28’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan davanın üçüncü duruşmasının ikinci oturumu, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sincan Hapishanesi’nde görülen duruşmada dört kişi tahliye edildi.
HDP’nin tutuklu RTÜK üyesi Ali Ürküt çok kapsamlı olan Kobanê dosyasına ilişkin kısa sürede savunma hazırlamanın mümkün olmadığını belirterek ek süre istedi. Heyet başkanının diğerlerinin savunmasına geçmek istemesi üzerine avukatlar, usule yönelik itirazda bulunacaklarını söyledi.
Ürküt’ün avukatı Cihan Aydın konuşmasında şunları ifade etti:
“Ali Ürküt hakkında hazırlanan iddianamenin çok trajik komik yanları var. 2011’den başlanarak alınan bazı ANF haberleri var. Anlaşıldığı üzere bu iddianame Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından değil, ANF tarafından hazırlanmış durumda.”
Ürküt’ün diğer avukatı Sezin Uçar da hem bugün hem de dünkü duruşmanın yönetim biçimi ve tutanağa yansıma biçimine ilişkin eleştirileri olduğunu belirtti.
Avukatların taleplerini reddeden mahkeme başkanı, şu kararları aldı:
“Katılma taleplerini sanık savunmaları alındıktan sonra değerlendirilmesine, Ali Ürküt’ün hakkında müşteki beyanlarının yeniden alınması talebinin müştekiler şehir dışında olduğundan yeniden alınması ve eski haline getirilmesi talebinin usule uygun olmaması nedeniyle reddine, CMK’nin 201 maddesine soru sorulabilecek olarak müdafi ve vekillerin soru sorması belirtildiğinden katılmasına karar verilmezse bile müvekkil olarak duruşmaya katılan avukatların soru sorma hakları yasa gereği bulunması nedeniyle talebin reddine, Ceza Muhakemesinde SEGBİS’in kullanılması hakkında yönetmelik gereğince talep eden ilgililer tarafından izlenebileceği belirtilmiş olup bir örneğinin verilmesine dair düzenleme bulunmaması nedeniyle SEGBİS kayıtlarının verilmesi talebinin reddine oy birliği ile karar verildi.”
Heyetin savunma istediği Bülent Parmaksız şunları ifade etti:
“Savunma yapmayacağım. Bugün 15 Haziran 1970 yılında büyük işçi direnişinin yıldönümü. İşçi konfederasyonu Demirel hükümetinin, işçilerin örgütlenmesine karşı Kocaeli’nde ve İstanbul'da büyük direniş sergilediler. 3 işçi yaşamını yitirdi. Örgütlenme bir haktır insanlık ve emekçi sınıflar için. Egemen sınıflar her fırsatta bunu engellemeye çalışıyorlar bu direnişi. İnsanlık için büyük bir kazanımdır. Ek klasörler bize gelmedi. Bize tebliğ edilen bir şey de yok klasörlerin bize verilmesi ve savunma için de makul bir süre talep ediyorum.”
Alp Altınörs ise, mahkeme başkanı tarafından sözünün kesildiğini belirterek, tepki gösterdi. Altınörs şunları ifade etti:
“Söz hakkımı kullanmak istedim buna engel olmamanızı istiyorum. Ayağa kalkmadan neden savunmama engel oluyorsunuz.”
Avukatlara söz hakkı vermeyen heyet başkanı kararını açıkladı. Mahkeme heyeti ara kararında Berfin Özgü Köse, Can Memiş, Cihan Erdal ve Ayhan Bilgen, yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartı ile tahliye edilmesine hükmetti. Duruşmaya yarın devam edilecek.