Pentagon'a 2 'Özel' mesaj – Deniz Zeyrek

  • Arşiv
  • |
  • Basın
  • |
  • 14 Mayıs 2012
  • 04:51

Türkiye, Suriye ile yatıp kalksa da ABD’nin başı seçim atmosferinden dumanlı. ABD siyasetinin gündeminde Suriye’nin sırası gay ve lezbiyen evlilikleri konusunun yanına bile yaklaşamıyor. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, böyle bir dönemde geçen hafta Washington’daydı ve kendisine “Suriye’yle ilgili gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz?” diye soran Savunma Bakanı Leon Panetta’ya “Atılacak her adım uluslararası anlaşmalara göre meşru olmalı. TSK’nın rolünü ise ben değil hükümet belirleyecek” karşılığını verdi. Yoğun gündem Orgeneral Özel göreve geldikten sonra ilk kez ABD’deydi. Amerikalılara göre Özel’e davet 10 ay önce yapılmıştı ve Özel Washington’a gitme konusunda pek de aceleci değildi. Ancak Türkiye’nin üyeliğinin 60. yılının kutlanacağı NATO zirvesi, Türkiye’nin de bir radar üssüne ev sahipliği yaptığı NATO’nun füze kalkanı, Suriye krizi, PKK ile mücadele dosyalarında konuşacak çok şey birikmişti. Başlangıçta Washington ve New York’u ziyaret etmek isteyen Özel, Washington’daki yoğun gündemli temasları sürerken ziyaretin New York ayağını iptal etti. Pentagon’a ilk elden yanıt Özel’in iki önemli randevusu mevkidaşı General Martin Dempsey ve Savunma Bakanı Penetta ileydi. NATO’nun iki en büyük askeri gücünü temsil eden Dempsey ve Özel, bu hafta sonunda Şikago’da yapılacak NATO zirvesi öncesinde NATO’nun yeni vizyonunu ele aldı. Penetta’nın gündeminde ise Irak ve Suriye gibi kritik konular vardı. Bu yüzden Org. Özel’e doğrudan Suriye’deki gelişmeleri sordu. Özel’in yanıtı, Türkiye’deki ‘asker-sivil’ ilişkilerinin geldiği noktayı göstermesi açısından da önemliydi: “TSK’nın kendi değerlendirmeleri vardır. Ancak gelişmelerde alacağı rolü siyasi irade belirleyecek…” Org. Özel, kişisel görüşünü de şöyle açıkladı: “Esad yönetiminin kan dökmesi kabul edilemez. TSK, hayatta kalmak için Türkiye’ye kaçan Suriyelilerin güvenliği konusunda elinden geleni yapıyor, yapmaya devam edecek. Ancak, Suriye’ye yönelik atılacak her adım uluslararası anlaşmalara dayanmalı ve meşru olmalıdır.” Özel’in bu yanıtı ABD diplomasisince, ‘Esad’a yönelik eleştiri çıtasını yüksekte tutsa da Türkiye’nin tek taraflı adım atma niyeti yok’ şeklinde yorumlanıyor. ABD cephesi aynı Askeri gözlemciler, ABD’de sivillerin ve ordunun Suriye konusunda ‘Esad’ın gitmesi’ yönünde kesin bir görüş birliğine vardığına dikkat çekiyor. Aynı gözlemciler, buna karşın, kasım ayında yapılacak seçimler öncesinde Washington’ın gidişatı değiştirecek bir adım atmayacağının da altını çiziyor. Seçim sathı mailine giren ABD Kongresi üyeleri de önceliklerinin kendi başkan adaylarını seçtirebilmek olduğunu vurguluyor ve seçime kadar Suriye meselesini düşük bir tonda konuşmakla yetinecekleri sinyalini veriyor. Avrupalılar Türkiye’yi kullanmak istiyor BM’nin bulunduğu New York’ta ise durum biraz farklı. ‘Esad halkını katlediyor’ gerekçesi, ‘Suriye’nin iç işi’ yanıtını veren Rusya’nın vetosunun aşılmasına yetmiyor. Fransa’nın öncülük ettiği Batılı ülkeler ise sorunun Suriye’nin iç işi olmaktan çıktığını kanıtlayıp BM Güvenlik Konseyi’nden karar çıkarabilmek için Suriye-Türkiye sınırında geçen ay yaşanan gerilimleri kullanmak istiyor. Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe, meslektaşı Ahmet Davutoğlu’nu mayıs başında arayarak “Sınır ihlali yapıldı, konuyu BMGK gündemine taşıyın” mesajı verdi. Ancak görüntü tam tersini söylese de Türk diplomasisi o kadar aceleci davranmadı. Güvenlik Konseyi’ne gönderilen mektupta, Suriye sınır ihlali ile suçlanmazken, olaya dair detaylar yorumsuz anlatıldı. Böylece Fransa’nın Rusya’ya karşı kullanmak istediği “Olay Suriye’nin iç meselesi olmaktan çıktı, bir NATO müttefikinin güvenlik meslesine dönüştü” görüşünü kullanmasının da önüne geçildi. Kongre’den yakındılar Orgeneral Özel’in görüşmesinde PKK ile mücadele de geniş yer tuttu. Türkiye heyeti, desteğinden dolayı ABD’ye teşekkür etti ve terörle mücadelede kullanılacak askeri donanımın sağlanması konusunda beklentilerini iletti. Ancak gerek ABD Genelkurmayı gerek Savunma Bakanı Penetta, ABD Kongresi’nde bu işlerin yavaş ilerlediğini, hele seçim öncesinde durduğunu vurgulayarak, karar çıkartmakta zorlandıklarını anlattı.

Radikal / 14.05.12