23 Mayıs Grevi'nin tebliği: Yasa değişsin - Atilla Özsever

  • Arşiv
  • |
  • Basın
  • |
  • 28 Mayıs 2012
  • 15:24

Kamu çalışanlarının 23 Mayıs tarihinde yaptıkları grev, farklı sendikalara üye kamu emekçilerinin örgütsüz kesimle birlikte gerçekleştirdikleri en geniş katılımlı grevlerden biri oldu. KESK ve Kamu-Sen’in ortak grev kararına “yandaş sendika” Memur-Sen’in kimi üyeleri de katıldı.

Hükümet yetkililerinin, “Mevzuatta memurun grev hakkı yok” demesine ve üstü örtülü tehditlerine rağmen sendikaların verdiği rakama göre 1.5 milyona yakın kamu çalışanı böyle bir grevi gerçekleştirdi. Sonuçta Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer bile “eyleme katılan öğretmenler hakkında soruşturma açmayacağız” demek zorunda kaldı.

Toplu görüşmelerin uyuşmazlıkla sonuçlanması üzerine Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na başvuru yetkisi olan Memur-Sen de, bir protesto yürüyüşü düzenleme mecburiyetini hissederek bu başvuruyu yerine getirdi. Bu durumda 29 Mayıs’ta kararını verecek olan hakem kurulunun 23 Mayıs’taki grevin taleplerini göz ardı etmemesi gerekir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 2012’deki enflasyonun yüzde 6 - 6.5 oranında beklendiğini belirterek memurlara yüzde 7.6 oranında zam verileceğini iddia ediyor.

Öncelikle bu zam oranı yanlış. Hükümet 2012’nin ilk altı ayı için yüzde 3.5, ikinci altı ayı için de yüzde 4 zam teklif etti. Basit bir hesapla 100 TL. ilk altı ayın sonunda 103.5 TL. edecek, 103.5 TL. de ikinci altı ay sonunda yüzde 4’lük artışla 107.6’ye ulaşacak. Bakan Çelik bu son rakamı dikkate alarak yüzde 7.6’lık bir artış olacağını söylüyor. Oysa 103.5 TL. altı ay üzerinde 621 TL. eder, ikinci altı ayda da 107.6 TL. yine altı ay toplamı üzerinden 646 TL.’yi buluyor. İkisinin toplamını 12 aya böldüğümüzde ortalaması 105.57’ye geliyor. Yani 100 TL., hükümetin verdiği zamla yıllık ortalama 105.57 rakamına geliyor ki, bu da ortalama yüzde 5.57’lik bir artış demektir. Bakan Çelik kamu oyunu bir kez daha yanıltıyor. Öte yandan Nisan 2012 itibariyle yıllık enflasyonun yüzde 11.14 olarak gerçekleşti.

Ayrıca 2002 – 2012 yıllarını kapsayan 10 yıllık dönemde TÜFE + büyüme endeksinin 359 puan, memurun maaş endeksinin ise 324 olduğu dikkate alınırsa sadece ücret zammı açısından memurların yüzde 35 alacaklı olduğu ortaya çıkacaktır. Tüm bu olgular çerçevesinde ve 23 Mayıs Grevi de baz alındığı takdirde, grevsiz toplu sözleşme düzeninin “geçersiz” hale geldiği görülecektir. Son grevle, toplu sözleşme kavramının grev hakkından yoksun olamayacağı anlaşılmıştır. 23 Mayıs Grevi, grevsiz toplu sözleşme düzenlemesini içeren 4688 sayılı yasanın temellerini çürütmüştür. Haziran 2012 yılında toplanacak olan ILO Genel Konferansı öncesinde memurlara toplu sözleşmeli grev hakkını sağlayan bir yasa değişikliği hayata geçirilmelidir.

Memur sendikalarının işyerlerinde ortaklaştırdıkları mücadelelerini bu taleple birlikte yeniden yükseltmeleri, işçi sendikalarının da bu talebe somut ve fiili destek vermeleri gerekli hale geliyor…

Yurt / 28.05.12