Özgürlük kavgasında yaşıyorlar!

  • Arşiv
  • |
  • Sol Hareket
  • |
  • Devrimciler
  • |
  • 18 Mayıs 2012
  • 09:36

(18.05.12) – Devrimci önder İbrahim Kaypakkaya'nın faşizmin zindanlarında katledilmesine tanıklık eden 18 Mayıs, Kürt halkının özgürlük mücadelesinde de direnişlere ve katliamlara tanıklık etmiştir. Kontrgerilla tarafından katledilen Haki Karer ve özgürlük ateşini bedenleriyle harlayan Dörtler kavgada ölümsüzleşmiş, direnişin sembolü olmuşlardır.

Özgürlük mücadelesine adanmış bir yaşam

Haki Karer, tek bir insanı yok etmek değil tüm devrim mücadelesine zarar vermek güdüsüyle özel olarak seçilmiş bir hedefti. PKK'nin Karadeniz kökenli önder kadrolarından biriydi. Kendi kurtuluş kavgasını Kürt halkının özgürlüğünden gayrı düşünmediği için hiç tereddütsüz mücadele görevlerini omuzladı. İşçi ve emekçileri bölmek için kullanılan her argümana cevaptı Haki Karer. Ne Kürt'tü ne de Alevi. Ama Antep'in emekçi sokaklarında ezilen halkların, işçi sınıfının mücadelesi için adım atmadık sokağı bırakmazdı. MİT tarafından kontra-gerilla yöntemler devreye sokularak 18 Mayıs 1977'de katledildi.

Özgürlük ateşini bedenleri ile harladılar

...
Zindan sessiz - zindan canlı bir mezar
Gökyüzünde bir anda dört yıldız kayar
Bütün dostlar uykuda
Dörtlerin gözlerinde yalnız ateş var
Dimdik başlarla
Emin ve kararlı bakışlarla
İhaneti durdurmak için ateşe yürüyorlar
Dördü de yaşamaya sevdalı
Özgürlüğe nişanlıydılar
Tutsaklık kesmişti mutluluk yollarını
Bu zindanda ölüme nikahlıydılar
Bu ölüm ki özgürlüğün ilk adımı
Tutsaklığın ve ihanetin kırılma anı
...

                                        Adnan Yücel

12 Eylül darbesinden sonra Diyarbakır zindanı devletin tecrit ve işkenceyle sistematik saldırı altında tuttuğu bir merkezdi. Direnişi, iradeyi kırmak için her yol ve yöntemin hayata geçirildiği bu zindanlarda Dörtler kendilerini yakarak düşmana yanıt verdi. Diz çöktürmek için ölümle tehdit edilenlerin kendilerini yakarak direniş göstermesi devletin yenildiği yerdi. Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Eşref Anyık ve Mahmut Zengin feda eylemi için Haki Karer'in ölüm yıldönümünü seçmişlerdi. Tek başına direnişi değil geçmişi de temsil ettiklerini söylemek için, Haki Karer'in yok edilemediğini, birken öfke olduğunu göstermek için 18 Mayıs 1981 sabahında dört anka kuşu küllerinden yeniden doğdu. Diyarbakır zindanlarında Dörtler, karanlığa yakılan meşale oldular.

Kavga sürüyor...

Haki Karer'in büyük bir özveri ve inançla bağlandığı, Dörtler'in bedenlerinde yaktıkları ateşle aydınlattıkları kavga devam ediyor. Kürt halkı, onyıllardır uygulanan katliamlara ve inkara karşı direnişi sürdürüyor.

Haki Karer'in ve Dörtler'in bıraktıkları mirası daha yükseklere taşımak ise özgürlük, devrim ve sosyalizm mücadelesini büyütmekten geçiyor.