Eğitimin ticarileşmesinin temel boyutlarından birini de mantar gibi çoğalan üniversiteler oluşturuyor. AKP iktidarı ve sermaye sahipleri eğitimde neoliberal dönüşümün bir parçası olarak her yerde özel üniversiteler açtılar. Bunu büyük bir böbürlenmenin konusu yapan AKP şefi, üniversitelerden mezun olanlar için de pişkince “herkes iş bulmak zorunda değil” demişti. Yükseköğretimde eğitimin “gecekondu” üniversiteleri eliyle satılmasının yanı sıra giderek niteliksizleşmesi de dönüşüm sürecinin bir parçası oldu.
YÖK’ün “Vakıf Yükseköğretim Kurumları 2020” raporuna göre vakıf üniversitelerinde yapılan harcamalar ise bu dönüşüm sürecinin devam ettiğinin göstergesi oldu. Raporda vakıf üniversitelerinin mali ve akademik durumları hakkında bilgiler yer aldı. Rapora göre, 77 vakıf yükseköğretim kurumunun 47'si İstanbul'da, 13’ü Ankara’da yer alıyor.
Reklam ve tanıtım kütüphane harcamalarından 4 kat fazla
Vakıf üniversitelerinin Ar-Ge bütçeleri 751 milyon 88 bin 285 lira, toplam öz kaynaklı Ar-Ge bütçeleri ise 172 milyon 432 bin 461 lira oldu. Ortalama Ar-Ge harcaması 2018-2019 döneminde bu rakam 3 milyon 83 bin 21 lira 9 kuruşa oldu.
Vakıf üniversiteleri, 2017-2018 eğitim-öğretim döneminde kütüphane için toplam 60 milyon 242 bin 501 lira, 2018-2019 eğitim-öğretim döneminde 85 milyon 499 bin 393 lira kuruş harcama yaptı. Kütüphane için yapılan harcamaların ortalaması 545 bin 243 lira.
Vakıf üniversitelerinin reklam ve tanıtım giderleri ise kütüphane harcamalarını katladı. Reklam ve tanıtıma 2017-2018 eğitim-öğretim döneminde toplamda 219 milyon 476 bin 23 lira 6 kuruş harcandı. 2018-2019 eğitim-öğretim yılında 216 milyon 796 bin 443 lira 6 kuruş harcandı.
Üniversiteler reklam ve tanıtıma ortalama 2 milyon 173 bin 178 lira olurken, bu miktar kütüphaneye yapılan harcamaların ortalamasının 4 katı oldu.