Fransa’da grevler ve işten çıkarmalar

Fransa’da kapitalistler pandemi ve krizin faturasını işçi sınıfına çıkarmak için saldırılar hayata geçirirken, farklı işçi bölükleri grevler ve direnişlerle haklarını arıyor.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 19 Nisan 2021
  • 15:24
SAM

SAM

SAM

SAM

İnfrapôle Paris Kuzey

İnfrapôle Paris Kuzey

Cerexagri, Mourenx

Cerexagri, Mourenx

Cerexagri

Cerexagri

Havacılık ve uzay sektöründe binlerce işten çıkarma

Ulusal istatistik ve ekonomik araştırmalar enstitüsüne göre 2020 yılı içerisinde, Fransa’nın güneybatısında yoğunlukta bulunan havacılık ve uzay sektöründe, taşeron işçileri hariç toplam 8 bin 800 işçi işten çıkarıldı. Bu, sektörde çalışanların %5,5’ine tekabül ediyor. Fransa genelindeyse havacılık sektöründe İş Tasarrufu Planı (PSE) kapsamında 13 bin fazla çalışanın işten çıkarılması bekleniyor. Bu sayı, PSE dışı ve taşeronların işten çıkarmalarını kapsamıyor.

Koronavirüs döneminde, 2020 Haziran sonunda, havacılık sektöründeki sermayedarlar ve onların çıkarlarını baz alan ihanetçi, İşçi Gücü (FO) sendikası, Fransız Hristiyan İşçiler Konfederasyonu (CFCT) ve Fransız Yönetim Konfederasyonu - Genel Yöneticiler Konfederasyonu (CFE-CGC) sendikaları 5 bini Fransa’da olmak üzere, dünya genelinde 15 bin çalışanı kapsayacak tarihi bir PSE’ye imza atmıştır.

Fransız sermaye devleti, kriz ve korona döneminde temsilcisi olduğu kapitalistlere milyar avroluk devlet garantili krediler ve fonlar ayırdı. Maddi yardımlar yetmezmiş gibi, Finans ve Ekonomi Bakanı Bruno Le Maire, bir radyoda verdiği demeçte “Havacılık sektörü krizden en çok etkilenen sektördür, ancak krizden daha güçlü çıkabilir” diyerek sermayedarların işçilere karşı gerçekleştirecekleri tüm saldırıların arkasında olacaklarını beyan etti. Bu işçi kıyımı, Toplu Performans Sözleşmesi (APC) gibi sözleşmelerin işçi ve emekçilerin sosyal haklarını ve gelirlerini budadığı, işten çıkarmaların yaygın olduğu bir dönemde gerçekleşiyor.

İnfrapôle Paris Kuzey bakım işçilerinin grevi sürüyor

18 Ocak’tan bu yana çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve ücret artışı için Paris’teki Kuzey bölümüne bakan Fransız Ulusal Demiryolları Hattı’na (SNCF) bağlı infrapôle Paris Nord bakım işçileri grevde.

İşçilerin taleplerine kulak asmayan yönetim, işçilerin grevini kırmaya yelteniyor. İlk olarak trafiğin olmadığı gece yarısında çalışan bakım işçilerinin çalışma saatlerini gündüze çekmeye çalışarak grevi baskılamaya ve bitirmeye yönelik hamlede bulundu. Yönetim baskı mekanizması kurmak için öncü işçileri disiplin cezaları ve işten çıkarmakla tehdit ederek, disiplin toplantısına çağırdı.

Buna karşın grevciler eylemlerle birlikte, yasal yollara da başvurdu. Sud Rail (Güney Demiryolu) Paris Nord sendikası SNCF yönetimini gece çalışmayı gündüze çekerek “grev hakkını ihlal” ettiği için konuyu yargıya taşıdı. 12 Mart’ta hakimin kararıyla infrapôle Paris Nord işçilerinin iş saatlerinin tekrar geceye çekilmesi kararı verildi.

Mahkemede kazanım elde ederek grevlerini kararlılıkla sürdüren işçiler, 2 ve 18 Mart’ta Paris’in Saint-Denis şubesi önündeydi. Yakın zamanda grevde olan Total işçileri, demiryolları işçileri, metro, tren, tramvay makinistleri, İşçi Mücadelesi örgütünün sözcüsü Nathalie Arthaud ve Boğun Eğme Fransa’nın Saint-Denis vekili Éric Coquerel de işçilerle dayanışmada bulundu. Ayrıca haklarını duyurmak ve mücadeleyi büyütmek için bir kampanya yürüten grevcilere, diğer sektörlerdeki, eğitim, posta, kamu hizmeti, Roissy havaalanı çalışanları tarafından da destek ve dayanışmalar geldi.

Grevcilerin kararlı duruşu, greve verilen önemli destek ve dayanışmalar sayesinde, SNCF yönetimi geri adım atarak, öncü işçileri disiplin toplantısına çağırmaktan vazgeçti. Bu sayede infrapôle Paris Nord grevcileri, yönetim karşısında elde ettikleri iki somut kazanımla grevlerini kararlılıkla sonuna kadar götüreceklerini açıkladı.

Cerexagri grevcileri kazanım elde etti

Ücret artışı, daha iyi çalışma koşulları ve uygun kıyafetler için iki haftadır grevde olan Bordeaux, Marsilya ve Mourenx’taki Cerexagri fabrikası işçileri, taleplerinin önemli bir kısmını aldıktan sonra, grevlerine kazanımla son verdiler. Cerexagri işçilerinin grevi 26 Mart Cuma günü başlatılmıştı. Bitki koruma ürünleri üreten fabrika; merkezi Hindistan’da bulunan, insanlık dışı koşullarda sömürdüğü işçilerin üzerinden yıllık 63 milyon avro kâr elde eden dünyaca ünlü UPL firmasına ait. 63 milyon avronun 7 milyonu Cerexagri fabrikasının üretimi sayesinde elde ediliyor.

