KESK İzmir Şubeler Platformu’nun KHK ve ihraçlara karşı eylemleri bugün 118. haftasında devam etti.
Kamu emekçilerinin yanı sıra sanatçı Suavi’nin de içerisinde olduğu desteğe gelenler, Karşıyaka İş Bankası önünde saat 18.00’de bir araya geldi.
Basın açıklamasını Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç okudu. Kılıç mücadelelerinin bir gün sonuç vereceği ümidini dile getirerek dün TÖS’ün kurucusu Fakir Baykurt’un andıklarını hatırlattı.
Açıklamanın devamında, KHK’lar ve ihraçlarla gerçekleşen hukuksuzluğun OHAL komisyonu ile devam ettiğini belirten Kılıç, “Bu süre zarfında dosyalarımız hala incelenmemiştir. Dosyası incelenip hukuksuz ihraç edildiğini kabul ederek görevine başlayan arkadaşlarımızla ilgili bu yargısız infazı gerçekleştirenlerle ilgili bir soruşturma başlatılmamıştır. Görevi kötüye kullandıkları için cezalandırılmamışlardır” diyerek devam etti.
İhraç edilen ve ihraç süresi sonrası yaşadığı haksızlığa dayanamayarak kalp krizi sonucu yaşamını yitiren SES Malatya eski Şube Başkanı Bülent Uçar’ın işine iade edilmesi yönünde karar verildiğini ifade eden Kılıç “Arkadaşımız Bülent Uçar, 17 Şubat 2017’de İŞKUR’a başvurmuş, olumsuz yanıt alınca kalp krizi geçirerek yaşamını yitirmiştir. OHAL komisyonu, ihraç edildikten 3 yıl, yaşamını yitirdikten 20 ay sonra Bülent Uçar’ı işine iade ediyor” diyerek adaletsizliğe dikkat çekti.
“Emek, barış ve demokrasi mücadelemiz sürecek”
Açıklamanın devamında, baskı ve devlet terörünün, kirli savaşın tırmandırıldığına ilişkin şu ifadeler kullanıldı:
“Bugünlerde, yaşanan anti demokratik ve hukuksuz uygulamalara karşı ses çıkaran her ses bastırılıyor. Adeta sokakta söz söylemek yasak hale getirilmiş. ‘Ülke hassasiyetleri’ denilerek emek, barış, demokrasi ve çevre mücadelemiz engelleniyor. ‘Su ve Vicdan Nöbeti’ yasaklanıyor, Cumartesi Anneleri’nin açıklaması engelleniyor, yapılan basın açıklamalarında da kimi sözcükler yasaklanıyor. Bu durum asla kabul edilemez. KESK olarak kurulduğumuz günden bu yana emek, barış ve demokrasi mücadelesinin hep tarafı olduk. Ülkede, Ortadoğu’da ve dünyada yaşanan savaşlara karşı çıktık. Ölümü değil, yaşamı savunduk. Çatışmayla değil müzakereyle sorunların çözümünden yana olduk. ‘Savaş ölümdür, kandır, yıkımdır, gözyaşıdır, acıdır’ dedik. Bu söylemlerimizi bundan sonra da kararlılıkla sürdüreceğimizi buradan bir kez daha ifade etmek istiyoruz ki 3 yıla yakın bir zamandır burada oturma eylemleri ile bize yaşatılan hukuksuzluğun son bulmasını istiyoruz. Gözlerini kapatıp kulaklarını tıkayan, vicdandan yoksun bu hukuksuzluktan sorumlu sorumsuzları daha kapsamlı ve etkili bir şekilde teşhir etmeliyiz.”
Son olarak “Halkın sanatçılarını, şairlerini, tiyatrocularını, bilim insanlarını, demokratik siyaset yapanları bu oturma eylemimizde bizimle dayanışmaya çağırıyoruz” ifadeleriyle basın açıklaması noktalandı. Oturma eylemi ve sloganlarla 118. hafta sona erdi.
Kızıl Bayrak / İzmir