Türk-İş, Hak-İş, DİSK: Vergide adalet istiyoruz

DİSK, Türk-İş ve Hak-İş, meclis gündemindeki vergi düzenlemesine ilişkin ortak açıklama yaptı.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 13 Kasım 2019
  • 15:31

İşçi sendikaları konfederasyonları DİSK, Türk-İş ve Hak-İş tarafından, meclisin gündemindeki vergi düzenlemesi üzerine düzenlenen ortak basın toplantısında, vergi sistemindeki adaletsizliğe dikkat çekilerek ortak talepler açıklandı.

Üç konfederasyonun Türk-İş Genel Merkez binasında ortak düzenlediği açıklamaya, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu katıldı.

Bu vergi düzeni adil değildir”

Açıklamanın tüm çalışanların en önemli sorunlarından biri olan vergi yüklerinin azaltılması ve vergide adaletin sağlanması için gerçekleştirildiği belirtilerek üç konfederasyonun bu konudaki ortak görüş ve talepleri dile getirildi.

Devletin vergi gelirlerinin büyük çoğunluğunun “ücret geliri elde edenler”den toplandığı ifade edilen açıklamada, hem doğrudan gelir hem dolaylı vergilerin yükünün ücretli çalışanlar üzerinde olduğu kaydedildi. İşçiler üzerinde “ağır vergi baskısı” bulunduğunun altı çizilen açıklamada şu vurgu yapıld:

“İşçinin eline geçen net ücret, vergi kesintileri nedeniyle, yılbaşına göre geçen sürede giderek geriliyor. Ücretli çalışanların net ücreti, bir yandan enflasyon nedeniyle satın alma gücünü kaybetmesiyle, diğer yandan artan vergi oranı nedeniyle azalıyor. Bu vergi düzeni adil değildir…”

Yasa teklifi vergi adaletsizliğini ortadan kaldırmıyor”

Bu anlayışın Anayasa’yla bağdaşmadığına değinilerek devam eden açıklamada, meclis gündemindeki düzenleme için şu ifadeler kullanıldı:

“Yasa teklifi emekçilerin beklentilerini karşılamıyor, vergi adaletsizliğini ortadan kaldırmıyor.
Bu teklifte, ücretliler lehine olan ‘ayırım ilkesi’ yaklaşımı yine gözetilmiyor.
Çalışanların 2005 yılı gelir vergisi tarifesine uygulanan yüzde 15-20-25-30-35 gelir vergisi oranı, 2006 yılından bu yana yüzde 15-20-27-35 olarak maalesef daha yüksek uygulanıyor.
2005 yılında gelir vergisi tarifesi brüt asgari ücretin 13,5 katı iken, günümüzde 7 katına denk gelmektedir. Çalışanlar her yıl daha fazla vergi ödemek zorunda kalıyor.
Bu uygulama sosyal adaletle bağdaşmıyor.
Bütün taleplere rağmen gelir vergisi tarifesi ücretliler lehine iyileştirilmiyor.”

Asgari ücrete tekabül eden kısım vergiden muaf olmalı”

Türk-İş, DİSK ve Hak-İş’in ortak taleplerinin sıralandığı açıklamada, emek üzerindeki vergi yükü azaltılarak vergi tarife oranlarının yeniden belirlenmesi ve ücretlerin asgari ücrete denk düşen kısmından vergi alınmaması başta olmak üzere şu talepler sıralandı:

-Emek üzerindeki vergi yükünün azaltılması ve verginin geniş kitlelere adil bir şekilde yansımasının sağlanması gerekmektedir. O nedenle, gelir vergisi tarife basamakları ve oranları acil olarak çalışanlar lehine güncellenmelidir.

-Bütün ücretlerden asgari ücrete tekabül eden kısım vergiden muaf olmalıdır. Asgari ücret sonrası ilk vergi basamağı için uygulanacak oran yüzde 10 olmalıdır.

-Düşük gelirli hane halkının tüketiminde önemli payı olan gıda ve alkolsüz içecekler, eğitim, sağlık ile giyim ve ayakkabı grubu için halen indirimli vergi oranı uygulanmaktaysa da düşük gelirli ailelerin tüketim vergi payını azaltmak için bu oranın daha da aşağıya çekilmesi sağlanmalıdır.

-Ücret geliri elde eden kişilerin giderlerini ödedikleri vergiden indirememelerinin doğurduğu anayasal eşitlik ilkesine aykırılık halini karşılayabilmek için, tıpkı gayrimenkul sermaye iratlarında olduğu gibi, yüzde 25’lik götürü gider indiriminin yapılmasını öneriyoruz.

-İşçinin kendisi ve diğer aile fertleri için yapmak zorunda olduğu gıda, barınma, giyim, ısınma, elektrik, sağlık, eğitim gibi giderlerinin gelir vergisi matrahından mahsup edilmelidir. Zira benzer harcamalar, beyanname usulü ile vergiye tabi mükellefler tarafından gelir vergisi matrahından mahsup edilebilmektedir.

-Bireysel doğalgaz, elektrik, su, ulaşım ve iletişim hizmetleri tüketiminden alınan KDV yüzde 1’e düşürülmelidir.

-Temel tüketim mallarından alınan KDV sıfırlanmalıdır.