Kızıl Bayrak’ın 27 Kasım 2022 tarihli 33. sayısı “Kirli savaşa, provokasyonlara, faşist baskı ve zorbalığa karşı; Birleşik, militan, kitlesel direniş!” manşetiyle yayımlandı. Gazetenin kapak yazısında, Taksim saldırısıyla düğmesine basılan ve Kürt halkını hedef alan kirli savaş sürecine yer verilerek şunlar ifade ediliyor:
“Açıkça görülüyor ki, AKP-MHP iktidarı Taksim’de gerçekleştirilen bombalı saldırı ve Güney Kürdistan ile Rojava’yı hedef alan askeri harekatlar üzerinden toplumu ve düzen siyasetini bir kez daha “savaş konseptine” göre dizayn etmeyi amaçlamaktadır.
Bu kapsamda bir yandan düzen muhalefetini “terör” demagojisi, “yerli ve milli” duyarlılık vb. gerici söylemler ile hizaya çekmeye, paralize ederek kendisine yedeklemeye çalışan iktidar; öte yandan ilerici-sol güçlere ve sokak muhalefetine sopa sallıyor. “Savaş hali” bahanesi ile baskı ve yasaklarını tırmandırarak, seçim sürecinde toplumsal muhalefete deli gömleği giydirmeyi ve hareketsiz bırakmayı umuyor.”
Kapak yazısının devamında, gerici-faşist rejimin tırmandırdığı çok yönlü saldırganlık karşısında direnme iradesinin önemine vurgu yapılarak şu ifadelere yer veriliyor:
“Emperyalistlerin açık ya da örtülü desteği ile startı verilen ve dozu her geçen gün artırılan savaş ve saldırganlık karşısında mazlum Kürt halkı, işçi sınıfı, emekçiler ve diğer toplumsal mücadele dinamikleri “işçilerin birliği, halkların kardeşliği” çizgisinde kenetlenmeli, direnme iradesini güçlendirmeli, emperyalistler ve işbirlikçi sermaye düzenine karşı mücadeleyi büyütmelidir.”
Gazetenin orta sayfasında ise TKİP Merkezi Yayın Organı EKİM’in, Kasım 2022 tarihli 327. sayısının başyazısı yer alıyor. “Seçimler ve sol ittifaklar” başlıklı yazıda, reformist sol hareketin seçim hazırlıkları bağlamında oluşturduğu ittifaklar ve bu ittifakların politik platformları değerlendirilerek şu noktanın altı çiziliyor:
“Parlamentarizmden koparak devrimcileşenler, ona dönerek böylece devrimci dönemlerinden geriye hiçbir iz bırakmamış oldular. Ama temel önemde bir farkla: '60'lı yılların parlamentarizmi dönemin modern sosyal uyanış ortamında yeniden doğuş halindeki bir solun ilk saf ve ham, dolayısıyla masumiyet yüklü aşamasını temsil ediyordu. Oysa bugünün parlamentarizmi bir çürüme ve tükeniş sürecinin tepe noktasını...”
***
Gazetenin arka kapağında ise, 25 Kasım’da İstanbul’da gerçekleştirilen kadın eyleminde estirilen polis terörüne işaret edilerek, polis şiddeti ile bacağı kırılan TOMİS üyesi Dilbent Türkler ile dayanışma çağrısı yapılıyor. Emekçi kadınların sömürü ve şiddete karşı verdiği mücadelenin faşist baskı ve zorbalıkla engellenemeyeceği vurgulanıyor.
Gazetede yer alan diğer yazılar ise şu şekilde:
-İstiklal saldırısı, savaş ve düzen muhalefeti
-Rejimin “siyaset bohçası” pis kokular yayıyor
-Türk sermaye devletinin kanlı oyunu
-Yüzyılın yalanlarının amacı: Artan sömürüyü ve soygunu gizlemek
-Boş vaatlere kanmak sefaleti kabul etmektir!
-Kapitalistlerin suç ortağı sendika bürokrasisi!
-Nersoy Tekstil’de kölelik koşullarına karşı direniş!
-BM İklim Konferansı’nın ardından...
-“ABD’nin Talibanı” kadınların parklara girişini yasakladı
-Dünya Kupası ve batının iki yüzlülüğü
-“Tüm sorunları grevde olduğu gibi çözebiliriz”
-Mesleki eğitimde güncel gelişmeler
-Güvenli barınma haktır!
-Sahte vaatlere karşı mücadeleye!
Gazetenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz…