(24.10.12) - Tutsakların 43. gününe gelen açlık grevine destek için Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi önünde üç günlük dönüşümlü açlık grevi eylemi başlatmak isteyen kitleye polis azgınca saldırdı.
Demokratik Özgür Kadın Hareketi ve Halkların Demokratik Kongresi İstanbul İl Kadın Meclisi tarafından örgütlenen eyleme izin vermeyen polis, hapishane yoluna çevik kuvvet ve panzerle barikat kurarak eylemcilerin hapishane önüne geçisini engelledi. Polisin tehditkar 'uyarıları' karşısında eylem iradesini koruyan kitle bekleyişini sürdürdü. Polisin keyfi, yasakçı tutumuna karşı pankartlar açılarak eylem barikat önünde başlatıldı. Kürtçe pankartlar ile "Kadınlar ölüm istemiyor!/HDK İstanbul İl Kadın Meclisi” pankartları açılırken "Talepler kabul edilsin, tecrit kaldırılsın!", "Çığlıkları duy, duyur!", "Anadil bölmez tecrit öldürür!" şiarlı HDK dövizleri taşındı.
Eylem boyunca "Anadil haktır engellenemez!", "Kadınlar ölüm istemiyor!", "Yalancı basın istemiyoruz!" sloganlarıyla, açlık grevini selamlayan Kürtçe sloganlar atıldı.
Eyleme destek veren sınıf devrimcileriyse "Eşitlik, kardeşlik, Kürt ulusuna özgürlük!", "Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük!", "Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!" şiarlı BDSP dövizleriyle eyleme katıldılar.
Eylemde ilk olarak tutsakların açlık grevindeki talepleri yinelenerek kabul edilmesi çağrısı yapıldı. Ardından söz HDK İstanul Miletvekili Sebahat Tuncel'e bırakıldı. Tuncel, sözlerine polsin keyfi uygulamalarını teşhir ederek başlarken dün de Tekirdağ yürüyüşüne polisin gaz, cop ve tazyikli suyla saldırdığını hatırlattı. Tuncel, tutsakların açlık grevi nedenlerinin tek başına tecrit ve cezaevi koşulları olmadığını, aynı zamanda özgürlük mücadelesi için de bu eylemin yapıldığını ifade etti. Tuncel "Onların talepleri bizim taleplerimiz" diyerek Adalet Bakanlığı'na ölümler olmadan görüşmeleri başlatma çağrısı yaptı.
Tuncel'in konuşması sırasında polislere tepki gösteren bir ananın haykırışı kitle tarafından "Anaların öfkesi katilleri boğacak!" sloganlarıyla karşılandı. Ana fenalaşıp götürülürken hep birlikte "Katil devlet hesap verecek!" sloganı atıldı.
Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi'nde tutsakların 22 Eylül'den beri açlık grevinde oldukları belirtilerek eylemdeki kadın tutsaklar selamlandı.
Kadın örgütleri ve feministlerin de eyleme destek verdiği belirtilerek söz feministlere verildi. Feministler adına yapılan açıklamada, kadınların eylemine destek vermek için burada oldukları ifade edildi.
Arından eyleme katılan sanatçı Fehat Tunç'a söz verildi. Tunç, "Hayata Dönüş" operasyonlarını hatırlatarak açlık grevi eylemi yapanlara ve destekçilerine devletin saldırdığını ifade etti. Tunç sözlerini, bu mücadelenin engellenemeyeceğini ifade ederek tamamladı.
Yapılan konuşmaların ardından polis gaz bombaları ve tazyikli suyla saldırıya geçti. Kitle E-5 boyunca dağılırken polisin azgın saldırısından fenalaşanlar oldu. Eyleme katılan yaşlılar yoğun gazdan rahatsızlanırken bir kişi ambulansla hastaneye kaldırıldı. Polis eylemcilerin yol güzergahına gaz bombları atarken çevredeki emekçiler de gazdan etkilendi.
Polise taşlarla karşılık veren eylemciler Şirinevler bölgesinde ara sokaklara çekildi.
Polis saldırısında gözaltına alınanlar arasında bir BDSP çalışanının da olduğu öğrenildi. Ataköy Polis Merkezi'nde tutulan ve karakolda ifade vermeyi reddeden sınıf devrimcisi, Bakırköy Devlet Hastanesi'ne götürülmesinin ardından serbest bırakıldı.
Gözaltına alınan iki BDP'linin de serbest bırakıldığı öğrenildi.
Kızıl Bayrak / İstanbul
