Cumartesi Anneleri Ermeni aydınları için adalet istedi

Cumartesi Anneleri 839. hafta eyleminde, evlerinden gözaltına alınıp gözaltında kaybedilen İstanbullu Ermeni aydınları andı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 24 Nisan 2021
  • 14:13

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri sosyal medyada gerçekleştirdikleri, 839. hafta eyleminde, evlerinden gözaltına alınıp gözaltında kaybedilen İstanbullu Ermeni aydınları andı.

Saat 12.00'de yayınlanan videoda Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun'un sunumuyla ilk sözü Cumartesi İnsanı Rober Koptaş aldı. Ardından söz alan Hasan Ocak'ın kardeşi Aysel Ocak İstanbul'da gözaltına alınarak Ermeni yazar, sanatçı ve aydınlarının gözaltında kaybedilişini anlattılar.

Gözaltın kaybetmeler 24 Nisan 1915'te başladı

Basın metnini ise Cumartesi İnsanı Sevinç Koçak okudu. Koçak İstanbul'da gözaltına alınıp kaybedilen Ermeni aydınların toplu kaybetmelerin başlangıcı olduğunu şu ifadelerle anlattı:

“24 Nisan vesilesi ile bir kez daha hatırlatıyoruz: Uluslararası literatürde toplu kaybetmelerin başlangıcı olarak Nazilerin 7 Nisan 1941tarihli 'Gece ve Sis' isimli operasyonu kapsamında yapılan kaybetmelere işaret edilir. Aslında 24 Nisan 1915 tarihinde İstanbul’da Ermeni aydınların gözaltına alınarak kaybedilmesi toplu kaybetmelerin başıdır, başlangıcıdır.”  

İnkar ve cezasızlık politikası bugüne dek süren kaybetmelerin zemini oldu

İnkâr edilen, toplumsal bellekten silinmek istenen geçmişin ağır insan hakkı ihlalleri olduğunu belirten Koçak inkar ve cezasızlık politikası bugüne dek uzanan gözaltında kaybetmenin zemini haline geldiğini ifade etti.

24 Nisan 1915'de Ermeni aydınların gözaltına alındığını belirten Koçak devamında şunları söyledi:

“Tutuklular önce tren sonra at arabalarıyla Ayaş ve Çankırı’ya sevk edildiler. Daha sonraki günlerde İstanbul’da devam eden tutuklamalarla Çankırı’ya getirilenlerin sayısı 158 kişiye, Ayaş’a getirilenlerin sayısı 92 kişiye çıktı.  

Gözaltına alındıkları andan itibaren başlarına geleceklerden hükümetin sorumlu olduğu bu insanlardan 174'ü bir mezar taşları bile olmadan yok edildiler. Devletin gözetimi altındayken yok olan bu insanların akıbetleri kayıtlara firar ettikleri ya da serbest bırakıldıkları şeklinde geçti. Onların hakikati resmi tarihten düşürüldü.”

Ermeni aydınları anma ve onlar için adalet aramaya devam edeceklerini belirten Koçak, “Kayıplarımızdan ve 140 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Kızıl Bayrak / İstanbul