İzmir’de KESK’li emekçiler KHK ve ihraçlara karşı eylemlerinin 124. haftasını geride bıraktı. Bu haftaki eylemin gündemi 25 Kasım oldu.
Emekçilerin Karşıyaka İş Bankası önünde saat 17.30’da bir araya geldiği eylemde, Eğitim Sen Karşıyaka Şubesi erbane ritim topluluğunun söylediği türkülerle halay çekildi.
Müzik dinletisinin ardından basın açıklamasına geçildi. Açıklamada, ataerkil kapitalist sistemin, dünya çapındaki krizine değinilerek şöyle denildi:
“Tüm dünyada kadınları güvencesizliğe, işsizliğe, eril zihniyete ve aileye daha çok mahkûm etmektedir. Kadınların birçok hakkını yüzyıl önce elde ettiği ülkelerde bugün seçme seçilme, üreme, boşanma, sosyal güvenceye sahip olma, eşit işe eşit ücret gibi en temel medeni ve sosyal ve ekonomik haklar ayaklar altına alınmaktadır. Diğer yandan da, tüm bu saldırılara ve yarattığı şiddet biçimlerine, kürtaj yasaklarına, yoksulluğa, işsizliğe, ayrımcılığa karşı dünyanın her yerinde kadınların itiraz ve direnişleri yükselmektedir.”
“AKP’nin politikaları kadına yönelik şiddeti arttırmaktadır!”
Türkiye’de AKP iktidarının dinci-gericilikle kadına yönelik şiddetin önünü açtığına değinilen açıklamada, “Ülkemiz açısından da, ataerki ve kapitalizm ortaklığına siyasal islam ideolojisini ekleyen siyasi iktidarın; şiddeti olağanlaştıran cinsiyetçi söylem ve politikaları ile neoliberalizm, savaş, ırkçılık, tekçilik, dinin araçsallaştırılması, ekonomik kriz gibi nedenler kadına yönelik şiddeti her geçen gün artırmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
“Kadın emeğine, bedenine, kimliğine karşı saldırı hiç olmadığı kadar artmıştır” diye devam eden açıklamada, ortalama günde iki kadının cinayete kurban gittiği ve son 17 yılda 15 bin kadının katledildiği belirtildi. AKP iktidarının ve katilleri koruyan, cezasız bırakan yargının suç ortaklığına işaret edilen açıklamada, AKP’nin savaş politikalarından bahsedildi. “Savaş en çok kadınları vurmaktadır” ifadeleriyle birlikte, savaşlarda kadınların tecavüze uğradığı, öldürüldüğü ya da fuhuşa zorlandığı belirtildi.
“İşyerleri şiddet üretiyor!”
AKP döneminde kadın ve emek karşıtı esnek, güvencesiz, parçalı istihdam biçimlerinin hayata geçirilerek çalışma yaşamının yeniden şekillendirildiği üzerinde durulan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Baskı ve örgütlülüğü parçalamaya dönük, başta KHK’lerle işten atmalar olmak üzere, yasal ve hukuki dayanağı olmayan uygulamalar artmıştır. Tüm bu politikalar, işyerlerinde daha fazla eşitsizlik, yoksulluk, ayrımcılık, cinsiyetçilik, mobbing ve şiddet olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışma yaşamı ve koşulları, tüm emekçiler açısından özellikle de kadınlar açısından şiddetin kendisi haline gelmiş durumdadır.”
“Kadınlar mücadelede kararlı”
Kadınların, şiddete, sömürüye karşı, yaşamın özgür özneleri olma mücadelesini uzun yıllardır ve aralıksız bir biçimde sürdürdüğü vurgusu yapılan açıklama şöyle devam etti:
“Kadınların hak ve özgürlüğüne dair bugün ne varsa tümü bu mücadelenin sonucudur. Kadın emeğinin gaspı ve bedeninin denetimine dayalı, tarihsel arka planı çok güçlü eril zihniyetin kadınlar üzerinde kurduğu sistematik tahakkümü kırmanın tek yolu yine sürekli ve örgütlü kadın mücadelesini yükseltmekten geçmektedir. Dünden bugüne dünyanın dört yanında kapitalist ataerkil sisteme karşı gelişen ve kazanıma ulaşan tüm direnişlerde kadınların en önde yer alması bunu kanıtlamaktadır.”
“‘Eşit ve özgür yaşamak istiyoruz’ kampanyamızı başlatıyoruz”
KESK’li kadınların 25 Kasım’da alanlarda olduğu ifade edilen açıklamada, bugünden itibaren 8 Mart’a kadar sürecek ‘Eşit ve özgür yaşamak istiyoruz’ kampanyasını başlattıkları ifade edildi. Örgütlenme ve alanlarda olma çağrısının ardından açıklama, mücadele talepleri sıralanarak sloganlarla son buldu.
Kızıl Bayrak / İzmir