermiş. Bu da en azından meseleyi ciddiye aldığını gösteriyor.

Enerji Bakanı’nın topu attığı Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e de soru önergesi veren Onur, henüz yanıt alamamış. Diğer bakanlardan gelen yanıtları ise “Ağaç balta kesti, suya düştü, inek içti, dağa kaçtı, yandı bitti-kül oldu hikayesi bu...” diye yorumluyor.

“Ne bekliyordun?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim... Uludere’deki soruşturma hala tamamlanamazken, Kuşadası’nda PKK saldırısında ölenlerin ailelerine verilen tazminat geri istenirken, Samsun’daki sel felaketinden sonra “müjdeler olsun! Birkaç ay halkımıza fatura kesmeyeceğiz” denirken... Aşkale’de ölen işçiler için ne yapılmasını bekliyordum?

Her şeye rağmen, galiba bir damla insanlık görebilmeyi...

Bir yıl sonra harakiri

-  Güzel haber buna derim: Aylık mizah dergisi Harakiri, bir yıllık aradan sonra bugün yeniden bayide! 
- Pazartesi akşamı, Harakiri’nin yeni sayısını görme şansına erdim. Dergi, güzelliği, sivriliği ve estetiğinden hiçbir şey kaybetmemiş. Aksine, öyküler de çizgiler de zıpkın gibi!   
- Hatırlatalım: Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun 150 bin lira para cezası kestiği dergi, geçen yıl ikinci sayısından sonra kapanmak zorunda kalmıştı.
-  Ayrıca derginin siyah poşete konulması, reklam yapamaması gibi yaptırımlar, ekibi “yayına ara”  verme kararını almaya itmişti. Davaların bir kısmı sürüyor ama Harakiri poşetsiz olarak yayın hayatına devam edecek...

Milliyet / 11.07.12