Fabrika Seveso Direktifi sınıflandırmasına girdiği için işçilerin taleplerinden biri de, çalışma standartlarına uygun kıyafetler sağlanmasıydı. Fabrikada zor koşullarda çalışan işçiler, tehlikeli ve yanıcı madde olan kükürtle çalışıyor. Yönetim petrokimya sektöründeki çalışma kurallarını es geçerek, işçi sağlığını hiçe sayarak, kendi çalışma kurallarını işçilere dayatıyor. Yönetimin bu dayatmaları işçilerde ağır sonuçlara neden oldu. Bir sene içerisinde; yoğun sömürüye maruz kalan, sağlık sorunları artan işçiler kükürt nedeniyle yangınlar da dahil, toplam 8 iş “kazası” yaşadı.

Pandeminin başlamasıyla söz verilen ikramiyelerin de uzun bir süre geçmesine rağmen ödenmemesi nedeniyle sabrı taşan işçiler greve çıktı. Mücadelelerinin sonucunda önemli kazanımlar elde ederek grevi bitiren işçilerin yine de iki talebi kabul edilmedi. Bunlar; çalışma koşullarının hafiflemesi için en az 10 geçici işçinin işe alınması ve belli görevle atanmasıydı. Cerexagri fabrikaları üzerinden senelik 7 milyon avro kâr elde eden yönetim, ilk başta 8, sonrasında da 20 avro gibi güdük zamlar vermek istedi. Fakat grevcilerin kararlı duruşu ve 20 günlük grevi sonrası, tüm fabrikalarda, 1.300 avro olan ücretler 1.480 avroya çıkarıldı. Bu kazanımların yanı sıra işçiler büyük bir moral de kazandı. Ve esasta da, üç fabrika aynı anda greve çıkarak verdikleri mücadele, birlik olduklarında ne kadar güçlü olduklarını görmelerini sağladı.

İşten çıkarmalara karşı SAM işçileri direnişi sürdürüyor

Renault için küçük mekanik parçalar üreten fabrikanın kapatılmasına karşı döküm işçileri grev ve direnişle karşı koyuyor. İlk olarak Aveyron bölgesi Decazeville kentinde bulunan Aveyron Metal Şirketi (SAM) fabrika işçileri geçen ay greve çıktı. İşçiler grevle, Renault tarafından devralınacak şirkete 10 milyon avro kârın aktarılmasını sağladı ve bu sayede 50 çalışanın işten çıkarılmasını önledi. Bu kez komşu şehirdeki Viviez fabrikasındaki işçiler kapanmaya karşı 15 Nisan günü grev yaptı.

Şirket 2016’da Jinjiang üreticisinin 40 milyon avro yatırım yapıp, üretimi geliştireceği sözünü verdikten sonra devredildi. Jinjiang tarafından verilen söz yerine getirilmediği için, SAM şirketi 2019 yılında ikinci kez satış sürecine girdi. 9 Mart günü İspanyol CİE Otomotiv firmasının talip olduğu SAM, çalışanlarının %60’ını işten çıkaracağını açıkladı. Bu 365 işçiden 214 işçinin işten çıkarılması demek oluyordu.

Açıklamanın yarattığı öfkeyle, aynı gün tüm işçiler greve giderek, fabrikaların giriş çıkışlarını kapattılar. Grev 11 Mart’ta valilikle yapılan görüşmeye kadar sürdürüldü. Görüşmeye SAM işçileri dışında, Bosch işçileri, postane işçileri, havacılık sektöründe çalışan işçiler ve daha birçok emekçinin katıldığı 500 kişilik coşkulu ve militan bir kitle katıldı. Görüşmeye devlet ve Renault yönetiminden de katılım olurken, Fransız devleti de yoğun çevik kuvvet yığınağıyla alanı ablukaya aldı. Maden ve metal sektöründe önemli bir mücadele geleneğine sahip olan bölgede, bu kolluk gücü yığınağı devletin korkusunu yansıtırken, yerel emekçilerin de tepkisini çekti. 3 saatlik görüşme sonrası 10 milyon avro değerinde bir yardım kazanımı elde edildi. Bu ilk kazanım, SAM işçileri ve onlara desteğe gelen Bosch işçileri başta olmak üzere, bölgedeki emekçiler için bir özgüven ve motivasyon kaynağı oldu.

Viviez kentindeki tesis önünde, 21 Mart günü, Hep Birlikte Kolektifinin desteğiyle 3 bin kişiyi aşkın bir katılımla eylem gerçekleşti. 15 Nisan günü Viviez kentindeki fabrika işçileri bir günlük grev yaptı ve büro girişlerini kapatacak şekilde, konteyner dolusu sevk edilmesi gereken metal parçalarını yığdı. İşçiler, firmanın devlet ve Renault yönetiminden alacağı teşviklerin en az 250 çalışanın işten çıkarılmayacağı şekilde yapılmasını talep etti. Şimdiye kadar fabrikanın gerçekleştirdiği ciro ve aldığı yardımları da dile getirdiler. İşçiler senelik 30 milyon avro ciro yapıldığını, 10 milyonun Renault tarafından verileceğini, 8 milyon cironun da küçük parça üretimi üzerinden elde edildiğini, 800 bin avronun kalkınma planlaması olarak verileceğini, birkaç yüz bin avronun da bölge yardımından geleceğini aktardı. Bu teşvik ve desteklerin işçilerin fabrikada kalmalarını sağlayacağı vurgulandı.

Kızıl Bayrak / Fransa