İsviçre kadınlara seçme ve seçilme hakkı en geç tanıyan ülkelerden biri. Birçok alanda eşitsizlik, kadına yönelik taciz, tecavüz, şiddet ve cinayetlerin yüksek olduğu Avrupa ülkelerinden biri. Bu nedenle 1991’de İsviçre genelinde yarım milyon katılımcıyla kadın haklarının korunması ve genişletilmesi için eylem yapıldı. Yıllar sonra 2019’da yine yarım milyon katılımcıyla kadın haklarının giderek kötüleşmesi nedeniyle eylem gerçekleşti. Korona nedeniyle birkaç sene eylem düzenlenmezken, 2023’ten belli tekrar eylemlikler düzenlendi. Bu sene de devam ettirilerek 14 Haziran Kadınlar Grevi geleneksel ve tarihsel bir güne dönüştürüldü.
Eğitim, iş, ev işleri, çalışma alanındaki statü, ücretler, yoksulluk, sağlık sorunları ve şiddet gibi birçok alanlarda, Feminist Grev İçin Kadın Kolektifinin İsviçre’deki kadın sorunlarını ve eşitsizlikleri gözler önüne seren bir çalışma yürüttü. İstatistik Kurumundan derlenen bilgilere bakıldığında İsviçre gibi demokrasinin beşiği olarak gözüken bir ülkenin kadın konusunda düzenin sınıfsal özüne has tutum ve gericilik içinde olduğunu göstermekte.
Verilere göre, eğitim alanında kadınlar erkeklere göre tüm eğitim seviyelerinde daha fazla diploma almakta ve eğitim alanı olarak kadınlar sosyal işlere girişip, teknik alanlara daha az yönelmektedirler. Eğitim alanına oransal olarak erkeklerden daha fazla olmalarına rağmen, yüksek eğitim alanındaki öğretmen oranının sadece %37’sini ve rektörlükte de %28’ini temsil etmekteler. Yüksek öğrenimini bitirdikten beş yıl sonra kadınların %31 ev işlerinden kaynaklı yarı zamanlı çalışmakta ve %23’ü yönetim pozisyonunda çalışmakta, bu oran erkeklerde %47. Dörde bölünen ücretsiz iş türlerinde ev işleriyle çocuk yaşlı bakımı ücretsiz iş hacminin %93’nü oluşturup, haftalık 52 saate tekabül ediyor. 2020’de 7,6 milyar ücretli çalışmaya karşın 9,8 milyar ücretsiz çalışma saati yapılmış. Kadınlar ücretsiz çalışma saatlerinin %60’ını yaparken, erkekler ücretli çalışma hacminin %61’ini yapmış. Ücretsiz çalışmanın ödenmesi koşulunda bu miktar 434 milyar İsviçre frangına (CHF) tekabül ediyor, kadınların ödenmeyen ücreti ise 259 milyar CHF’ye eşdeğer. İş konusunda da tam zamanlı işte çalışan kadın oranı sadece %42. Ücret eşitsizliği noktasında kadınlar erkeklere göre ayda 1.500 CHF daha az ücret almaktalar. Araştırmaya göre 2020’de 4443 CHF’nin altındaki gelirlerin düşük ücret olarak kabul edildiği ve kadınların %16’sı düşük ücrete çalıştığı görülüyor, bu oran erkeklere göre iki kat fazla. Kadınlar arasında yabancı kadınlar ile İsviçreli kadınlar arasında da yoksulluk oranı %14 ile değişiyor, bu oran yabancı kadınlarda iki kat daha fazla. Ayrıca emeklilik yardımı için ortalama yıllık emekli maaşları ücretlerdeki gibi kadınlarda erkeklere göre de daha düşük, bu oran ortalama %35 varıyor. Şiddet alanında aile içi şiddet mağdurları %70 oranında kadınlar. İsviçre’de halen her iki haftada bir bir kadın eşinden gördüğü şiddetten kaynaklı hayatını kaybediyor. 2023’de 20 ve bu senenin başından itibaren 7 kadın cinayete kurban gitti.
Tüm bu nedenlerden dolayı kadın mücadelesi İsviçre’de dinamiğini koruyup, mücadeleyi sürdürüyor. İsviçre’deki kadınlar için tarihsel bir güne dönüştürülen 14 Haziran’da ülkenin dört bir yanında yüzbinlerce kadın “14 Haziran Kadın Grevinde pes etmiyoruz” şiarıyla sokaklara döküldü.
İsviçre genelinde kadına yönelik şiddet ve cinayetler, ücret eşitsizliği, Mesleki Emeklilik Yasası (LPP) konusunda yapılmak istenilen reform, translara yönelik nefretin karşısında durmaya, Filistin halkıyla dayanışma ve sağın yükselişi konuları işlendi. Eylemlere UNIA sendikası 5 bin CHF’lik asgari ücret talep etti.
Geçen sene 300 bin kişinin katıldığı eyleme bu sene de yüzbinler sokaklara çıktı. Cenevre’de öfkelerini haykırmak için eylemi düzenleyenler tarafından 30 bin kişinin katıldığı açıklandığı yürüyüşte polis 6 bin katıldığını belirti. Yürüyüş her seneki gibi Bastion Meydanı’nda son buldu. Lozan’da eylem inisiyatifi 20 bin kişinin katıldığını ifade ederken, polis 10 ile 15 bin arası katılımcı olduğunu beyan etti. Başkent Bern’de 35 bin kişi “Dayanışmacı, Feminist, ırkçı karşıtı!” şiarı altında yüründü. Zürih’te onbinlerce insan şehrin farklı yerlerinde sokaklara döküldü. İsviçre’nin 26 ayrı noktasında eylem ve yürüyüşler gerçekleştirildi.
Kızıl Bayrak / İsviçre